Translate.vc / Português → Turco / Cully
Cully tradutor Turco
57 parallel translation
- Tens de ter fé, Cully.
- İnancın olmalı, Cully. - Ve paran.
- Quais sinais? Entre ti e o Cully.
- Sen ve Cully arasında.
Viste o Cully? Está desaparecido há uma hora.
Cully'yi gördün mü?
Emprestas-me 25 dólares para que possa pagar ao Cully o que lhe devo?
25 papel borç verir misin, Cully'ye borcumu ödemem için?
Cully emprestou-te 25 dólares? Onde foi buscá-los?
- 25 papeli o nereden buldu?
- A Nellie? Ela é a ruiva certa, Cully.
- Doğru kızıl o.
Prometí esperar esperar aqui pelo Cully.
- Burada Cully'yi bekleyeceğime söz verdim.
O Cully e quem mais?
- Cully ve başka kim?
Só o Cully, juro.
Sadece Cully. Yemin ederim.
Sou eu, o Cully.
Benim, Cully.
O Cully vai para Portland amanhã.
Cully yarın Portland'a gidiyor.
Foi o Cully que te mandou?
Cully mi gönderdi seni?
- Ora, ora, ora. - Cully.
Vay, vay, vay.
Cully, olha, isto não é...
Cully, bak, bu aslında...
- É isso? - Cully.
Öyle mi?
- Cully, ouve. - Levanta-te.
Kalk!
- Cully. - Levanta-te.
Kalk.
- Cully. - Cala-te!
Sus!
- Ela convidou-me, juro. - Não! Cully.
Beni davet etti, yemin ederim.
Cully, não.
Cully, hayır.
Cully, não queres ir preso para o resto da tua vida por uma mentira.
Cully, hayatının geri kalanını bir yalan yüzünden hapiste geçirmek istemezsin.
És tu, Cully?
Bu sen misin Cully?
Talvez eu também precise de procurar uma nova vida, Cully.
Belki kendime özel bir hayat için geç kalmışımdır Cully.
Tempo de zarpar, Cully.
Çıkma zamanı Cully.
Toma, Cully.
İşte Cully.
Que se passa aqui, Cully?
Burada neler oluyor Cully?
Olha pelas minhas coisas, Cully.
Eşyalarıma sahip çık Cully.
És para o Capitão Cully, em pessoa.
Sen Kaptan Cully'e aitsin.
O que aconteceu, Cully, foi que estávamos à procura de viajantes, como sempre.
Ne oldu Cully? Her zaman yaptığımız gibi sağda solda gezinip duruyoruz.
Não tolero isto, Cully.
Bir şey kalmadı Cully!
E o senhor deve ser o famoso Capitão Cully, o mais arrojado dos arrojados e o mais livre dos livres.
Ve siz bayım, siz meşhur Kaptan Cully olmalısınız. Korkusuzlar korkusuzu, başına buyruk.
Ele está a adivinhar, Cully. Corta-lhe as tripas antes que te dê a volta como o último.
Sallıyor Cully, sonuncusunun sana yaptığının aynını yapmadan deş onu.
Vem para o pé do fogo e conta-me o que ouviste sobre o impetuoso Capitão Cully e o seu bando de homens livres.
Ateşin yanına gel ve muhteşem Kaptan Cully ile onun tayfaları hakkında duyduklarını anlat.
O meu menestrel, aqui o Willie Gentle, ia inspirar-nos com uma canção sobre uma das aventuras do arrojado Capitão Cully e dos seus homens.
Burada bulunan Ozanım Will Gentle... bize ilham vermek için korkusuz Kaptan Cully ve adamlarının macera şarkılarından birini söyleyeceklerdi.
O meu nome é Capitão Cully, do bosque verde.
Benim adım yeşil ormanlar Kaptanı Cully!
Ele não é um mágico qualquer, Cully.
Bu herif sıradan bir sirk sihirbazı değil Cully.
Amarra-o e vigia-o durante a noite, Cully.
Onu bağla ve onu bu gece emniyete al Cully.
Deve valer alguma coisa, não é, Cully?
Bir şeyler yapmaya değer değil mi Cully?
Comecei aos 18 anos, ia a guiar o carro do meu tio Cully e do Gus.
18 yaşındayken, amcam Cullu ve ortağı Gus'un şoförlüğünü yapıyordum.
O que é que aconteceu ao teu tio Cully?
Cully Amca'ya ne oldu?
- Cully.
- Cully.
Tenho muitas saudades tuas, Cully.
Seni çok özlemişim, Cully.
Casaste-te com o Cully?
Cully'le mi evlendin?
Mas o Cully perguntou se eu poderia ir com ele e o Dre até o carro.
Ama Cully o ve Dre'yle arabaya gidebilir miyiz diye sordu.
Ei, Cully.
Cully.
- Foi o Cully.
- Cully yüzünden oldu.
Vou ver o Cully.
Gidip Cully'ye bakayım.
Aplaudam o Cully, senhoras e senhores.
Cully'ye bir alkış, bayanlar baylar.
Agnes Cully, Broxton, Oklahoma...
Agnes Cully, Broxton, Oklahoma.
Já não sei o que digo.
- Teşekkürler Cully.
A sério, Cully?
Cully, gerçekten mi?