English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Goose

Goose tradutor Turco

226 parallel translation
"O ganso azul", ou algo assim.
"Blue Goose" ya da öyle bir şey.
Ficamos ontem a noite em Gonsieg.
Dün gece Goose Egg'de konakladık..
Eles não vieram de Gonsieg.
Onlar Goose Egg'den gelmediler.
"Hughes luta aqui pelo futuro do controverso avião, o" Cruise Hughes ".
Hughes, burada tamamı ahşaptan yapılmış "Spruce Goose"... uçaklarının akibeti için mücadele veriyor.
Menos "sustentado" era o "Cruise Hughes", a maior coisa com asas que já existiu.
"Spruce Goose" in, onun kadar heyecanlandırdığı söylenemezdi... Bugüne kadar yapılmış en büyük uçan şey -
Raven-1 para Mother Goose!
Raven-1'den Ana Kaz'a!
Responde, Goose.
Haydi Goose, neredesin?
Estás bem, Goose?
Sen iyi misin, Goose?
Jessie, eu expliquei-te que o Goose me quer lá cedo.
Jessie sana söyledim. Goose beni erken bekliyor.
Para quê, não sei, tu sabes como ele é.
Ne için olduğunu söylemedi. Goose'u bilirsin.
Eu cá chamo-me Jim Goose.
Neyse, benim adım Jim Goose.
Chamo-me Jim Goose e está tudo bem agora.
Benim adım Jim Goose, her şey düzelecek.
Não deixes que o Goose interfira.
- Goose'u tut. - Neden?
Vê se te acalmas.
Goose, sakin ol oğlum.
Até depois, Goose.
Görüşürüz, Goose.
Goose! Tu não podes fazer nada!
Bir bok yapamazsınız!
É o Goose!
Hey benim, Goose.
Não te despeças do Goose enquanto não o vires dentro do caixão numa cova.
Hey Midge... Goose'dan umudu kesmeyeceksin, tabutun çukura girdigini görene kadar.
Jimmy the Goose, maior do que a vida e duas vezes mais feio!
Jimmy the Goose, hayattan daha büyük ve iki kat daha çirkin.
Aquela coisa ali não é o Goose!
Oradaki "şey", Goose değil.
Está bem, o Goose levou uma das antigas, mas ele pediu-a!
Tamam, Goose öldü. Ama o her zaman hayatını riske atardı.
- Vai bugiar, Goose.
- Kes şunu, Goose.
Guilherme, o Conquistador, trabalho do Goose.
Kral William, Goose tarafından hazırlanmıştır.
- Pergunte ao Goose.
- Goose'a sorun.
- Sr. Goose?
- Bay Goose?
Sr. Goose, faça o favor de se sentar.
Bay Goose, lütfen oturun.
- Ei, Goose!
- Hey, Goose!
- Está calado, Goose.
- Kapa çeneni, Goose.
Goose, espera por mim lá dentro.
Goose. Beni içeride bekle.
5 Tall CedarRoad, Goose Island, Oregon 97...
5. Cedar Caddesi, Goose lsland, Oregon 97...
. - Goose Island, Oregon.
- Goose lsland, Oregon, lütfen.
Não encontro ninguém na lista com nome de Dr. Stephen Falken, F-A-L-K-E-N, de Tall Cedar Road, Goose Island.
Dr Stephen Falken, F-A-L-K-E-N, Tall Cedar Caddesi Goose Island.. Hakkında numara kayıtlı değil.
- Cougar, Merlin, Maverick e Goose.
. - Cougar, Merlin, Maverick ve Goose.
O Maverick e o Goose.
Maverick ve Goose.
- Fala comigo, Goose.
- Konuş benimle, Goose.
- Maverick, Goose, venham cá.
- Maverick, Goose, içeri gelin.
Goose escreve-se com dois ós.
Goose, iki O ile yazılır beyler.
- Como vai isso, Goose?
- Hey, Ana Kaz, nasılsın?
Desculpa, Goose.
Afedersin, Goose.
- Perdi-o, Goose.
- Onu kaybettim, Goose.
- Fala comigo, Goose.
- Konuş hadi, Goose.
. Você e o Goose apresentem-se no gabinete do Viper!
Sen ve Goose hemen Viper'ın bürosuna gidiyorsunuz!
O Goose contou-me que estás apaixonado por uma instrutora.
Goose, bir öğretmene aşık olduğunu söylüyordu.
Deve estar a dizer : "Gaita, é o Maverick e o Goose."
Eminim o da, "Lanet olsun, Maverick ve Goose da buradalar" diyordur.
- Goose, procura o Viper.
- Goose, Viper'ı bul.
O meu anjo Goose volta cedo para ir à igreja.
Goose, evde günah çıkartmaya bayılır.
Vou envergonhar-me para o pé do Goose.
Gidip Goose'la utanılacak duruma düşmek istiyorum.
Goose, meu garanhão.
Hey Goose, hadi bakalım.
Goose...
Goose...
- O Goose morreu.
- Goose öldü.
Lamento o que aconteceu ao Goose.
Goose için üzgünüm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]