Translate.vc / Português → Turco / Geórgia
Geórgia tradutor Turco
559 parallel translation
E o vento assolou a Geórgia...
"Ve rüzgar Georgia'yı süpürüp, geçti..."
Estive com o Sherman na Geórgia.
Georgia'da General Sherman ile beraberdim.
Não foi ilegal para o Sherman na Geórgia.
General Sherman için Georgia'da yasa dışı değildi ama.
Amendoins torrados da Geórgia, 10 cêntimos o saco.
Taze kavrulmuş Georgia fıstığı, paketi 10 sent.
Ele é a Geórgia e ela é o Sherman, entrando a marchar.
Onu fethetmek için elinden geleni yapıyor.
Capitão Parrish, disseram-me que serviu o General Kirkpatrick na Geórgia.
Yüzbaşı Parrish, Georgia'dayken General Kirkpatrick'in birliğindeymişsiniz.
E estou farta de ouvir falar sobre... essa plantação na Geórgia e os inocentinhos dos teus amigos!
Georgia'daki fidanlığından... ve papatya gibi beyaz dostlarından bıktım usandım artık!
Conheci a Laura há quatro anos, na Geórgia.
Laura'yla dört yıl önce, Georgia'da tanıştım.
Dá-me outra arma, tocarei "Marchando pela Geórgia".
Bana bir silah daha verin, "Georgia Marşı" nı çalacağım.
Esses pessegueiros sim que estão longe da Geórgia!
Şu şeftali ağaçlarının ta Georgia'dan buraya kadar geldiğine eminim!
Já tomou um julepo de hortelã-pimenta bem frio, à moda da Geórgia?
Hiç Gürcü usulü buz gibi nane likörü içmiş miydin?
Depois que queimaram a Geórgia.
Sonra Georgia'da yaktılar.
- Também és da Geórgia, Quincey?
Sende mi Georgialısın Quince?
O gerador cria bastante eletricidade para iluminar Charleston, Carolina do Sul, e Atlanta, Geórgia.
Jeneratör, Charleston, Güney Carolina, Atlanta ve Georgia'yı aydınlatmaya yetecek kadar elektrik üretir. - Shelby?
O Coronel William A. Morrow do Serviço Secreto do Estado da Geórgia fica autorizado para viajar livremente todo o território dos Estados Confederados terras ocupadas e as zonas militares.
"Albay William A. Morrow Gürcistan güvenlik hizmetlerinden" - "Devletler, işgal bölgeleri tüm topraklarında serbestçe seyahat etme yetkisine sahiptir" "Ve askeri bölgeler."
Mas apareceu um grupo que me levou de novo para Atlanta, Geórgia, onde conheci o Little Richard, com quem toquei um tempo.
Sonra New York'a bir grup geldi. Onlarla Atlanta'ya gittim. Orada Little Richard'la tanıştım.
que pequenas fábricas trabalhavam sem parar de Moscovo à Geórgia.
Moskova'dan Gürcistan'a kadar küçük silah fabrikalarının aralıksız çalıştıklarını.
- Estamos na Geórgia, rapaz.
- Burası Georgia, evlat!
Era da Geórgia.
Georgia plakalı.
O irmão dele tinha influência política na Geórgia.
Kardeşi Georgia'daki tüm politikacıları tanıyor.
Estás a empurrar o camião para a Geórgia.
Kamyonu Georgia'ya kadar itersin.
Terás livros suficientes para ler na Universidade da Geórgia.
Georgia Üniversitesi'nde ne yapman gerektiğini bilemeyeceğin bir sürü kitabın olacak.
" Estou algures na Geórgia e desde que passei a Capitao...
" ªu anda Georgia'da bir yerlerdeyim. Beni yüzbaºi yaptiklari için...
Mas quando Amiran quebrar as correntes... a Geórgia será livre.
Amiran zincirlerini kırdığında Gürcistan hürriyetine kavuşacak.
Sabe a que horas parte o comboio de Omaha para Atlanta, na Geórgia.
Omaha'dan Atlanta'ya tren kaçta kalkar biliyor.
Millage Ville, Geórgia.
Milledgeville, Georgia.
Fizeste-me ficar mais quente que o asfalto na Geórgia.
Georgia'daki asfalttan daha yanar hale getirdin beni.
Mais quente que o asfalto na Geórgia?
Georgia'daki sıcak asfalt?
Traz o carimbo da Geórgia.
Georgia damgası var.
- O tipo não é um pêssego da Geórgia.
- Herif Georgia'danmışa benzemiyor.
NO OUTONO, TRE FOI PARA A UNIVERSIDADE MOREHOUSE EM ATLANTA, GEÓRGIA.
O SONBAHAR, TRE, ATLANTA'DAKİ MOREHOUSE KOLEJİNE GİRDİ.
Diz-se que o lago hoje está algures na Geórgia.
İşte o zamandan beri, o göl Georgia taraflarında artık.
E os patos levantaram voo levando o lago com eles e hoje está algures na Geórgia.
O zaman ördekler kaçtı ve gölü de beraberlerinde götürdüler. Şimdi duyduğuma göre, o göl Georgia'da bir yerlerdeymiş.
Veio cá da Geórgia à procura de um homem.
Georgia'dan geliyor. Birisini arıyormuş.
Pelo que ouvi, a maior parte dos homens da Geórgia são um pouco... ligeiros de pés.
Duyduğuma göre, siz Georgialı çocuklar... biraz tedbirsizmişsiniz.
Lembra-te só que na Geórgia enforcamos pretos aldrabões, tal como os enforcam no Alabama.
Ama unutma, Georgia'da yalan söyleyen zencileri...
Deves conhecer toda a gente, tirando talvez o Curtis Smoote, um agente de Valdosta, Geórgia.
Curtis Smoote dışında herkesi tanıyorsun. Kendisi Valdosta, Georgia'dan polis memuru.
Ficas sob minha custódia até amanhã, quando tenho que te levar para a Geórgia, logo de manhã.
Yarına kadar gözaltında tutulacaksınız. Sabah ilk iş seni Georgia'ya götürmem gerekiyor.
E dizem que o lago agora está algures na Geórgia. Imagina-me só...
Ve... derler ki şimdi o göl, Georgia'da bir yerlerdeymiş.
Estado da Geórgia pode ter terminado contigo, Caine, mas eu não.
Georgia Eyaleti'nin seninle işi bitmiş olabilir Caine, ama benim bitmedi.
tenho a Mel em Hermosa Beach, aluguei a casa de Compton onde tu estás para a Simone, e lá perto tenho uma tipa do campo com 19 anos, a Sheronda, que encontrei acabadinha de chegar da Geórgia,
Hermosa Beach'tek evde Mel kalıyor. Simone için Compton'da bir yer tuttum. 4 sokak ötede on dokuz yaşında ve Sheronda adında bir köylü kız için ev tuttum.
E llen Sue Gotlander já foi Miss Geórgia.
Ellen Sue Gotlander, Georgia eski güzeli.
"Um dia, nas encostas avermelhadas da Geórgia, os filhos dos ex-escravos e os filhos dos ex-esclavagistas sentar-se-ão, juntos, à mesa da irmandade."
"Bir gün, Georgia'nın kırmızı tepelerinde eski kölelerin oğullarıyla sahiplerinin oğulları bir masada beraber oturacaklar."
Não consigo lutar contra a Geórgia e a Carolina do sul.
Georgia ve Güney Caroline'a karşı savaşamadım.
O agente prendeu Hardwick... por violar as leis da Geórgia, que proíbem a sodomia.
Hardwick'ı tutuklar gerekçe, oğlancılık yasasını çiğnemek.
Se o Estado de Geórgia puder regular a sexualidade... com adultos consentidores ele não poder ser livre.
Eğer Georgia eyaleti onun cinsel seçimini ve özel yaşamıni belirlerse, Hardwick özgür değildir.
Como vai cooperar com o Estado da Geórgia?
Georgia eyaleti ile işbirliği için ne yapacaksın?
Em jovem, vi um livro na Geórgia ex-soviética.
Gençliğimde, elime Ermenistan'da bir kitap geçmişti.
Decisão típica da Geórgia.
Çok inatçı olduğunu söylemeliyim.
CONVENÇÃO DA INDÚSTRIA DISCOGRÁFICA Atlanta, Geórgia
Turneler hakkındaki bu tartışmalar...
Esta é Ninô, iluminadora da Geórgia.
Başlayalım.