English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Jody

Jody tradutor Turco

896 parallel translation
O Little Jody ouviu tudo.
Ufak Jody her şeyi duydu.
Eu, minha mulher, Ora, e o nosso filhote, Jody.
Ben, Karım Ora, ve küçük oğlumuz Jody.
Jody!
Jody!
Procuras o Jody, mã?
Jody'mi arıyorsun, Annesi?
- Olá, Jody.
- Merhaba, Jody.
" Está o Jody sózinho a cavar no milheiral.
Bütün mısır tarlasını tek başına çapalayan Jody var.
- A Mã é uma mulher maravilhosa, Jody.
- Senin annen harika bir eştir, Jody.
Jody, solta o cão novo.
Jody, sen yeni köpeği sal.
- Para o quarto do Jody.
- Jody'nin odasına.
Traz esse cão inútil, Jody.
Şu uyuz köpeği getir, Jody.
- Ele gosta de ti, Jody.
- Seni seviyor, Jody.
Bem, Jody e eu puxemo-nos atrás dos cães.
Şey, Jody ve ben köpeklerden sonra yola koyulsak iyi olur.
E sabes que mais, Jody?
ve ne biliyorsun, Jody?
Também te protegerão a ti, Jody, até que estejas pronto para voar.
Onlar sana da göz kulak olacaklar, Jody, uçmak için hazır olana kadar.
Ora, acho que eu e o Jody vamos fazer uma viagem até Volusia.
Ora, Jody ile Volusia'ya kısa bir yolculuk yapmayı düşünüyorum.
Olá, Jody.
Merhaba, Jody.
Não percas tempo com isso Jody.
Bu konu hakkında kafa yormak canını sıkmıyor mu.
- Lá está agora a tua miúda, Jody.
- Senin hatun burada, Jody. - Baba.
- Jody, põe isso em baixo.
- Jody, şunu yerine koy.
Jody! Estou feliz por te ver, tu velho campónio, tu.
Seni gördüğüme sevinmeli miyim, Seni beceriksiz yaşlı denizci, seni.
Jody, traz-me a minha espingarda.
Jody, git bana silahımı getir.
Jody, já acabaste?
Jody, bitirdin mi?
Sou eu.... o Jody!
O benim.... Jody!
A pequena cria é benvinda nesta casa tal como o Jody.
Bu küçük yavru bu eve Jody için geldi.
Está dito.
O jody'ye ait.
Este é o cervo de Jody ti como Julie é o meu cão.
Bu Jody'nin yavru geyiği Julie'nin benim köpeğim olduğu gibi
Agora, não se preocupe com ele Mã.
Artık bu konu için Jody'nin canını sıkma.
Ele disse, "Jody arranjou um irmão".
"Jody'nin bir kardeşi oldu." demişti.
Jody, Estás enxarcado até aos ossos.
Jody, her tarafın ıslanmış.
Que acharias Jody?
Hangisinden hoşlanıyorsun?
- Jody, traz-me o meu cachimbo, filho.
- Jody, git bana pipo mu getir, evlat.
- Jody e eu vamos sentir a tua falta.
- Jody ve ben sizi özleyeceğiz.
Porta-te bem e talvez cuides de Jody por mim.
İyi bir kız ol ve belki Jody ve beni görmeye gelirsin.
Adeus, Jody.
Güle güle, Jody.
Posso dar-te um beji de despedida Jody?
Sana hoşçakal öpücüğü vermemin sakıncası var mı, Jody?
Jody.
Jody.
Sou eu, Jody.
Benim, Jody.
É o Jody.
O Jody.
Jody, gostava muito de saber onde é que estiveste.
Jody, Burada olduğunu bilmek beni gururlandırdı.
Estás perto de ter idade bastante para fazeres a tua escolha, Jody.
Kendi seçimini yapacak kadar büyümedin, Jody.
Ei, espere aí, Jody.
Hey, dur biraz, Jody.
O quê, Jody?
Ne var, Jody?
Não, eu sou só uma peça nesta engrenagem, Jody.
Ben sadece çarktaki bir dişliyim, Jody.
Elas subvertem, Jody.
Her şeyi mahvediyorlar, Jody.
Você estará aqui, Jody. Não é?
Sen de katıl, Jody?
Cancele, pequena Jody!
İptal et, minik Jody!
Você, Jody e Eu, Jerry e Ann.
Sen, Jody, Ben, Jerry ve Ann.
Nem os vizinhos, nem os familiares nem sequer Judy, ela não deve saber.
Ne komşular, ne akrabalar ne de Jody. Bilmemeli.
Já estou descendo, Jody.
Geliyorum, Jody.
É o Jody!
Ben Jody!
- Era o Jody?
- Şu Jody'miydi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]