English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Heavenly

Heavenly tradutor Turco

82 parallel translation
Um comprimido.
Heavenly'yi getirirsin diye umuyordum.
Não recebi a carta nem o telegrama.
Heavenly'yle konuşmadan veya onu görmeden gitmem.
É sobre a Heavenly?
Hoşça kal evlat.
Cloud. Foi isso que escrevi mais. A Heavenly e eu casamos para o mês que vem.
Gerçek bir prensesle olduğunu duydum.
Não. Não facas isso., Tia Nonnie, tenho de ver a Heavenly.
Lütfen bana sarıl.
Em 1930, Tom Finley concorreu ao primeiro cargo estatal.
" Heavenly kendimi temiz hissetmemi sağlar.
Não, basicamente, é uma festa-surpresa para a Heavenly.
- Tamam. O zaman geçin.
... tens muitos talentos, rapaz. Gostas da Heavenly, não gostas? - Amo-a.
Patron Finley neden Dr. Scudder'i baş hekim yaptı?
A Heavenly e a tia Nonnie foram para Nova Orleães esta manhã, apanhar um barco para a Europa.
Sen ağlıyorsun, eğlenmiyorsun.
Quando é que Mr. Winchell volta?
- Heavenly'ye orada olacağımı söyle.
... e Heavenly Finley.
- Beklemeni söyledim. Bekledim.
Imagina que mandaram chamá-lo. Para me prejudicar a mim, através da Heavenly. Não é motivo para...?
O an kalbimde senin için bir şey hissettim.
- Onde está a Heavenly? - Está na praia, senhor.
Bu ne demek biliyor musun?
O que faz a Heavenly sozinha na praia?
Bir canavarım. Gidelim bebeğim.
Rapaz, duvido muito que haja algum vicio, antigo ou novo, que possa apresentar-te.
Tabii Nonnie Teyze, saklayacak bir şeyimiz olduğunu düşünürler. Tatlım? Heavenly bebeğim.
Quem te ensinou a massajar tão bem senhoras desesperadas?
Heavenly!
Bem, é evidente que o assinei.
Heavenly!
Queres dizer que não tencionas cumprir o contrato?
Heavenly!
... uma manifestação piedosa de afecto e esperança temporária.
Thomas J. Finley Hastanesi lütfen. - Heavenly nasıl?
BEM-VlNDO CHANCE WAYNE
"Heavenly nasıl" dedin.
E, dessa vez, quando voltei para casa, não houve festas nem faixas nem fotografia nos jornais.
Öyle mi? Heavenly'yle ilgili mi? Mektupta başka ne yazdın?
A última coisa que quero é publicidade. Eu sei, mas isto provará que os jovens talentos são o teu verdadeiro interesse.
Patron Finley'in adının anlamını biliyorsun bu yüzden Heavenly'yi aramaya veya onu görmeye çalışma.
Viveu sozinha e morreu sozinha.
Özür dilerim Bay Chance, Bayan Heavenly... Nerede olduğunu bilmiyorum.
Chance, vai-te embora, antes que seja tarde de mais.
Nonnie Teyze, Heavenly beni arasın. Lütfen. Arayamaz.
Quero-te como és.
Hayır, aslında Heavenly için bir sürpriz parti.
A minha hora de sair, em qualquer hotel do mundo, é quando eu...
Heavenly'den hoşlanıyorsun değil mi? - Onu seviyorum. - Eminim.
É motorista. O que faz aqui em St.
Heavenly'yle Nonnie Teyze sabah New Orleans'a gitti.
E experimente o tal bar simpático do hotel.
Farz edelim ki gönderilmiş olsun. Heavenly'yle beni lekelemeye gelmiş olsa.
Vou ver, Mr.
- Heavenly nerede?
Se houver, manda-me uma mensagem?
Heavenly sahilde tek başına ne yapıyor?
Do modo como a sua filha... Do modo como a virtuosa Miss Heavenly fez uma operação secreta,
Yıldız olan hanım evlatları gibi başarılı olacağımı anlayacak kadar çok filmde dublörlük yaptım.
Heavenly!
İki şey baba.
Chance, não fique aqui agora. Heavenly!
Bu kadına kötü davranırsanız bütün gazeteler buraya gelir.
- Como está a Heavenly? - Foi por isso que voltou?
- Bayanlar kilise için hazır mı?
Mas perguntou : " "Como está a Heavenly" ", não " "Como está a minha mãe" ".
Şu anda, ünlü bir Hollywood sireninin kolları arasında hayatın tadını çıkarıyor.
George, se aconteceu alguma coisa à Heavenly, por favor, diga.
Senin için korkuyorum.
Sabe o que significa o nome Boss Finley, por isso, não tente ver nem falar com a Heavenly.
Kardeşini içeri götür.
Mas a Heavenly sabe?
Öyle mi?
- Calculaste mal.
Heavenly...
Só tenho uma forma de esquecer as coisas que não quero recordar, e essa forma é fazendo amor.
Heavenly! Eve dön! Kaç.
Um mês no hospital, uma dispensa médica.
Heavenly'ye bir şey mi oldu George?
Daquela vez.
George, Heavenly'ye bir şey olduysa lütfen söyle.
Não gosto de esperar por ninguém.
Heavenly'yle evleniyoruz.
Nada.
Bayan Heavenly mi?
Estava com esperanças de que trouxesse a Heavenly.
Merhaba tatlım.
Por favor.
Nonnie Teyze, Heavenly'yi görmem lazım.
Não saio daqui enquanto não falar com a Heavenly ou a vir.
Ben ararım.
Pensava : " " A Heavenly vai fazer-me sentir limpo novamente.
Huzur içinde yatsın.
- Diga à Heavenly que vou lá estar.
Ne için baba?
Querida? Heavenly, amor.
Utanacak bir şeyi olmayan genç aşıklar olduğumuza inandır beni.
Heavenly!
İlk önce, eski bir film yıldızı Alexandra Del Lago'yla yatakta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]