English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Four

Four tradutor Turco

524 parallel translation
Foi ao Four Deuces.
"Dört ikili" ye gitti.
Vejo-te no Four Deuces.
"Dört ikili" de görüşürüz!
Um, dois, três, quatro, cinco.
One, two, three, four, five.
Dois, três, quatro. Quem sabe?
Two, three, four.
# # Um, dois, três, quatro, cinco, seis, sete, oito,
# # One, two, three, four, five, six, seven eight
# # Um, dois, três, quatro, cinco, seis, sete, oito
# # One, two, three, four, five, six, seven, eight
# # E um, dois, três, quatro
# # And a one, two, three, four
# # O nosso fiel amigo de quatro guarda-lamas
# # Our fine four-fendered friend
# # Fiel e bom amigo de quatro guarda-lamas Chitty Chitty
# # Fine four-fendered Chitty Chitty friend
# # O nosso amigo fiel amigo de quatro guarda-lamas
# # Our fine four-fendered friend
# # O nosso amigo fiel amigo de quatro guarda-lamas
# # Our fine four-fendered
O Herman Rodrigues Four.
Ah, Herman Rodrigues Dörtlüsü.
Não comas no avião : Temos uma reserva no "Four Seasons".
Uçakta yeme, Four Season'da rezervasyonumuz var.
8h30, jantar no famoso restaurante "Four Seasons".
8.30, ünlülerin gittiği Four Seasons Restaurant'ta akşam yemeği.
Às 8h30, estaremos a andar em círculos por cima do "Four Seasons".
Saat 8.30'da Four Seasons üzerinde daireler çiziyor olacağız.
Queria um Four Roses, sem gelo e com água à parte.
Four Roses istiyorum, sert olsun ve yanında su.
Four Roses, sem gelo e com água à parte.
Four Roses, sert ve yanında su.
And four, I miss you
* Ve dört ; seni özlüyorum *
Four, I miss you
* Dört ; seni özlüyorum *
Four.
Dört.
- Panda 4 para o Controlo.
- Panda Four'dan idareye.
- Polícia Militar a Panda 4, comunique.
- MP'den Panda Four'a, buyrun, lütfen.
A four-foot prune!
Bir buçuk metrelik erik!
Bom, Bobby, manda duas unidades para o cruzamento e, depois, vai pessoalmente verificar Four Corners.
Tamam Bobby. İki ekibi kavşağa gönder, sen de dört yanı kontrol et.
Chamada "Four Jacks and a Jill"?
- "Dört Adam ve Bir Kadın"?
-'One, two, three, four...'
Siz evli misiniz?
Oh, no "Four Seasons".
Ha, Four Seasons'da.
Claro que não poderemos voltar ao "Four Seasons".
Tabii, bir daha Four Seasons'a gidemeyeceğiz.
Eis uma fantástica canção dos'Four Seasons'.
Pekâlâ kuzenler, işte Four Seasons'dan mükemmel bir şarkı sizlerle.
Aqui é Four-King-32. Estou a caminho.
4-King-3-2 Keskin nişancı tehlikesi mevcut
Green Four à base!
Yeşil Dörtten merkeze!
Green Four, daqui controlo!
Yeşil Dört, burası kontrol.
Green Four à base.
Yeşil Dörtten merkeze.
Green Four, compreendido.
Yeşil Dört, duydum ve anladım.
Líder, daqui Four.
Lider, burası Dört.
Four, daqui Líder.
Dört, burası Lider.
Não, no Four Seasons.
Hayır, Four Seasons'da.
Four Seasons Hotel.
Dört Mevsim Oteli.
The Four Tops.
The Four Tops.
- Quem é que quer parecer os The Four Tops?
- Kim ister The Four Tops gibi görünmeyi?
Four Seasons, essa é fácil.
Dört mevsim. Kolaymış.
Sabia que morava sozinha. Sabia que os seus sonhos não bastavam para manter o seu coração a bater, e que o que lhe dava alento era a garrafa de uísque que guardava sob a almofada - ninguém sabia disso.
Yalnız yaşadığını, kalp atışını devam ettirmesine yetmeyen hayalleri olduğunu ve bunu yastığının altına kimsenin bilmediği bir şişe Four Roses koyarak sağladığını anladım.
Os Four Freshmen.
Four Freshmen grubunu.
Ricky, do you want to join the Gang of Four?
Riki, Dört Çete'sine aldırayım mı seni de lan?
Tarzan is considered the best fighter in the Gang of Four.
Tarzan birazdan Riki'nin götünden kan alcak.
One, two, three, four... five... six!
Bir, iki, üç, dört beş, altı!
Sabemos que ele e a mulher... estiveram no Hotel Four Seasons no início da noite... numa angariação para o Fundo de Investigação da Criança.
Doktorun bu akşam karısı Helen'le birlikte... Çocuklar İçin Araştırma Fonu yararına düzenlenen... yardım yemeği için Four Seasons'da bulunduğunu biliyoruz.
Como passaram quatro terroristas armados pela nossa segurança de atracagem?
Then tell me how four armed terrorists got by our security grid?
Fico no Four Seasons se souberes alguma coisa.
Bir şey duyarsan ben Four Seasons'dayım. - Hoşça kal dostum.
Aqui é Red Dog Four, Dois soldados da Companhia C acabaram de chegar.
Teşekkürler. Burası kızıl köpek 4.
Boulevard continuou dando voltas pelo Five-four Ballroom, pensando que podíamos comer e escutar um pouco de música.
Gidip biraz müzik dinleyip, bir şeyler yiyebileceğimizi düşündük.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]