Translate.vc / Português → Turco / Lis
Lis tradutor Turco
305 parallel translation
Comparada com a nossa bandeira branca com a flor-de-lis dourada?
Bizim altın zambaklı beyaz bayrağımız yanında o nedir ki?
O pão de milho do Chen Lee, frito numa grande concha de gordura de guaxinim.
Chen Lis'in ayı yağında kızartılmış mısır ekmeği.
Obrigada, Lise.
Sağol Lis.
Claro que sim, Lis.
Tabii ki, Lis.
- É melhor eu segurá-los, Lis.
- En iyisi ben tutayım, Lis.
Obrigado, Lis, és a maior.
Teşekkürler, Lis. Sen en iyisin.
Mas também vamos aprender sobre nutrição, auto estima e etiqueta... e todas as artes da vida. - Que raio estas a fazer, Lis?
Ama ayrıca beslenme, kendine güven, görgü kuralları, ve canlı sanat hakkında da bir şeyler öğreneceğiz.
Estou a ver o Ajudante Bob.
Ne yapıyorsun, Lis? Figüran Bob'u izliyorum.
- Vá lá, Lis.
Oh, hadi Lis.
Ei, Lis.
Hey, Lis.
Grandes petiscos, Lis?
Mmm! Harika öğle yemeği, değil mi, Lis?
Anda lá, Lis!
Hadi, Lis!
Podes bater com os dedos com o barulho que quiseres, Lis.
İstediğin kadar gürültü çıkar, Lis.
- Boa. Lis.
- Aferin, Lis.
Hey, Lisa, Tentar ver o homem dos amendoins.
Hey, Lis, fıstık satan çocuğa dikkat et.
Lis, começa a chorar. Mãezinha!
tamam musluklarını kapat bebe anne!
Lis, tu disseste-me para eu defender aquilo em que acredito.
Lis, sen bana inandığım şey için savaşmayı öğrettin.
- Lis, muda de canal.
Lisa, kanalı değiştir.
- Lis, passa-se alguma coisa?
Hey, Lisa, sorun ne?
Acho que já aprenderam a lição, Lis.
Bence derslerini almışlardır Lisa.
Lis, nestes tempos malucos quem sabe o que é certo ou errado?
- bu gibi çılgın durumlarda neyin doğru neyin yanlış olduğunu kim bilebilirki?
- Qual é o próximo Lis?
- sıradaki?
- Não é obvio. Nós degradámo-nos, e atrasámos o movimento dos direitos das crianças por décadas. És óptima nas festas Lis, mesmo fixe.
- bu apaçık belli çocukların yıllarca yapmayacağı şeyleri yapıyoruz ama parti gerçekten harika hey, sen!
Mas não posso quebrar os termos da rendição... e sujar a flor-de-lis da França.
Ne var ki, anlaşmayı bozarak Fransa'nın itibarına gölge düşüremem.
Eu não estou nada preocupado, Lis.
Ben dert etmiyorum, Lise.
- Nós vamos todos morrer, Lis.
- Hepimiz öleceğiz, Lise.
Olá Lis, queres fazer-me perguntas sobre as vogais?
Merhaba, Lis. Sesli harflerden bana sınav yapmak ister misin?
Lis, porque é que o fizeste?
Lis, niye yaptın bunu?
Estás a ir bem, Lis!
Kulaklarımın pası silindi, Lis.
Por favor, Lis, eles preferem ser chamados "mortos-vivos".
Lütfen, Lisa, onlar kendilerine "yaşayan ölüler" denmesini tercih ediyor.
Olha Lis...
Hey, Lis, bang, bang!
A marca da flor-de-lis... a marca dada a todos aqueles que iam ser executados por assassinato.
Damga fleur-de-lis'ydi... sadece cinayetle suçlananlara vurulan damga.
Lis, olha o que eu sei fazer.
Hey, Lise, bak ne yapabiliyorum.
- Ei, Lis. Desafio você a beber a água.
Hey, Lise, bu suyu içmeye cesaret edebilir misin?
Veja só, Lis.
Şunu izle.
Oh, Lise, ela já me apanhou com o seu belo canto de sereia.
Lis, şimdiden o güzel tehlikeli sesiyle aklımı başımdan aldı.
Desiste, Lise.
Bırak artık, Lis.
Lisa, há um depósito de caramelos nas costas.
Lis, annemin arkasında büyük bir tane karamelli buldum.
Não suporto ver-te tão infeliz, Lise...
Seni bu kadar üzgün görmeye dayanamıyorum Lis.
Lise, fiz uma investigação sobre a Alison... e eu sei que é contra todas as tuas fibras morais...
Lis, Allison'ı biraz araştırdım. Ve ahlaki değerlerine karşı olduğunu biliyorum...
Mostra-lhes como é, Lise.
Başardın Lis.
Lis.
Lis.
Lis, anda cá.
Lis, buraya gel.
Lisa, gamei cinco fatos de banho. Todos do Martin.
Bak Lis, beş mayo kaptım, hepsi de Martin'in.
- Adeus, Lis.
- Hoşça kal Lis.
Continua.
Devam et, Lis.
Olha para estas coisas todas, Lis. Fixe.
Tüm bu harika şeylere bak, Lis.
Vamos, Lis.
Hadi Lis.
E, claro, do que eu vou sentir mais falta são aqueles especiais mergulhos na água no Monte Splashmore. Tão divertido. Tantas lembranças.
Splasmore su kaydırakları tanrı onları korusun çok eğlenceli. çok fazla güzel anı afedersiniz harika bir haftaydı, değil mi Lis?
Desculpa, Lise.
Üzgünüm Lis, artık elimi kontrol edemiyorum.
Assim é que é, Lise.
Aferin Lis.