Egg tradutor Turco

Ficamos ontem a noite em Gonsieg.

Dün gece Goose Egg'de konakladık..

Eles não vieram de Gonsieg.

Onlar Goose Egg'den gelmediler.

Xangai, Hong Kong egg fu yung

Shanghai, Hong Kong, egg foo yung

Eu vivia em West Egg bem, o lado menos cosmopolita da baía, e a minha prima, Daisy Buchanan, vivia numa bela mansão de East Egg, com o marido Tom, que eu conheci na faculdade.

Kuzenim, Daisy Buchanan, kolejden tanıdığım kocası Tom ile, Doğu Egg'in ışıltılı beyaz malikanelerinden birinde oturuyordu.

Mora em West Egg...

Batı Egg'de oturuyorsun demek.

A meio caminho, entre as 2 Eggs e Nova lorque, a estrada segue durante algum tempo ao longo da via férrea, sob o olhar do dr. T. J. Eckleburg, ali posto por um oculista, querendo aumentar a clientela.

Egg'ler ve New York arasındaki otoyol, bir noktada demir yoluyla birleşir ve kısa bir mesafe birbirlerine eşlik ederler. Burada, Queens'de cüzdanını şişirmekte olan Dr. T J Eckleburg'ün panodaki gözleri yola gözcülük eder.

Sim, em West Egg.

- Evet, Batı Egg'de.

Fui a uma festa em West Egg, há cerca de um mês atrás.

Bir ay önce Batı Egg'de bir partiye gitmiştim.

East Egg está presente em peso.

- Merhaba.

Gente de West Egg. Reconheço alguns.

Bazılarını tanır gibiyim.

Eu próprio estive preso com o Moo Shu Porco e o Ovo Foo Young.

Ben şahsen defalarca Moo Shu Pork ve Egg Foo Young saldırısına uğradım.

Egg Shen, condutor de autocarro.

Egg Shen. Otobüs şoförüyüm!

Sou o Egg Shen, neste tour maravilhoso.

Ben Egg Shen bu harika turda sizinleyim.

- Gracie Law, Egg Shen.

- Bayan Gracie Law, Bay Egg Shen.

O Egg é o nosso especialista em Lo Pan.

Egg, Lo Pan üzerine bir nevi uzmandır.

Está cá tudo : eu, a Gracie e a Margo.

Hepimiz içerideyiz : ben, Gracie ve Margo. Chu Amca ve Egg.

O Tio Chu e o Egg estão no autocarro.

Egg'in otobüsündeler, bizi buradan çıkarmaya hazırlar.

- Rápido, Egg!

- Kıpırda, Egg!

Vens co ´ a gente, Egg?

Bizim ile geliyor musun, Egg?

É só dizeres, Egg.

Evet. Hazır olduğunda, Egg.

- Vai ao que interessa, Egg.

- Kahrolası konuya gel, Egg.

Egg está com eles.

Egg Shen onlar ile birlikte.

O melhor de dois mundos.

Bu doğru, Egg Shen. İki dünyanın en iyisi.

Onde está ele, Egg?

Öyle ise o nerede, Egg?

Que tem dentro?

İçinde ne var, Egg?

Nunca me ganhaste, Egg Shen.

Beni asla alt edemezsin Egg Shen.

Onde vais, Egg?

Nereye gidiyorsun, Egg?

Ó chefe, dê-me quatro hamburgers, três com ovo, um cachorro com cebola, uma sanduíche de bacon, ovo e queijo, um chá e uma vodka grande.

Bakar mısınız, şef! Bana dört hamburger, üç egg-burger bir sosisli, bir de pastırma, yumurta ve peynirli dürüm. Çay, bovril ve bir büyük votka.

Ele estava encarregado da soja, no Mr. Egg Roll.

Eskiden "Mr.Egg Roll" da Soya tepsisinden sorumluydu.

Vê lá se não começam a levar egg-nog ao piloto.

Pilota içki vermediklerinden emin ol.

Deixa-me tirar o recheio desse Egg McMuffin.

İzin ver, bacaklarını ikiye ayırayım.

- Queres ourra bebida?

İşim gücüm vardı. - "Egg cream" kokteyli ister misin?

Caldo de ovo senariano.

Senarian egg broth.

Rouba o pé-de-meia, para o dar ao anão aí do lado, e a minha filha tem de andar a lavar a roupa no rio.

He robs your nest ( yuva ) egg to bail ( kefalet ) out that little troll next door... Benim kızım giysilerini nehirde yıkarken.

Lembras-te de quando o Egg McMuffin saiu?

Kendimi duaya kaptırmıştım. - Şu o mu?

Como você se chama, filho? - Egg. - Disse Greg?

Adın ne, Evlat? Greg mi dedi?

- Se nome é Egg.

Onun adı Egg ( Yumurta ).

Quem é Egg?

Egg'de kim?

Desculpe, Sr. Egg.

Üzgünüm Bay Yumurta.

"Sim. " Desculpe, Sr. Egg. "

- "Üzgünüm Bay Yumurta."

Trouxe-te um Egg McMuffin, sei que é o teu preferido.

YumurtaIı sandviç aIdım çünkü bunu çok seversin.

- que tal um creme de ovo frio?

- Soğuk bir "egg cream" olsun.

Estão a pedir fosfatos, cremes de ovo, vacas pretas... e já disseram o seu nome, por isso explique o que se passa.

Benden fosfat, "egg cream" ve "black cow" istiyorlar. Seni çoktan ele verdiler. Öt bakalım.

Eles fazem o melhor ovo "Foo Young" por cá. Que significa isso?

- Stars Hollow'da en iyi "egg foo" Al'ın yerinde yapılır.

30 km a leste de Nova lorque.

Ben Batı Egg'de, bu asiller koyunun mütevazı tarafında yaşıyordum.

Finest old hen that ever laid an egg

Yaşlı bir tavuk hiç kuluçkaya yatmamış.

I "ham" a good egg.

Ben iyi "biğr" adamım.

- Egg?

Egg ( Yumurta )?

Egg!

Egg!

- Um creme de ovo.

- "Egg cream".

- Um rolo de ovo frio?

Soğuk "egg roll" ister misin?