Translate.vc / Português → Turco / Libere
Libere tradutor Turco
67 parallel translation
portanto, imploramos humildemente... que libere os que logo vão morrer.
Bu yüzden, sana yalvarıyoruz yakında öleceklerin kurtuluşu için.
Dora, se há algum tipo de promessa que ele fez a você, libere-o! Ele está preso, à própria vontade dele.
Dora, sana bir söz verdiyse bundan azat et.
Libere o elevador.
Lütfen asansörü bırakın.
Libere o elevador.
Asansörü bırakın.
Libere o elevador, por favor.
Asansörü bırakın lütfen.
Possivelmente compreenda e nos libere destes visitantes.
Belki ( Okyanus ) bizi anlar ve o can sıkıcı hayaletlerden kurtarır.
Libere sua mente.
Zihnini temizle.
Libere o marica.
"Oğlan" ı bırakın.
Gueladjo, que Nianankoro libere o guerreiro que enfeitiçou.
Gueladjo, ona savaşçıya yaptığı büyüyü bozmasını söyle.
Me libere.
Lütfen beni kurtarın.
Por favor me libere.
Lütfen beni kurtarın.
Rezo para Santa Brigid para que me libere de meus votos.
Beni evlilik yemininden kurtarması için Aziz Brigid'e dua ediyorum.
Libere-nos imediatamente ou abriremos fogo!
Hemen bizi serbest bırak yoksa ateş açacağız.
Libere cada m ³ de gás natural nos tubos do oleoduto para aquela estação.
Doğalgazın her metrekübünü o istasyona yönlendir.
Libere o campo de força.
Güç alanını kaldırın.
Computador, libere o lacre de segurança dos aposentos do Tenente Tuvok.
Bilgisayar, Tuvok'un kamarasının etrafında ki, güvenlik alanını kaldır.
Libere a cápsula.
Kapsülü serbest bırak.
Libere ela imediatamente.
Hemen serbest bırakın.
Libere os prisioneiros.
Rehineleri bırak.
Libere Miss Goodheart e iremos daqui.
Bayan Goodheart'ı serbest bırak ve biz yolumuza gidelim.
Libere aos poucos.
Manifolda bırak.
B'Elanna, libere 3 milhões de isodynes das naceles.
B'Elanna, motor beşiklerinden üç milyon izodin plazma sal.
Os libere, Doutor.
Onları temizleyin, Doktor.
Então me libere.
O zaman temize çıkar.
Libere o caminho!
Olduğunuz yerde kalın!
libere Moya.
Sadece, izin ver Moya gitsin
E crie que porque um jurado em meu julgamento fez comentários anti-gay, poderiam me deixar libere?
Sence benim jürimde bir gay karşıtının olması dikkati çeker mi, serbest kalabilir miyim?
Andromeda, mantenha seus olhos na atacante e libere robôs sensores.
Andromeda yabancı gemiye dikkat et. Sensör robotlarını harekete geçir, standart durumu uygula.
Agora, libere minha nave.
Gemimi bırakın.
- O que há libere com monitor?
- Monitörü olan oda var mı?
Libere a pista de lançamento.
Bir fırlatma rampası aç.
Stark, libere o controle do Talyn imediatamente! O velho e bom Stark.
Stark, derhal Talyn'in kontrolünü bırak!
Libere meus tripulantes e poderemos falar a respeito.
Adamlarımı bırakın ve bu konu hakkında konuşalım.
– Libere o cabo!
Halatı sal!
te libere da tirania de um mesmo nível.
Kendini göz seviyesinin zorbalığından kurtar.
Harper, libere a carga, o botão aí atrás
Harper kargoyu at. Düğme arkanda.
Libere cupidinem.
Libere cupidinem.
- Frank, o que há libere?
- Hastanede miyim?
Libere fluido para a sua glândula "hydrex"!
Sadece hidreks bezine sıvı bas.
libere a função de indexação.
indeks fonksiyonunu açman gerekiyor.
- Preciso que libere a função de indexação.
İndeks fonksiyonunu açman gerekiyor.
Libere a pressão do tubo de perfuração!
sondaj boru üzerine almak ve kanamaya izin verme!
Mas ninguém vai fazer nada sem que libere a herança.
Ama kimse miras gerçek sahibine devredilene kadar bir şey yapmaz.
- Se eu fosse... - Libere o corpo.
- Yerinizde olsam- -
O dia há-de chegar em que o Fuhrer libere qualquer Alemão das boémias da Forest.
Bir gün gelecek, Führer, Bohemya'dan Karpatlar'a her yeri Almanların ayakları altına serecek.
Libere Chase da UTI neonatal que eu calo a boca.
- Çok komik. Chase'i YDYBÜ'den çıkar, randevun hakkında konuşmayayım.
É muito provável que o governo libere o uso da canábis se for para aliviar a dor, se for por prazer, então será um problema, e isso expõe uma parte de nossa cultura que é um pouco estranha.
Eğer acıyı azaltmak içinse, hükümet esrar kullanımını affetmeye daha yakın gibi görünüyor. Eğer zevk için kullanılacaksa, bu bir sorun. Bence kültürümüzle ilgili bir şeye işaret ediyor.
Mal a polícia libere o corpo, eu vou buscá-la.
Polis izin verdikten sonra onun cesedini alıp buraya getireceğim.
Não se libere tanto no início ou fecharão a minha escola.
bu tatili anlattirmayacagim yoksa okul kapanabilir.
Era um "libéré", um homem livre que já tinha cumprido a sua pena, mas ao qual não era permitido sair da colónia.
O "libéré", yani özür bir adamdı. Cezasını tamamlamış ama koloniyi terk etmesine izin verilmeyen biriydi.
Libere a sua mente.
Aklını serbest bırak.