English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Estella

Estella tradutor Turco

244 parallel translation
Muito depois de ter ido para a cama nessa noite, pensei na Estella. E quão comum ela consideraria o Joe, um simples ferreiro.
O gece yatağıma yattıktan uzun süre sonra bile Estella'yı... ve onun basit bir demirci olan Joe'yu nasıl sıradan biri gibi göreceğini düşündüm.
Pensei em como ele e a minha irmã estavam sentados na cozinha e em como a Srta. Havisham e a Estella nunca se sentam na cozinha, e estavam muito acima do nível desse tipo de coisas comuns.
Onun ve ablamım mutfakta nasıl oturduklarını... ama Bayan Havisham ile Estalla'nın bunu asla yapmadıklarını... ve bu gibi şeylerin seviyesine hiç inmediklerini düşündüm.
Estella dir-te-á quando deverás regressar. Sim, minha senhora.
Estella seni daha sonra çağırır.
Estella estava sempre lá e era ela que me deixava entrar e sair, mas nunca mais me disse que a poderia beijar de novo.
Estella her zaman oradaydı ve içeri girip çıkmama izin veriyordu... ama kendisini tekrar öpebileceğimi bir daha hiç söylemedi.
- Sim, Srta. Havisham. - Estella, indica-te a saída.
- Tabi Bayan Havisham.
Sim, Estella. Tenho muita pena.
Evet Estella.
- A Est... - No estrangeiro.
- Acaba Estella...?
Talvez eu até pudesse ter ficado noivo da Estella.
Estella ile bile nişanlanırdım.
- Não digo que não, mas falava da Estella.
- Buna da hayır demem ama Estella'yı kast ettim.
Herbert... disse que... a Estella não era familiar da Srta.
Herbert... Estella'nın, Bayan Havisham'a... bir akrabalığı olmadığını, sadece evlat edinildiğini söylemiştin. - Ne zamanmış bu?
Quando é que foi adoptada? A Estella já existia quando comecei a ouvir falar da Srta. Havisham.
- Bayan Havisham'ı... ilk duyduğumdan beri Estella vardı.
Eu não posso acreditar nisso, Estella.
Buna inanamam Estella.
A Srta. Havisham quis que eu viesse ver a Estella, Sr. Jaggers.
Bayan Havisham Estella'yı görmemi istemiş Bay Jaggers.
- Estella!
- Estella!
Que bom vê-la, Estella.
Seni görmek ne güzel Estella.
Porque é que vai para Richmond, Estella?
Neden Richmond'a gidiyorsun Estella?
Deve estar ansiosa, Estella?
Sevinmelisin Estella.
Fará sempre parte do plano da Srta. Havisham, Estella?
Daima Bayan Havisham'ın planlarının bir parçası mı olacaksın Estella?
Durante todo aquele verão vi Estella inúmeras vezes e eu andava muito feliz.
Bütün o yaz boyunca... Estella'yı bolca gördüm ve çok mutluydum.
- Está cansada, Estella?
- Yorgun musun Estella?
Decerto uma bastante fraca, Estella.
Küçük bir zafer olduğu kesin Estella.
Esta é a nossa dança, Estella.
Bu bizim dansımız Estella.
Estella, veja o Drummel.
Estella, Drummel'a bak.
Está a iludi-lo e a enganá-lo, Estella?
Onu kandırıp tuzağa mı düşürüyorsun Estella?
E o que vais dizer à Estella?
- Estella'ya ne diyeceksin?
Fui a Richmond ontem para falar com a Estella, Srta. Havisham, e sabendo que um vento a tinha trazido para aqui, segui-o.
Dün Estella ile konuşmak için Richmond'a gitmiştim... ama rüzgârın onu buraya attığını duyunca peşinden geldim.
O que eu tenho para dizer á Estella direi á sua frente daqui a pouco.
Estella'ya söyleyeceklerimi önünüzde söyleyeceğim.
Estella.
Estella.
Amo-a Estella.
Seni seviyorum Estella.
Mas você não pode ama-lo, Estella.
Onu sevemezsin Estella.
Estella... você... nunca se casará com ele?
Estella... onunla... hiçbir zaman evlenmeyeceksin, değil mi?
Estella tornou-se parte da minha existência desde que aqui entrei como um tosco e simples rapaz cujo coração ela feriu desde logo.
Estella, kalbini kırdığı sıradan bir çocuk olarak... buraya ilk geldiğimden beri varlığımın bir parçası oldu.
Mas a Estella é um caso diferente.
Ama Estella için durum çok farklı.
Se eu estou no meu completo juízo e aquela mulher é a mãe de Estella, o advogado que mencionou terá muito que explicar.
Aklım yerimde... bu kadın da Estella'nın annesiyse... sözünü ettiğiniz avukatın cevaplaması gereken çok şey var.
A Estella sabe?
Estella bunu biliyor mu?
Não tenho qualquer desejo de rir, Estella.
İçimden gülmek gelmiyor Estella. Gerçekten çok üzgünüm.
Estella, tem de deixar esta casa.
Estella, bu evi terk etmelisin.
Nada pode viver aqui. Deixe-a, Estella, peço-Ihe.
Ayrıl buradan Estella, yalvarıyorum.
Mas ela foi-se, Estella. Foi-se desta casa, de si, de nós os dois.
Bu evden, senden, ikimizden uzakta.
Estella, venha comigo, lá para fora, para a luz do sol.
Estella, benimle gün ışığına gel.
- Que se passa Estella?
- Ne var, Estella?
Vai buscá-la, Estella, ele meteu-a na frente da carruagem.
Sen bul, Estella. Dışarıdaki arabada bırakmıştı.
O que foi que ele te disse, Estella?
Sana ne söyledi, Estella?
Estella tem razão, deve haver alguma coisa que possamos tentar fazer.
Estella haklı. Yapabileceğimiz bir şey olmalı.
Seelenfreund, Estella.
Seelenfreund, Estella.
Estella. Anda cá.
Estella, buraya gel.
A Senhorita Estella.
Etrafta dolaşmak için sana kim izin verdi?
Estella!
Estella!
Estella, este é um prazer inesperado.
Bu ne hoş bir sürpriz.
Estella...
Estella.
Veja, Estella, veja!
Bak Estella! Bak!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]