English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Hats

Hats tradutor Turco

38 parallel translation
Então, é de quem?
Öyleyse kimin hatsı?
enquanto dirigia "Hats Off to Hanukkah"... eu levei mais que um aluno a um banho de lagrimas.
Hanukkah`a Şapka Çıkarmak`ı yönetirken..... birçok oyuncuyu gözyaşları içinde evine yolladım.
A infantaria é do Primeiro Corpo, o Black Hats.
Onları teşhis edebilir misin? Bölük birinci kuvvetten, Black Hats.
De quem pensam que é a culpa?
- Peki bu kimin hatsı?
Porque é que não vais ao "Hats Off To Larry" e apanhas umas bolas?
Neden Şapkacı Larry'nin oraya gidip biraz top toplamıyorsun?
And we can dress real neat from our hats to our feet
* Ve çok özenli giyinebiliriz, tepeden tırnağa *
O Chapéu do Clube dos Chapéus Solitários do Sgt. Pepper?
Sgt. Pepper's Lonely Hats Club Hat'e ne dersin?
As vossas "tartes" acabaram.
Hatsız fiiller bitti!
Já não fumas Old Hats?
Camel içmiyor musun?
- Dê-me um maço de Old Hats.
- Bana bir deste Marlboro ver.
Os black hats estão ligados pelo sistema do dinheiro.
Sisteme karsi gelmek siyah sapkalarin kaninda var.
PRATOS DE CHOQUE / PEDAL / SUPORTE
HI HATS / PEDAL / STAND
The Ass Hats.
Popo Kafalar.
Conheces uma banda chamada The Ass Hats?
Popo kafalar diye bir grubu bilir misin?
Presumo que são os The Ass Hats.
Sanıyorum Popo Kafalar sizsiniz.
portanto, os The Ass Hats não estavam a mentir? Não tão depressa.
- Popo Kafalar yalan söylememiş.
A culpa não é da Claire.
Bu Claire'ın hatsı değil.
Podes bufar-me aos soldados Red Hats.
Kızıl şapkalılara rapor et o zaman.
Os Red Hats não passaram?
Kızıl Şapkalılar eve geldiler mi?
Quando estava cercado pelos Red Hats também me voluntariei.
Evet, kızıl şapkalılar etrafımı sarınca ben de gönüllü oldum.
Disse aos Red Hats ontem, que acabei com o Andy há um mês.
Dün gelen kızıl şapkalılara da söyledim. Andy ile bir ay önce ayrıldık.
Os Red Hats vão voltar em breve, e quando voltarem vão revistar este prédio bloco por bloco.
Kızıl şapkalılar geri dönüp evini darmadağın edecekler.
Os Red Hats invadiram a garagem esta manhã.
Kızıl şapkalılar bu sabah tamirhaneyi bastılar.
Quando os Red Hats removem fotografias dos memoriais, às vezes um ratinho encontra-as e trás para mim.
Kızıl Şapkalılar anıt duvarından fotoğrafları kaldırdıkları zaman bazen bir fare onları bulup bana getirir.
Quatro Red Hats mortos.
4 kızıl şapkalı ölmüş.
Encontrámos provas que o ligavam à Resistência... Os Red Hats levaram os pais.
Direniş ile bağlantısı olduğunu tespit edince kızıl şapkalılar gelip ailesini götürdü.
Algum idiota deitou fogo à casa para os Red Hats invadirem o meu quarto?
Şerefsizin biri eve bomba attı diye Kızıl Şapkalılar odamı dağıtabiliyor mu?
Então como explica os meus amigos Red Hats a tentarem matar-me?
O halde eski dostlarım kızıl berelilerin beni öldürmeye çalışmasına ne diyeceksin?
Sem mais Red Hats.
Hayır, Kızıl bereliler olmaz!
Os Red Hats não fazem nada sozinhos.
Kızıl bereliler hiçbir şeyi yalnız yapmazlar.
Parecia uma convenção Red Hats.
Kızıl şapkalı toplantısı gibiydi.
Quando os Red Hats estavam a ir à tua casa, liguei-te.
Kızıl şapkalılar evine gidiyorken yine de seni aradım.
Sabes que a Katie informou-me da chegada dos Red Hats.
Bana Kızıl şapkalıların geldiğini haber veren Katie'ydi.
Red Hats.
Kızıl şapkalılar.
Só quero saber como é que este homem escapou de alguma maneira de um batalhão de Red Hats especificamente posicionados para o capturar.
Sadece bu adamın onu yakalamak için yerleştirilmiş Kızıl şapkalı ordusundan nasıl kaçtığını bilmek istiyorum.
Acho que estamos a lidar com um grupo de especialistas " black hats.
Siyah şapka uzmanlarından oluşan süper bir ekip ile karşı karşıyayız bence
Porque é que os Red Hats vieram atrás de nós?
Redhats neden bizim için geldi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]