English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Hassan

Hassan tradutor Turco

994 parallel translation
Eu chamo o Hassan para a acompanhar.
Hasan'ı çağırayım da kapıya kadar bıraksın.
Assim que vimos que Selim estava morto, chamei o Hassan, chefe dos guardas.
- Elbette. Selim'in öldüğünü anlar anlamaz, Hasan'ı çağırdım, muhafızı çağırdım.
Cavalguem com prazer seguindo ao filho de Hassan
Bu bir zevk sürüşü Güneşin oğlunu takip eder, Kırk ve bir hepsi!
- Ali, o filho de Hassan.
Ali, Hasan'ın oğlu!
- Sim, Cassim, o filho de Hassan. - O amigo que você traiu.
- Evet Kazım, Moğollara karşı ihanet ettiğin dostun Hasan'ın oğlu.
Como sabes, que é o filho de Hassan?
Hasan'ın oğlu olduğunu nereden biliyorsun?
Sr. Pollock, deixe-me apresentar-lhe Sua Excelência, sr. Hassan Jena?
Bay Pollock, karşınızda Bay Hassan Jena hazretleri.
Não se preocupe com Hassan, sr. Pollock.
Hassan'ı dert etmeyin, Bay Pollock.
- Hassan?
- Hassan mı?
Baptizei-o Hassan Jena em honra do nosso amado primeiro-ministro.
Sevgili başbakanımız, Hassan Jena'nın adını verdim.
Hassan não lhe fará mal, sr. Pollock, se não o separar do seu amo.
Hassan, kendisini efendisinden ayırmazsanız size zarar vermez Bay Pollock.
Hassan só come carne.
Hassan sadece et yer.
Era Hassan Jena.
Hassan Jena'ydı işte!
Me chamo Hassan, sua excelência.
Benim adın hasan, efendim.
Hassan, não beba!
Hasan, sakın içme!
- Hassan, cadê o capitão?
Hasan, Kaptan nerede?
O vizir Balsora. Hassan?
Vezir Balsora.
Hassan, comida e bebida para os convidados!
Hasan, misafirlerimize yemek ve içki getir.
- Hassan, você se lembra?
- Hasan, sen hatırlarsın. - Melanthius!
Aboo Seer, Hassan, Bahadin, preparem o navio.
Abuzer, Hasan, Bahattin. Gemiyi denize hazırlayın.
- Hassan, volte para o trabalho.
Hasan, işinin başına dön.
Hassan, ande!
Hadi çabuk Hasan!
Hassan, mandei afiar essa faca!
Hasan, sana o bıçağı bile dedim!
Hassan, traga a carta. - Vamos passar?
Hasan, bana haritayı getir.
Hassan, sua faca!
Hasan, bıçağını ver!
Hassan, Maroof, as armas.
Hasan, Maruf, silahlar.
Tenta o Abdul Ben Hassan.
Abdul Ben Hassan'a sorun.
Abdul Hassan?
Abdul Hassan?
- Hassan.
- Hassan.
Sim, está por trás do sofá, ao lado da cena da sala barulhenta do Hassan.
Hassan'ın Rumpus Odası bölümünün yanındaydı. - Hepsi orada.
Hassan!
Hasan!
- E Hassan... Tenta telefonar para o Cairo, a avisar da minha chegada.
- Bir de Hasan Kahire'ye telefon edip yolda olduğumu haber et.
O Hassan há-de escolher um fellaheen para vos dar água quente e assim.
Hasan, sizinle ilgilenecek birini ayarlar. Sıcak suyunuzu falan getirir.
Obrigado, Hassan.
Teşekkür ederim, Hasan.
Não deixem o Hassan sair do acampamento.
Hasan sakın kamptan ayrılmasın.
Nenhum dos mortos corresponde ao Nagi Hassan.
Hassan'ın kayıplar arasında olduğuna dair bir iz yok.
A análise indica ser o Nagi Hassan. Assiste ao Jaffa.
Ses analizlerine göre Nagi Hassan Jaffa'nın baş yardımcısı.
De acordo com a pesquisa... ... e dada a situação interna do grupo terrorista, o Hassan... ... armou o rapto de Jaffa.
Araştırmalarımıza göre bir iç hesaplaşmadan dolayı Nagi Hassan kendisi Jaffa'nın yakalanmasını planladı.
Acho que o Hassan quer usar a DZ-5 e o avião como uma arma.
Bana göre, Hassan uçağı taktik bir silah olarak kullanmak istiyor.
Dizemos que o Pentágono percebeu. Que não entram no nosso espaço aéreo.
Hassan'a Pentagon'un planı bildiğini söyle ve ABD hava sahasına giremeyeceğini anlamalı.
É impossível negociar com Nagi Hassan.
Nagi Hassan'la görüşme olmayacak. Anlaşıldı mı?
Devemos encontrar o Hassan.
Hassan'ı bulmamız çok önemli.
Manda o Grant tentar localizar o Hassan.
Grant'ı haberleşmenin başına geçir. Belki Hassan'ı bulur.
O Hassan certificou-se de que não voltaria atrás.
Havalanmadan önce, Hassan dönüş olmadığını biliyordu.
Como é o Hassan?
Hassan neye benziyor.
Nenhum é o Hassan.
İkisi de Hassan değil.
Um dos homens do Hassan está a fazer-lhe frente.
İkinci adam Hassan'la tartışıyor.
Ela viu-me no elevador... ... quando o Hassan entrou.
Asansördeyken beni gördü tam o sırada Hassan içeri girdi.
Quando a guerra acabar, abrimos um bar aqui, e chamamos-lhe "Bar do Hassan".
Savaştan sonra, burada bir bar açalım. Ve adını da "Hasan'ın Barı" koyarız.
Títulos Mehdi SAMAKAR 1º Director assistente Hassan YEKTAPANAH
Yazılar Mehdi SEMÂKÂR Birinci yönetmen asistanı Hasan YEKTÂPENÂH
Obrigado, Hassan.
Teşekkürler, Hasan.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]