Translate.vc / Português → Turco / Deus
Deus tradutor Turco
173,584 parallel translation
Eu entendo, mas ele sabe um feitiço para paralisar um Deus.
Bak, anladım, tamam mı? Ama bir tanrı dondurmak için bir büyü biliyor. Yani, bunu bulamazsın Yerel güvenli evinde.
Meu Deus!
Yüce isa.
No lugar do teu deus raposa, seguia-a até casa.
Senin tilki tanrın olsaydım, Ben, sadece, evini izlemek diyebilirim
Não é preciso ser o Freud para ver que um deus que persegue raparigas está a compensar a falta de... alguma coisa.
Biliyorsun, Freud'u almaz Görmek için bir tanrı Civcivleri avlamaktan hoşlanır Telafi ediyor Bir şey eksikliği... bir şey.
Um Deus da pastorícia?
Keçi Otunun Tanrısı?
Meu Deus!
Aman Tanrım.
- Por amor de Deus...
Ah, Tanrım. Hadi ama.
Por amor de Deus, Julia.
Tanrım, Julia.
Meu Deus. Estás metade do homem que recordo.
Tanrım Sadece yarısı Hatırladığım adam
Não és Deus nenhum!
Sen tanrı değilsin!
- Não és Deus nenhum! - O Ember cagou na Fonte de Magia?
Ember aslında Wellspring'de bok mu var?
"Mais Perto, Meu Deus, de Ti".
- Nearer, My God, to Thee.
Graças a Deus que não explodiram nenhuma bomba, mas o operacional foi usado para provocar o motim.
Neyse ki bomba patlatmadılar ama içeri soktukları casus her kimse ayaklanmayı kışkırttı.
- Meu Deus.
- İnanamıyorum.
Meu Deus.
Tanrım!
Ou Deus perdoa-a porque ficou doida?
Ya da tanrı delirdiği için onu bağışlayacak mı?
Ontem à noite... referiu-se à aranha como sendo Deus.
Geçen gece, o örümceğe Tanrı olarak atıfta bulundu.
Ela está a idolatrar um falso Deus na sua igreja.
Kilisenizde sahte bir tanrıya tapıyor.
Ela está a idolatrar um falso Deus na sua igreja.
Kilisende yanlış tanrıya tapıyor.
A Liza foi fiel a Deus até ao fim.
Liza sonuna kadar Tanrı'ya sadıktır.
E converter-se a Deus.
Tövbe etmen ve Tanrı'ya sarılman gerekiyor.
Arrependa-se e converta-se a Deus.
- Link. - Tövbe et, ve Tanrı'ya sarıl.
E vou magoá-la muito mais do que isto. E Deus irá perdoar-me... pois estou a fazê-lo por Ele.
Ve sana zarar vereceğim, bundan çok daha kötü,... ve Tanrı beni bağışlayacak,... çünkü bunu O'nun için yapıyorum.
Disse que ia continuar a bater-me, até que cedesse à vontade de Deus.
Tanrı'ya kendimi verene kadar,... bana tekrar ve tekrar zarar vereceğini söyledi.
Meu Deus, anima-te, Jaha.
Tanrım, biraz neşelen Jaha.
Por amor de Deus, o que é isto?
Tanrı aşkına, bu ne demek?
Meu Deus.
- Oh, Tanrım.
Vocês são pessoas boas, espertas e tementes a Deus.
Siz iyisiniz, akıllısınınız. Dindar insanlar.
Peço-vos perante Deus, permitam que eu me defenda.
Tanrının huzurunda size rica ediyorum. Kendimi savunmama izin ver.
Meu Deus.
- Aman Tanrım!
Um acto de Deus.
Tanrının bir hareketi.
Devem saber que Deus lhes deu mãos, um cérebro e orelhas.
Tanrı insana eller, bir beyin ve kulaklar vermiş.
Todas as folhas têm o seu próprio Deus.
Her yaprak kendi başına bir tanrıdır.
Cada árvore é um Deus.
Her ağaç bir tanrıdır.
A própria montanha é um Deus.
Dağ da bir tanrıdır.
Rezo a Deus para que me dê saúde, mais negócio e para que os meus filhos e netos sejam saudáveis.
Tanrı'dan sağlık dilerim, işlerin daha da açılmasını çocuklarımın ve torunlarımın hasta olmamasını isterim.
É tudo o que peço a Deus.
Tanrı'dan tek dileğim budur.
Sinto que Deus tem um papel nas nossas vidas e acho que achou que eu era melhor nisto do que ser médico, foi isso.
Bence Tanrı'nın hayatımızda bir rolü var ve sanırım doktorluktansa bu konuda daha iyi olacağımı düşündü ve işte buradayım.
Deus dá-me ideias.
Tanrı bize akıl fikir vermiş.
Porque acho que tenho um talento especial que Deus me deu, de organizar toda a gente.
Çünkü bende Tanrı vergisi bir yetenek var, herkesi organize edebiliyorum.
Agarrem a mão de Deus.
Tanrı'nın elini tutun.
Oh, meu Deus, olha para as portas.
Aman Allah'ın şu kapıya bak.
Oh, meu Deus.
Aman Allah'ım.
Oh, meu Deus, estou a fazer tudo errado.
Aman, ben her şeyi yanlış yapmışım.
Graças a Deus que a cara dele está bem.
Oh, çok şükür yüzü yaralanmamış.
É um Deus no exílio. Onde mais poderia estar?
- Başka nerede olabilir?
- Meu Deus, Lila!
- Lila!
Meu Deus.
Aman Tanrım.
- Meu Deus.
Aman Tanrım.
Por amor de Deus.
Bu şeyden nefret ediyorum.
Mãe de Deus.
Yüce Tanrım.