Translate.vc / Português → Turco / Kmart
Kmart tradutor Turco
65 parallel translation
Provavelmente, deves tê-los visto no KMart.
Büyük ihtimal KMart'ta görmüşsündür.
No supermercado?
- Kmart? - Bilmiyorum.
No Kmart. Amanhã, por volta das dez.
Kmart, yarın, 10'da.
No K-Mart?
- Kmart'dan mı?
Julga que é ir ao Mercado e comprar esta merda?
Kmart'a nasıl gittigimi bu bokalrı nasıl aldıgmı dusun?
Devem comprar os CD na loja Kmart.
CD'lerini marketten satın almış olmalılar.
Pareço do Kmart?
Hipermarkete mi benzettin lan beni?
Não te preocupes, só custou dois dólares no supermercado.
Sorun değil, Kmart'da fiyatı 1.98 dolar.
Podia falar com o Monsenhor Bava, para ele ligar ao sobrinho do Kmart.
Monsenyör Bava'yla konuşup Kmart'daki yeğenini aramasını istemeliyim.
Depois do ferro-velho, temos de passar pelo Kmart.
Parayı aldıktan sonra K-Mart'a gidelim.
Os GoBots são como o K-Mart dos Transformers.
GoBots, Transformersın Kmart'ı gibidir.
Tens o Wal-Mart, o Kmart e o Target, certo?
Wal-mart, K-mart ve Target var.
A nossa mãe comprou-o na Kmart.
Annemiz onu Kmart'tan aldı.
Adeus, Kmart.
Görüşürüz, Kmart.
Belo plano, Kmart.
Harika plan, Kmart.
Mostra-me o que vales, Kmart.
Pekala Kmart, bakalım sende neler varmış.
Não é Kmart Blue Light Special, palerma.
Migros'un özel kampanyası değil o, salak.
Os goulbots eram a marca dos Transformers.
GoBots, Transformersın Kmart'ı gibidir.
Detestas todas as megastores, desde que foste ridicularizado... por um rapaz deficiente em frente ao Kmart.
Bütün alışveriş merkezlerinden nefret ediyorsun. Kmart'ın önünde o özürlü.. .. çocukla yaşadıklarından sonra.
O novo vice-presidente de desenvolvimento da NBC / GE / Universal / Kmart.
NBC-GE-Universal-Kmart'ın yeni başkan yardımcısı.
Ah, agora somos donos do Kmart.
Kmart artık bize mi ait?
- Ao Kmart, em Santa Elena.
Saint Helena'daki "K-Mart" a.
Será que podes ir ao K-mart e comprar-me um um que explode e que tem pistas de acidentes?
Kmart'a gidip bana Gürültülü ve Hızlı Kamyon setinden alır mısın?
Só sei, é que o K-mart está a fechar e não comprei nenhum presente.
Bütün bildiğim Kmart kapandı ve ağacın altına koyacak hediyem yok.
De qualquer modo, o K-mart já tinha fechado quando saí do trabalho.
Zaten işten çıktığımda Kmart kapalıydı.
Nem sequer posso ir à mercearia.
Wal-Mart'a, Kmart'a giremezsin.
Como no Kmart. Isso acontece.
Bazen kazalar olur.
Elas são : "Boa tarde, clientes do Kmart."
"İyi akşamlar Kmart müşterileri"
Atenção, clientes do Kmart, vamo-nos sentar, por favor.
Dikkat, Kmart müşterileri, oturacak yer bulalım, lütfen.
Olá, Malcolm, não sabia que trabalhavas no Kmart, e aparentemente o cabelo do cimo da tua cabeça também não.
Hey, Malcolm. Kmart'ta çalıştığını bilmiyordum. Anlaşılan saçın da bilmiyormuş.
Disseste pois, esta manhã, no Kmart.
Evet, bu sabah Kmart'ta söyledin.
No Kmart?
Kmart mı?
Eles têm-na no Kmart.
Görmedin mi? Kmart'ta vardı.
Às vezes entramos numa loja de rede só para roubar da empresa.
Bazen de sadece onlara zarar vermek için Kmart'ları soyduk.
É estranho como a actividade me relembra o cheiro do bourbon do Kmart.
Bu etkinliğin, K-Mart viskisinin kokusunu getirmesi çok garip.
O que tenho para vos mostrar é um produto inovador e o Kmart tem a oportunidade de o ter à venda nas suas prateleiras antes da concorrência.
- Herkesin rafında yer almadan evvel Kmart'ın raflarına koyma fırsatını yakaladığı ezber bozan bir ürün var elimde.
Adoraram-te, aposto. Kmart!
Kesin sevdiler seni.
O meu filho no Kmart!
Oğlum Kmart'ta ya, ötesi yok.
Aqui vão algumas respostas : o Kmart correu bem,
Birkaçına cevap vereyim.
Aeroporto de LA Partidas não me compres calças, eu não quero fazer Pilates e também estou ansioso por te ver.
Kmart çok iyi gitti bana pantolon alma pilates yapmak istemiyorum ve ben de seni göreceğim için heyecanlıyım.
Eu tenho um Costco, um Walmart, e um Kmart tudo a pouco mais de 1 km.
2,5 kilometrekarelik bir alanda bir Costco, bir Walmart ve bir Kmart var.
Comprei na Kmart.
Marketten aldım.
A Kmart quer participar.
K - Mart da bu işe talip.
Atenção, clientes do Kmart, vamos lá a sentar, por favor.
Dikkat, Kmart müşterileri, oturacak yer bulalım, lütfen.
Não sabia que trabalhavas no Kmart.
Hey, Malcolm. Kmart'ta çalıştığını bilmiyordum.
Disseste, sim, esta manhã no Kmart.
Evet, bu sabah Kmart'ta söyledin.
Havia lá no Kmart.
Görmedin mi? Kmart'ta vardı.
Ele pode trazer um agrafador novo.
O çalıştırabilirsiniz Kmart için yeni bir zımba.
- Ele não trazia documentos?
Üstünden kimlik çıkmadı mı? Kot pantolon, tişört, Kmart'tan alınma çoraplar.
Nem posso acreditar.
Kmart.
- O teu fato rasca?
Şu Kmart takımın nerede?