Translate.vc / Português → Turco / Floyd
Floyd tradutor Turco
805 parallel translation
Acredito que ela está aqui, em São Francisco... com um homem chamado Thursby, Floyd Thursby.
San Fransisko'da oldugunu saniyorum. Floyd Thursby adinda biriyle birlikte.
Corinne não foi buscar o correio, mas Floyd Thursby foi.
Mektuplarini almaya Corinne gelmedi, Floyd Thursby geldi.
Por exemplo, tenho uma uma espécie de ligação com o seu Floyd Thursby.
Mesela su Floyd Thursby hakkinda bir seyler anlatin bana.
Floyd trazia sempre outro revólver no bolso do casaco.
Floyd ceketinin cebinde daima yedek bir silah tasirdi.
O jogador entretanto desapareceu e Floyd sabia disso. Eu não sei.
IKumarbaz o zamandan beri ortalikta yok ve Floyd bu konuda bir seyler biliyordu.
Onde Floyd o escondeu.
Floyd onu sakladi.
Floyd?
Floyd mu?
Depois do que aconteceu ao Floyd, tenho mêdo de lhe tocar, excepto para entregar a qualquer outra pessoa.
Floyd'un basina gelenlerden sonra ona dokunmak bile istemiyorum.
Exactamente, que aconteceu a Floyd?
Tam olarak ne oldu Floyd'a?
Depois descobrimos que Joel Cairo tencionava deixar-nos... levando o falcão com ele, deixando-me a mim e Floyd sem nada... portanto fizemos-lhe exactamente isso a ele.
Sonra Cairo'nun bizi atlatmayi planladigini fark ettik. Sahini kendisi alacak, Floyd'la bana hiçbir sey birakmayacakti. Biz de aynisini ona yaptik.
Porque Floyd não tinha a intenção de cumprir a sua promessa... sobre partilhar em parte iguais. Soube disso quando cá chegámos.
Floyd'un sözünü tutmaya... ve parayi paylasmaya hiç niyeti yoktu.
Floyd mostrou-mo assim que o conseguimos.
Ilk ele geçirdigimizde Floyd göstermisti.
Nunca teria pensado que Floyd o mataria.
Onu öldürecegini bilseydim söylemezdim.
Mas quando descobri que o Floyd não podia estar assustado...
Fakat Floyd'u korkutamayacagimi anlayinca...
Floyd, o Jack chegou.
Floyd, Jack eve döndü.
Floyd, o meu filho está em casa.
Floyd, oğlum geldi.
Toma, Floyd Jackie e para mim.
İşte. Floyd'a. Jackie'ye.
Alguém que sozinho, como Lindbergh atravessando o Atlântico, ou Floyd Collins.
İşte bu insan merakı faktörüdür. Lindbergh gibi tek başına Atlantiği geçen biri ya da Floyd Collins.
Floyd Collins.
Floyd Collins.
Nunca ouviste falar no Floyd Collins? 1925.
Floyd Collins adını hiç duymadın mı?
Talvez maior que Floyd Collins.
Belki Floyd Collins'ten de büyük.
Floyd Collins mais. Mais o quê?
- Floyd Collins'ten fazlası.
Floyd Collins demorou 18 dias.
Floyd Collins 18 gün dayanmıştı.
Floyd nunca fez erros... excepto quando confiou em ti.
Floyd hiç hata yapmamıştı sadece bir kez, sana güvenerek yaptı.
E Oklahoma, onde mataste Floyd.
Floyd'u öldürdüğün yer ise Oklahoma'ydı.
Ocupado, Floyd?
Meşgul müsün Floyd?
Estou com o Floyd.
Floyd hatta.
Floyd, soube que o cowboy e o Paul Bondi são muito amigos.
Floyd, yukarıdaki çocuklar, kovboyla... Bondi denen adamın arkadaş olduğunu söylüyor.
Aqui CS-1, adiante Floyd.
Burası CS-1. Cevap ver Floyd. Tamam.
Bom trabalho, Floyd, pode ir comer.
İyi iş çıkardın Floyd. Geri dön de birşeyler ye.
Floyd, diz o que te mandei dizer.
Floyd, benim gibi konuş.
Lutou contra o Willie Floyd, que pesava mais 10 kg do que ele.
Willie Floyd'la dövüşmüştü, onun 10 kilo fazlası vardı.
O Willie Floyd pesava mais 10 kg.
Willie Floyd'un 10 kilo fazlası vardı.
Floyd Wells, pegou de 3 a 5 anos por assalto.
Floyd Wells, hırsızlıktan 3 ila 5 yıl yemiş.
Você e seu grande amigo da prisão Floyd Wells.
Ah sen ve o çok bilmiş kodes arkadaşın Floyd Wells!
Certo, Floyd é um idiota.
Tamam, Floyd salağın tekiymiş.
Floyd Wells.
Floyd Wells. "
- Continue, Floyd.
Devam et Floyd.
Floyd Wells mentiu pra você.
Floyd Wells sana yalan söylemiş.
- Olá, Dr. Floyd.
- Merhaba, Dr. Floyd.
Floyd. Heywood R.
Floyd, Heywood R.
É um bom amigo meu, o Dr. Heywood Floyd.
bu, arkadaşım, Dr. Heywood Floyd.
Dr. Floyd, espero que não pense que estou a ser muito curioso...
Dr. Floyd, belki fazla meraklı olduğumu düşüneceksiniz...
Devíamos ter conhecimento de todos os factos, Dr. Floyd.
Ve bize hiçbir bilgi verilmedi.
... do Conselho Nacional de Astronáutica, o Dr. Heywood Floyd.
... Dr. Heywood Floyd'u aramızda gördüğümüze çok sevindik.
O Dr. Floyd veio especialmente a Clavius para estar aqui hoje connosco.
Dr. Floyd bizimle görüşmek için bugün Clavius'a geldi.
Dr. Floyd?
Dr. Floyd?
Tem alguma ideia do tempo...
Dr. Floyd, bu salgın hikayesinin ne kadar gündemde...
Decerto todos queremos colaborar o mais possível com o Dr. Floyd...
Herkesin Dr. Floyd'a katıldığından eminim ve...
- Obrigado, Dr. Floyd.
- Teşekkür ederiz, Dr. Floyd.
Estou a dar essas fritas, Floyd. Estão passadas.
Bu patatesleri bitiriyorum, Floyd.