Translate.vc / Português → Turco / Jaguar
Jaguar tradutor Turco
540 parallel translation
É um Jaguar X150 de'58.
58 model Jaguar X150.
Talvez tenha sido um jaguar.
Sanırım bir jaguar olabilir.
As garras de jaguar dilaceram assim a carne.
Jaguar'ın tırnakları, aynen böyle kopartır.
Não me digas que queres um Jaguar.
Jaguar aldım deme sakın.
qual deles, Sra. condessa? O jaguar? Não, não, não, o seiscentos.
- Hangisini Kontes hanım, Jaguar'ı mı?
Vais ter um grande Jaguar e uma rameira de luxo a responder às cartas de fãs.
Altında kocaman bir Jaguar,.. ... ve hayran mektuplarını cevaplayan bir aşüften olacak.
- Um grande Jaguar e uma rameira de luxo.
Kocaman bir Jaguar, ve hayranlarından gelen mektupları cevaplayan bir aşüfte.
É um Jaguar?
Bir Jaguar mı?
Não gostas de velocidade?
Ben, daha önce bir Porsche've bir Jaguar sürdüm. Korkuyor musun?
Tens medo? Já conduzi um Porsche, um Jaguar... Acho que, à excepção de um Ferrari...
Ben, daha önce, bir Porsche, bir Jaguar, en son bir Ferrari kullandım ve...
Jaguar avistado, em direcção à estrada principal,...
Jaguar görüldü, ana yoldan çıktı,...
Jaguar preto avistado.
Siyah Jaguar görüldü.
Eu vi o seu anúncio do jaguar branco.
Beyaz Jaguar ilanınızı gördüm.
Os nosso homens viram o Jaguar negro.
Siyah Jaguar'ı görüldü.
Gostávamos muito do Jaguar vermelho que o tinha.
Kullandığınız küçük kırmızı Jaguar'ı gerçekten severdim.
Vamos persegui-los à noite como tigres. Vamos varrer montanha abaixo como falcões. Vamos rasgar-lhes as gargantas como lobos.
Geceleri birer jaguar gibi saldıracak, tıpkı birer şahin gibi dağdan aşağı uçacak, kurtlar gibi boğazlarını parçalayacağız.
- O meu camião não é um Jaguar.
Güldürme beni.
- Você teve tempo suficiente.
Kamyonu Jaguar mı sandın? Yeterli zamanın vardı.
É um pequeno jaguar.
Sadece küçük bir jaguar.
E o tipo do Jaguar, apresentou alguma queixa?
Jaguar'daki bu züppe resmi bir şikayette bulunmuş mu?
Jarvis, não podemos apenas esconder o Jaguar?
Dinle, Jarvis. Jaguar'ı gizleyemez miyiz? O şey bana bir tomar paraya mal oldu.
" O veículo em causa é um Jaguar, registado em nome do indivíduo
Olay araç, bir Jaguar, olay kişiye kayıtlı...
Mas estes jaguares andam muito depressa.
Fakat onun Jaguar'ı, bilirsiniz, gerçekten uçar.
Nos ásperos montes tornámo-nos lobos
Çeviren : JaguaR @ 2004
Deixei meu Jaguar em Kansas City.
Jaguarımı Kansas City'de bırakmıştım.
Pendentes de jaguar.
Jaguar kulakmemesi.
Chama-se o espírito do Jaguar.
Ve o jaguarın ruhuna adandı.
Cuidado, quando o jaguar anda à pesca é porque está com fome.
Dikkatli ol! Balık avlayan o jaguar çok aç.
Disse que tenho um coração de jaguar esfomeado, como ele.
Onun gibi aç bir jaguarın yüreğine sahip olduğumu söylüyor.
Depois de me matar, leve o Jaguar.
Şimdi, beni öldürdükten sonra, Jaguar'ı al.
"Os restos encontrados pela polícia no Jaguar são meus, não dele."
Benden kalanları Jaguar'ın içinde yakılmış olarak bulabilirsiniz, onun değil.
Um jaguar?
Jaguar, ha?
Você no Jaguar, encoste
Sen Jaguardaki! Kenara çek.
O Jaguar dele está na oficina.
Araba tamirde! Merhaba.
E o puma que entrou pelo tejadilho só parece estar a conduzir. Eu tenho as chaves.
Ve sunroof tan giren jaguar sadece arabayı kullanıyor gibi duruyor, çünkü anahtarlar bende.
O jaguar guiou-o até nós, são e salvo.
Jaguar onu bize getirdi, sapasağlam olarak.
E se veio de Jaguar ou Mercedes-Benz, não me interessa.
İster Jaguar'la, ister Mercedes Benz ile gelin, kimin umurunda?
Sabe que a maior coisa que eu matei foi um jaguar.
Bugüne kadar öldürdüğüm en büyük şey bir jaguardı.
Jaguar.
Jaguar.
Não, é o Jaguar do meu marido.
Yok, o Jaguar kocamın.
- Lambam-se todos, rapazes.
- Doya doya bakın çocuklar. - Bu bir Jaguar.
- Vamos roubar o Jaguar?
Bir Jaguar mı çalacağız?
- Nunca conduzi um Jaguar.
Daha önce hiç Jaguar sürmemiştim.
Estacionei o Jaguar na garagem.
Jaguar'ı garaja park ettim.
A Sra. Marsh pagou-lhe para arranjar o Jaguar.
Bayan Marsh onu Jaguar'ı tamir etmesi için tutmuştu.
- O Jaguar avariou perto do Wally.
Jeffrey'nin Jaguar'ı, Wallies yakınlarında arıza yaptı.
O Jaguar está muito estragado?
- Jaguar'a ne kadar hasar vermiş? - Tamir edilebilir durumda.
Agora, é um falhado com um Jaguar.
Artık Jaguar'lı bir serseri oldu.
Vou comprar um Jaguar novo.
Bırak çürüsün! Ben gidip kendime bir Jaguar alacağım.
Jaguar.
Jaguar...
O Jaguar!
Jaguar'ım! Neden? !