Translate.vc / Português → Turco / Fórceps
Fórceps tradutor Turco
110 parallel translation
Um parto difícil. Usaram fórceps.
Maşayla çıkarmışlar, ters gelmiş!
Fórceps.
Pens.
Dêem-me o fórceps, por favor.
Pens ver, lütfen.
- O fórceps e uma compressa de algodão.
- Bana forseps ve süngerli çubuk verin.
O fórceps está velho.
Kullanılmış forseps.
Vamos usar fórceps para tirá-lo.
Birazdan forsepsle bebeğin kafasını yakalayacağız.
Tiveram que usar fórceps para te tirar!
Seni çıkarabilmek için kıskaç kullanmak zorunda kalmışlardı.
- Micro-fórceps.
- Mikroforseps.
Sim, está a sair e acho que nem será preciso usar fórceps!
Çıkıyor. Girmemize gerek olmayacak.
Fórceps.
Pens!
- Fórceps.
- Penset.
Anestesia geral, uma broca craniana e fórceps.
Genel anestezi, kafatası matkabı ve birkaç forsepsle.
Diz-lhe para trazer os fórceps.
Doğumhaneye git ve Drake'i zorla getir.
Fizeste um desaconselhado parto com fórceps num bebé grande demais.
Çok büyük bir bebeği forsepsle doğurmaya çalıştın.
Quais eram os riscos de usar fórceps?
Forseps kullanma riskleri nelerdi?
Susan, pode tirar o fórceps da água a ferver?
Susan, sıcak suyun içindeki pensleri bana verir misin?
Fórceps.
Forseps.
Roupa presa de novo? - Espera, vou buscar os fórceps.
Yine mi don çekilmesi?
- Fórceps de McGill.
McGills forsepsi.
Dêem-me os fórceps.
Pens verin bana.
Esses fórceps eram deste tamanho.
O pens nah böyleydi.
Isso é só quando não conseguem inserir os fórceps, o que é relativamente raro.
Ama bu sadece pensleri sokamadıkları zaman oluyor ki çok nadir görülür.
Vou precisar de pensos, fórceps, tesouras e pinças Satinsky?
Biraz tampona, kıskaca, Metzenbaums ve Satinsky kelepçelerine ihtiyacım olacak
Muito bem. Fórceps.
Forseps.
E que tal uns fórceps.
Kıskaca ne dersin?
Fórceps, por favor.
Kıskaç, lütfen.
Vais precisar de fórceps, anestesia e vê se...
Pens lazım, anestezi ve emin olacağın şey...
Por isso, eles tiveram de induzir o parto e foi como uma batalha. O doutor teve de usar os fórceps e foi como uma guerra, sabes.
Dogum öyle zordu ki, karsilikli mücadeleyi andiriyordu sonunda doktor pens kullanmak zorunda kaldi.
Tentou retirar o bolbo com fórceps, mas era frágil demais, e partiu-se.
Kapsülü forsepsle çıkarmaya çalıştı ama çok hassastı. - Patladı.
Fórceps.
Makas.
Os fórceps estão a separar o tecido.
Pensin dokuyu zedeliyordu.
Os dentes dos fórceps podem perfurar.
Forseplerdeki dişlerde delik olabilir.
Mas lá fora, é tudo... Luzes fluorescentes e fórceps.
Ama dışarıdayken parlak ışıklar, garip cisimler var.
Vou pegar em cada um com fórceps, retirá-lo, sugar o fluido.
Hepsini tek tek kıskaçla yakalayıp yukarı çekeceğim ve içindeki sıvıyı emdireceğim.
Fórceps "baioneta".
Pimli kıskaç.
Eu faria uma arteriotomia pulmonar, visualizava directamente o coágulo e usava fórceps atraumáticos para o tirar.
Pulmoner arteriotomi yapardım. Doğruca pıhtıya yönlenip, çıkarmak için travma yaratmayan kıskaçlar kullanırdım.
Dás-me os fórceps?
Forsepsi verir misin?
Fórceps, Sr. Palmer.
Maşa, Bay Palmer.
Passa-me os fórceps, Gerald.
Gerald forsepsini ver.
Seis, até agora. Fórceps?
- Şimdiye kadar altı tanesi halloldu.
O primeiro passo é usar materiais cirúrgicos convencionais, tendo cuidado para o bisturi ou fórceps não entrar em contacto com o osso.
İlk adım geleneklere uygun cerrahi müdahaleleri yapmak ve neşter ya da bisturinin kemikle temas etmemesine çok dikkat etmektir.
Podes, por favor, dar-me um fórceps da minha maleta?
Bana bir iyilik yapıp da alan çantamdan kıskaçları verir misin?
Tens uma pinça ou um fórceps?
makas gibi bir şeyin var mı? - Evet var.
Encontraste fórceps Adson Bayonets?
Adson Bayonets'i bulduk mu?
Não, mas temos fórceps.
Hayır ama forsepsimiz var.
- Fórceps. Aspiração, Dra. Grey.
- d Sağında bir tür pencere d
- Fórceps e aspiração.
- Forseps. Biraz vakum yapın. - d Aradan kaçmaya kalışmak d
Os fórceps não resultam.
Bu yöntem işe yaramıyor.
Fórceps bico de pato e azeite mineral.
Timsah stili forseps ve mineral yağı getir.
- Que parasita nos Hamptons poderia causar tudo isto? - Fórceps.
Forseps.
- Fórceps.
- Forseps.