Translate.vc / Português → Turco / Düring
Düring tradutor Turco
49 parallel translation
O Düring pediu-me para falar contigo.
Düring, seninle gelmemi istedi.
- É um afastamento, ele compreende.
Ayrı kalacağız. Düring bu anlıyor.
- Espere, o Düring sabe que tem isso?
Düring bu belgenin sende olduğunu biliyor mu?
O Otto Düring decidiu visitar o campo General Alladia.
Otto Düring, General Alladia Kampı'nı ziyaret etmeye karar verdi.
Com quem se tem encontrado o Düring?
Düring kiminle buluşacak?
A família do Düring fez fortuna na Segunda Guerra Mundial a pôr prisioneiros a trabalhar até à morte nas fábricas de aço.
Düring'in ailesi 2. Dünya Savaşı'nda mahkumları çelik fabrikalarında ölesiye çalıştırıp servet kazandı.
Sou da Fundação Düring.
Düring Şirketi'nden geliyorum.
"Todos os muçulmanos devotos são radicais", é isso que Otto Düring pensa?
"Her dindar Müslüman teröristtir." Otto Düring böyle mi düşünüyor?
Otto Düring planeia uma visita no fim desta semana.
Otto Düring, bu haftadan sonra oraya gitmeyi planlıyor.
O conselho convida Otto Düring a visitar o campo General Alladia como nosso convidado de honra.
Divan, Otto Düring'i onur konuğu olarak G. Alladia Kampı'nı ziyarete davet ediyor.
Afaste-se, Herr Düring.
Şimdi kenara çekilin.
Otto Düring planeia uma visita no fim desta semana.
Otto Düring, bu haftadan sonra bir ziyarette bulunmak istiyor.
- O conselho convida Otto Düring a visitar o campo General Alladia como nosso convidado de honra.
Divan, Otto Düring'i onur konuğu olarak G. Alladia Kampı'nı ziyarete davet ediyor.
A Fundação Düring para ver o Coronel Haugen.
Düring Vakfı'ndan geliyoruz, Albay Haugen'la görüşmeye geldik.
Trato da ajuda externa para Otto Düring.
Otto Düring adına yardım kampanyası işlerini yürütüyorum.
Precisará de recursos e Mr. Düring garantirá que os recebe.
Kaynağa ihtiyacınız olacak ve Bay Düring size bunu sağlayacak.
Mr. Düring precisará de ir mais longe que isso e a imprensa também.
Bay Düring'in bundan daha uzağa gitmesi gerek.
Düring precisa de se movimentar livremente pelo campo.
Bay Düring'in kamp alanında rahatça dolaşması gerekiyor.
- A fundação Düring está grata.
Düring Vakfı size minnettar.
Mr. Düring foi convidado a vir pelo comandante Al-Amin em Berlim.
Bay Düring buraya Berlin'deki kumandan El-Amin tarafından davet edildi.
Nem eu posso garantir segurança a Mr. Düring por mais tempo.
Ben bile Bay Düring'in güvenliğini bundan fazla garanti edemem.
Não acredito. Mas trabalham as duas para o Düring.
Bilemiyorum ama ikisi de Düring için çalışıyor.
Mr. Düring chegou em segurança.
Bay Düring güvenli bir şekilde geldi.
Quando soube que eras tu que vinhas cá. O Otto Düring?
Otto Düring ile buraya gelen kişinin sen olduğuna.
Aqui está um cheque da Fundação Düring de 10 milhões de dólares.
İşte burada Düring Vakfı'ndan 10 milyon dolarlık çek.
Porque quiseram matar o Düring?
Neden Düring'i öldürmek istediler?
Herr Düring.
- Bay Düring.
Não sou um estadista, Herr Düring.
Ben devlet adamı değilim Bay Düring.
Otto Düring estava na merda e a tua namorada tirou-o de lá.
Otto Düring bokun içindeydi ve kız arkadaşın onu kurtardı.
A tentativa de assassinato no Líbano, o Düring não era o alvo, era eu.
Lübnan'daki suikast girişiminde Düring hedef değildi, ben hedeftim.
Aquela bomba na Síria no campo de refugiados não era para o Düring, era para mim.
Suriye'deki mülteci kampındaki bombalı saldırı Düring'e yönelik değil, bana yönelik yapıldı.
Herr Düring, estes senhores não se identificam.
Bay Düring, bu adamlar kendilerini tanıtmıyorlar.
O Saul Berenson levou uma pen drive do edifício e depois encontrou-se com o Otto Düring no clube deste.
Saul Berenson binadan bir flaş bellek çıkarttı sonra kulübünde Otto Düring ile buluştu.
Não faz sentido, ele despreza o Düring.
Bu hiç akla yatkın değil. Saul, Düring'i sevmiyor.
E ele pode ter feito uma segunda cópia e dado essa ao Düring.
Ama ikinci bir kopyasını yapıp bunu Düring'e vermediği anlamına gelmez bu.
Ele alguma vez te falou do Otto Düring ou da Fundação?
Sana hiç Otto Düring'ten bahsetti mi ya da Vakıf'tan?
Sim, Otto Düring é meu cúmplice.
Evet Otto Düring benim suç ortağım.
Eu descarreguei os documentos e passei-os ao Otto Düring.
Belgeleri indirdim. Otto Düring'e onları verdim.
Levei-os ao Düring para ele lhos dar.
- Belgeleri ona vermesi için Düring'e verdim.
O Saul Berenson levou uma pen drive do edifício e depois encontrou-se com o Otto Düring.
Bu hackerlar sizden çaldı belgelerde. Saul Berenson bina dışına bir başparmak sürücü kaçak Ve daha sonra Otto sırasında ile bir araya geldi.
- Através do Otto Düring.
Otto sırasında aracılığıyla.
Este é o depoimento de Faisal Marwan, tomado na Fundação Düring.
Bu Faisal Marwan'ın Düring Vakfı'nda verdiği ifadesidir.
Sr. Berenson, é o Otto Düring a falar.
Bay Berenson, ben Otto Düring.
Ficámos preocupados que o Düring tentasse algo em cima da hora.
Düring'in son anda bir şeyler çevireceğinden endişelendik.
Diga-me, está a agir sozinha ou isto tem a bênção da Fundação Düring?
Tek başınıza mı hareket ediyorsunuz yoksa Düring Vakfı'nın yardımıyla mı?
- Sou da fundação Düring. Talvez conheça o nosso trabalho na vizinhança.
Belki mahallenizde yaptığımız işleri biliyorsunuzdur.
- O que disse o Düring?
- Düring ne söyledi?
Ela trabalha para o Düring.
Düring için çalışıyor.