Translate.vc / Português → Turco / Lulú
Lulú tradutor Turco
420 parallel translation
Sim, tenho um lulu.
Evet, nefis bir tuvaletim var.
Onde está essa Lulu Ballard?
Listesinde adım yazan şu Lulu Ballard nerede?
Obrigada, Lulu.
Teşekkür ederim Lulu.
Nada de mais jornais, Lulu.
Hatırlarsan, gazeteyi yasaklamıştım Lulu.
Já teve Lulu.
Lulu vardı.
- Lulu, Fifi... e Rosita Chiquita sei-lá-eu-do-quê?
Ve Lulu ve Fifi ve Rosita Chiquita ne... - Adı her neyse.
Chamada Lulu Bains.
Lulu Bains adında bir kız.
Lulu Bains, a minha prometida, a minha futura noiva, meia nua, entrelaçada nos braços do seu amante, um batoteiro de Chicago.
Lulu Bains, nişanlım, eşim olacak kişi, yarı çıplak, Chicago'lu hilekâr aşığı ile sarmaş dolaş.
- Lulu, eles estão a chegar.
- Ama, Lulu, gelmek üzereler.
Fostes salva por ele, querida?
Lulu, seni kurtardı mı, tatlım?
Só conseguia pensar nisso, eu, a Menina Lulu, a tonta crédula.
Tek düşünebildiğim buydu. Ben, küçük hanım Lulu, çocuk oyuncağı.
Ela chama-se Lulu Bains.
Adı Lulu Bains.
Sim, dava sempre o chocolate dela ao Lulu gordo... O Lulu gordo, só tinha olhos para o Lulu gordo...
O, çikolatasını hep şişman Lulu'ya verirdi.
Odeio o Lulu gordo!
- Şişman Lulu'dan nefret ediyorum.
- No Lulu gordo... - Ainda no Lulu.
- Şişman Lulu'yu.
Panorama vai regressar, apresentado como é habitual por Tony Jacklin, e Lulu irá enfrentar o Old Man of Hoy.
Panorama geri dönüyor. Sunucu yine Tony Jacklin, Lulu ise Hoy Kayası'nı zorlayacak.
- Ela chama-se Lulu Kane.
- İsmi Lulu Kane.
Chamo-me Lulu.
İsmim Lulu.
A senhora não se chama Lulu.
İsminiz Lulu değil.
Lulu!
Lulu!
Para a Lulu.
Lulu için.
Credo, Lulu!
Ah, Lulu!
Michele, Lulu, olhem mais para cá.
Michele, Lulu, daha çok bu tarafa bakın.
Lulu, ela gosta de ti.
Lulu, o seni seviyor.
Dá-a à Lulu.
Lulu'ya ver.
- Fala a Lulu...
- Bu Lulu- -
Cada um de nós tem um objectivo na terra um papel a desempenhar e no caso da Michele e da Lulu o papel que escolheram era o papel de modelo.
Hepimizin bu dünyada bir amacı ve oynadığı bir rol var Michele ve Lulu'nun kendilerine seçtikleri rol ise modellikti.
A Michele e a Lulu tinham protecção policial.
Michele ve Lulu'nun polis korumaları vardı.
Deixa que apresente, Lulu e Robert...
Tanıştırayım... Lulu ve Robert...
Então Lulu, volta para o andar de cima
Hey Lulu, neyin var? Doğru yukarı kata!
Esta é a Lulu, dona do estabelecimento.
Bu Lulu, bu lokalin sahibi.
lulu, prove um, e queimará sua receita.
Lulu, bir tane tat, beğeneceksin.
A Tia lulu anda recebendo ligações.
Lulu yengene çirkin telefonlar geliyor.
Você não fez nada de errado, Lulu.
En önemli şey, tekrar beraber olmamız.
Caro Lulu.
Sevgili Lulu.
Não se preocupe, Lulu.
Üzülme, Lulu.
Lulu. Parece-me que toda essa loucura este atoleiro moral em que se arrastou, em um instante, como que por magia, ele pode se tornar algo grande.
Bana öyle görünüyor ki, burası tımarhane, bu ahlaki pislik yavaş yavaş ilerliyor, ve bir an da, sanki sihirle, büyük bir şeye dönüştürülebilir.
Sou a Lulu.
Ben Lulu.
Lulu?
Lulu?
Tchau, Lulu.
Hoşça kal, Lulu.
- Não me chames Lulu.
- Bana Lulu deme.
Lulu, olha...
Lulu, bak...
E amanhã, então, não há mais Lulu.
Ve yarın artık Lulu olmayacak.
Eu quero a Lulu.
Lulu'yu istiyorum.
É este o teu nome esta semana?
Bu hafta ismin Lulu mu?
Lulu?
Lulu.
- Vai-te foder também tu, Lulu.
- Sen de siktir, Lulu.
- Lulu!
- Lulu!
Chama-se Lulu, ou Audrey.
İsmi Lulu veya Audrey.
No Ano passado, num bar chamado Lulu.
Geçen yıl. Lulu adında bir barda.
Nos conhecemo-nos por acaso.
Lulu'da karşılaştık.