Translate.vc / Português → Turco / Jessa
Jessa tradutor Turco
61 parallel translation
Porque aguentas isto, Jessa?
Neden yukarıya bakmıyorsun, Jessa?
Jessa.
Jessa.
Salvar a Jessa.
Jessa'yı kurtarma.
Mas acima de tudo, porque Jessa é sua irmã.
ama hepsinden önce, Jessa senin kız kardeşin.
Jessa!
Jessa!
Acho que a Jessa vai gostar do jantar de boas-vindas.
Bir hoş geldin yemeği yapsaydık Jessa'nın çok hoşuna giderdi.
- Acho que a Jessa chegou.
Jessa geldi sanırım.
- Não. Essa fez-me a minha amiga Jessa na faculdade com um alfinete de dama.
Onu ikinci yılımdayken arkadaşım Jessa çengelli iğneyle yapmıştı.
Pelo menos não tens de entreter a Jessa sozinha.
En azından Jessa'yı tek başına ağırlamak zorunda kalmadın.
O papá só chega por volta das dez, por isso, a Jessa vai deitar-vos.
Babanız saat 10'a kadar gelmeyecek. Sizi Jessa yatıracak.
Lola, tenho a certeza que a Jessa adoraria rever o teu romance.
Lola, Jessa romanını incelemeyi çok ister eminim.
Portem-se bem com a Jessa.
Jessa'yı üzmeyin.
Muito obrigada, Jessa.
Jessa, tekrar teşekkürler. İmdadıma yetiştin valla.
Sabes onde está a Jessa?
Jessa nerede biliyor musun?
A Jessa tem VPH.
Jessa'da da var. Öyle mi?
- Olá. Jessa.
- Ben Jessa.
- Dez. - Onde está a Jessa?
- Jessa nerede peki?
Jessa, é a Marnie.
Jessa, ben Marnie.
Por favor, não grites muito com a Jessa quando ela chegar.
Jessa gelince ona fazla kızma, olur mu?
- A Jessa perdeu-nos.
- Jessa bizi kaybetti.
Muito obrigada por teres ficado até tarde, Jessa.
Bizi beklediğin için teşekkürler, Jessa.
Jessa, esse o batom é da Katherine?
Jessa, Katherine'in ruju mu o?
Jessa! Jessa!
Jessa, Jessa.
- É a Jessa.
- Ben Jessa.
- Não tens de fazer isso, Jessie.
Jessa, bunu yapman gerekmiyor.
E gosto de ti, Jessa.
Senden de hoşlanıyorum, Jessa.
- Isso nunca acontecerá. - Jessa.
Olmayacak o.
Quero que voltes, Jessa.
Geri dönmeni istiyorum, Jessa.
Isso tem a ver com a mensagem da Jessa que eu recebi há 20 minutos?
Hastalığın Jessa'nın gönderdiği bu mesajdan kaynaklanıyor olamaz, değil mi?
Aquele é o Thomas-John, o tipo que quis um ménage à trois comigo e com a Jessa.
Thomas-John bu. Jessa ve benimle üçlü yapmaya çalışan herif.
Jessa... Na noite que nos conhecemos pensei que íamos fazer um ménage à trois com a tua amiga Marnie.
Jessa tanıştığımız ilk gece arkadaşın Marnie'yle birlikte üçlü yapacağımızı düşünmüştüm.
Jessa e Thomas-John!
Jessa ve Thomas-John.
Eu estava nervosa por ver a Jessa porque sei que ela me odeia e não via o pai há muito tempo. Por isso rezei.
Jessa'yla görüşmek konusu beni strese sokuyordu çünkü benden nefret ettiğinin farkındayım ve babasıyla da uzun zamandır görüşmediler, ben de dua ettim.
Jessa, vamos falar do teu casamento.
Doğru Jessa. Senin evliliğini örnek olarak kullanalım.
Tyler, é a Hannah e a Jessa. - Olá.
Tyler, bunlar Jessa ve Tyler.
Jessa, tu cancelaste a tua vinda das últimas seis vezes.
Jessa, son altı buluşmamızda da ektin beni.
Jessa, está de volta, sem qualquer dúvida.
Jessa, geri döndü. Döndü kesinlikle.
Jessa?
Jessa?
Jessa, sabes onde posso conseguir cocaína hoje?
Jessa nereden kokain tedarik edebilirim, bir bilgin var mı?
- Esta é a Jessa.
- Bu Jessa.
- É um prazer conhecê-la, Jessa.
- Tanıştığımıza memnun oldum Jessa.
- Parece que viajou muito, Jessa. - É verdade.
- Jessa gezmiş görmüşsün bayağı.
A Jessa é uma artista muito talentosa.
Jessa oldukça yetenekli bir sanatçı.
- Porque desistiu, Jessa?
Neden ayrıldın peki Jessa?
- É a Jessa que se penteia.
Jessa saçını kendi yapıyor, biliyor muydunuz?
Para que fique registado, posso salientar que nunca vi a Jessa consumir heroína desde que nos conhecemos?
- Teşekkürler. - Jessa'yı tanıdığım süre boyunca eroin alırken hiç görmediğim aklınızda bulunsun isterim.
Ei, Jessa.
Hey, Jessa.
- Jessa.
- Jessa'ya mı?
Jessa, eu...
Jessa...
Onde está a Jessa?
Jessa nerede?
Como, pequena Jessa?
Ne dedin, küçük Jessa?