Translate.vc / Português → Turco / Hmm
Hmm tradutor Turco
5,960 parallel translation
Esta comunidade de artistas tornou-se um pouco turística.
Hmm, bu tuhaf sanatçı topluluğu... turistik takılıyorlar gibi.
- Cinco? Hmm...
- Beş mi?
8.5 de CR, mais três desportos, mal sobrava tempo para comer.
3.8 not ortalaması ve üç okul takımı,... yemek için zaman çok azdı. Mm-hmm.
Quiroprático?
Hmm, masör mü?
Acreditar que o fiz ou, hmm, acreditar que tu o fizeste e... fizeste-me isto.
Bunları benim yaptığıma inanmak mı yoksa senin yaptığına ve bana bunu yaptığına mı?
Razões para parar múltiplos homicídios de facto me vêm algumas à cabeça mas, hmm eu vou precisar de algo em troca.
Birbirini takip eden cinayetleri durdurma sebeplerim zaten var fakat karşılığında bir şey isteyeceğim.
- Ele está mais do que bem.
O iyi daha fazladır. Hmm.
- Então, resumindo, fui preso por adulterar a cena do crime.
Yani, uzun lafın kısası, ben gözaltına almak bir olay ile tahrifat için. Mm-hmm.
Alguns são vendidos por mais de meio milhão.
Yarım aşkın bir milyon için bazı satmak. Hmm.
Tire-o da reunião.
Mm-hmm.
Como é que ela estava?
Mm-hmm. Nasıl o ses?
Claire, dá-me um segundo?
Claire, bana bir saniye verecek? Mm-hmm. Teşekkürler.
Vou falar com um dos meus informadores.
Mm-hmm. Benim muhbir biri vuracak.
Não, não ia.
Hayır, olmaz. Hmm.
- Isto é um desastre. - Mm-hmm. Ele não a tem visto desde que ela terminou o noivado.
Tom, nişanı iptal ettiğinden beri onu görmemişti.
- Mm-hmm. - Estou a pensar em fazer algumas grandes mudanças na minha vida hoje á noite, meninas.
Bu gece hayatımda büyük değişiklikler yapmayı düşünüyorum hanımlar.
- Mm-hmm. - Esta é uma batalha que o tommy não pode ganh ) ar agora. - Mnh-mnh.
Bu bir savaş ve Tommy bunu şu an asla kazanamaz.
- Mm-hmm. ( Jessica ) Pervertidos vem em diferentes tipos.
Bir kaç tip tuhaf adam vardır.
- Mm-hmm. Manténs contacto visual com qualquer homem por 4 segundos, e até os mais burros vão vir.
Bir erkekle göz temasına gir ve dört saniye doğruca bak.
- Mm-hmm. - Yeah. Não somos malucas.
Evet biz deli değiliz.
Quero saber o sinal que usa quando entra em contacto com um cliente pela primeira vez.
Bir müşteri ile ilk iletişim kurduğunda, kullandığın işareti öğrenmek istiyorum. Hmm.
O Dybek e o Worth geriam o fundo juntos.
Dybek ve fon yöneticisi ile birlikte çok değerliler. Pazar manipulasyonu şüphesi ile araştırılıncaya kadar. Hmm.
Imagina os sarilhos que ia causar.
- Başına gelebilecekleri bi düşün. - Hmm.
Hmm... bem... eu...
Şey... ben... şey...
Entramos em 5 minutos.
- 5 dakikanız kaldı. - Mm-hmm.
Um discurso.
- Bir ses. - Hmm.
Bom.
Güzel. Mm-hmm.
Maya Pope, Marie Wallace, qualquer nome que esteja a usar.
Hmm? Maya Pope, Marie Wallace, ya da bugünlerde kendisine ne diyorsa...
- Jake. - Isso mesmo.
- Mm-hmm.
- Sim? - Mm-hmm.
Öyle mi?
Pensei que se soubesse podia vir para o nosso lado.
- Hmm? - Düşündüm ki bunu bilirse bizim tarafa geçer.
Da Inglaterra. Disseram-me que estavas vivo. e trouxeram-me para te encontrar.
İngiltere'den... Hmm, bana senin hayatta olduğunu söylediler ve seni bulmam için beni geri getirdiler Peki ya sen?
- Tipo aquelas que me estou a tentar lembrar.
Şey gibi.. Dur hatırlamaya çalışıyorum Hmm, neydi...
E que tal isto?
Hmm Tamam. Peki onun yerine buna ne dersin?
Parece bastante festivo.
- Hmm. - Burası oldukça eğlenceli görünüyor.
E ainda assim...
Hmm. Ve yani...
Queres mais batido?
Mm-hmm. Biraz daha içecek ister misin?
Nem mesmo nada.
hem de hiç. Hmm.
Bem, isso faz-me sentir melhor.
Hmm. Şey, bu beni iyi hissettirdi.
Não, estou apenas a pensar no John e na Cara.
Hmm. Sadece John ile Cara'yı düşünüyordum.
- São idênticas.
Mm-hmm. Bu kesin bir maç.
Os dois melhores amigos do mundo entram no bar e queriam sair connosco!
-... bizimle takılmak istiyorlar. - Mm-hmm.
- Sim.
- Hmm.
AFEGANISTÃO
Hmm.
Mas depois vi que era muito real.
Mm-hmm.
Consegui uma segunda hipótese.
Mm-hmm.
Eles dizem-nos para suspeitarmos de tudo.
Hmm. Her şeyi şüpheli size.
Leo.
- Mm-hmm.
- Isso?
Mm-hmm.
Muito bem.
- Hmm.
- Sim.
Mm-hmm.