English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Katrina

Katrina tradutor Turco

892 parallel translation
- Chame-me Katrina.
"Katrina" de.
- Mas é o meu nome.Diga. Diga Katrina.
- Adım bu. "Katrina" de.
Esta é Katrina?
Katrina mı?
Katrina, Katrina...
Katrina...
A Katrina poderá levantar o pó esta noite no meu consultório.
Katrina, bu akşam gelip ilacı alabilir.
A Katrina?
Katrina nerede?
- Katrina, o correio.
- Katrina, mektuplar.
Katrina?
Katrina?
- Miss Katrina vem jantar?
- Bayan Katrina akşam yemeği yiyecek mi?
A Katrina guardava-os com o maior cuidado.
Katrina, onlara gözü gibi bakıyordu.
A Katrina jamais envenenaria a patroa.
Katrina, hanımefendisini zehirlemezdi.
É a rapariga russa, Katrina Reiger.
Rus kızı Katrina Reiger'e kalıyor.
A Katrina Reiger desapareceu!
Katrina Reiger kayıplara karıştı!
Não conhecemos ninguém chamado Katrina Reiger.
Katrina Reiger adında birini tanımıyoruz.
Catarina, "A Grande", ou em russo, Katrina.
"Büyük Catherine". Veya Rusçası, Katrina.
A Katrina trocou a carta da patroa por uma carta escrita por ela?
Demek Katrina, hanımefendisinin yazdığı mektupla kendininkini değiştirdi?
Katrina, pense em mim como o embaixador americano da boa vontade.
Katrina, beni Amerika'nın iyi niyet elçisi olarak düşün.
Katrina, em que posso ajudar?
Katrina, ne istiyorsun?
Yuri, a tradutora, a Katrina?
Hey, Yuri, şu çevirmen, Katrina?
É melhor chamar a Katrina.
Katrina'yı bulalım.
Katrina, levas este trabalho demasiado a sério.
Katrina, bu işi çok ciddiye alıyorsun.
Sabes, Katrina, por vezes, há que esperar o inesperado.
Katrina, bazen beklenmedik şeylere hazır olman gerekir.
Katrina, sai comigo, esta noite.
Katrina, bu gece benimle çık.
Katrina, não.
Katrina, hayır.
Jones, Connors, Katrina, pela janela da direita.
Jones, Connors, Katrina, sağdakini.
Katrina, trabalhe você nisso.
Katrina, bu haberle sen ilgilen.
Levaram 5 dias para levar água aos desabrigados do Katrina.
Afet İşleri'nin Superdome'a yeniden su vermesi 5 gün sürmüştü.
Katrina.
Katrina.
Katrina, então é assim...
Tamam, Katrina. İşte hikaye.
Katrina... ouves-me?
Katrina? Beni duyuyor musun?
Katrina, que estás a ver?
Ne görüyorsun?
Katrina, ouve com atenção.
- Hadi devam et! Katrina, ben çok dikkatli dinle.
Katrina, ouve.
Katrina, bebeğim, dinle.
Agora não, Katrina. Estamos a tratar de negócios.
Biliyorum Katrina, şu anda işim var.
Katrina... eu mudei.
Katrina, ben değiştim.
Tu, eu e a Katrina vamos para a América, esta noite.
Sen, ben ve Katrina birlikte Amerika'ya gidiyoruz. Bu gece. - Bu gece mi?
Vi isso pela primeira vez... nos olhos da Katrina.
Ve bu hissi ilk defa Katrina'nın gözlerinde gördüm.
Ouve... quando acabarmos isto, eu ajudo-te a procurá-la a tua Katrina.
- Dinle bu iş bittiği zaman sana Katrina'nı bulmanda yardım edeceğim.
Diz-me... ela está em segurança?
Sadece şunu söyle Katrina güvende mi?
Dá um beijo à Katrina por mim.
Katrina'yı benim için öper misin?
Elana e Katrina.
Elena. Katrina.
Eu sou sua filha, Katrina Van Tassel.
Ben onun kızıyım, Katrina Van Tassel.
Katrina, eu tentei parar Brom, mas- -
Katrina, Bromu durdurmaya çalıştım, ama- -
Talvez haja um pedacinho de bruxa em você, Katrina.
Belki, sende biraz low cadılık vardır Katrina.
Esta é a Katrina.
- Bu Katrina.
- Dá um beijo à Katrina, também.
Sende öp Katrina.
- Katrina.
- Katrina.
Katrina, ouve-me!
Katrina, beni dinle!
Katrina, por Favor...
- Katrina, lütfen.
Onde está a Katrina?
Katrina nerede?
Que é que se passa com a Katrina Withers?
Katrina Withers'ın nesi var?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]