Translate.vc / Português → Turco / Mami
Mami tradutor Turco
172 parallel translation
Mas se quebrar o meu acordo com o Will e fugir contigo, partirás?
Will ile olan anlaºmami bozarsam ve seninle gelirsem... o zaman gider misin?
Oh meu Deus, Sissi!
Mami!
Não te sentes bem? - Mamã.
Mami!
- Sim, estou curada.
İyi değil misin? - Mami. - Ne oldu?
Olá, mami, cuando vamos cortar o bolo?
Anne, pastayı ne zaman keseceğiz?
- Mami, Mami!
- Anne.
Mami, onde estás?
Anne neredesin?
Mami, não posso ver.
Anne göremiyorum.
Mami, ajuda-me.
Anne yardım et.
Não saberia que decisão tomar, mami.
Hangi pozisyonu seçeceğimi bilemedim, anne.
Mami, mami, mami!
Anneciğim!
Mami, mami, mami. Mas para mim serás sempre o meu pequeno chavalito.
Ama daima benim küçük Chavalito'm olarak kalacaksın, hım?
Oh, mami.
Mmm, anne.
Quando mami volva a casa vamos a dar-lhe uma grande surpresa.
Anne eve döndüğünde ona büyük bir sürpriz hazırlayalım.
Mami... estás enferma?
Anne, hasta mısın?
- Mami se morreu.
Annem öldü.
Mami te ama.
Anneniz sizi çok seviyor.
- Oh, o sento! - Mami o faz melhor.
- Annem daha iyi yapıyor.
Oh, mami faz todo melhor.
- Annen her şeyi daha iyi yapıyor.
Mami é uma melhor pessoa.
Annen daha iyi bir insan.
Coisas que sentes por mami.
Annen hakkında hissettiğin şeyler.
Sabes, mami não pode aguardar a voltar para peinarlo?
Annen geri dönüp taramak için sabırsızlanıyordur.
Mami te disse isso?
Bunu annen mi söyledi?
Bem, se mami chora quando te vê, é porque és formosa.
Annen seni gördüğünde ağlarsa, çok güzel olduğun içindir.
Mami!
Anne!
Mami! Aah!
Anne!
Mami!
Anne.
Dile olá a mami.
Annene merhaba de.
Se que isto é duro, Jess, mas mami está enferma, e estou só, e exigimos apoyarnos.
Her şeyin zor olduğunu biliyorum, Jess, ama annen hasta. Ben yapayalnız kaldım ve birbirimize destek olmalıyız.
Mami.
Anne.
Casey, é mami.
Casey, ben annen.
O que seja que for, não exigem molestar a mami por isso.
Konu her neyse, annenizin canını sıkmayın.
É até que mami se senta melhor.
Sadece annen kendini daha iyi hissedene kadar.
Mami já se sente melhor.
Annem zaten kendini iyi hissediyor.
Pensei que mami ia a recogerme depois das classes.
Dersten sonra annemin alacağını sanıyordum. O alacak.
E o sento por não fazer as coisas melhor quando mami não estava.
Annen yokken daha iyi olamadığım için özür dilerim.
Tu e mami se divorciarán.
- Annemle boşanıyor musunuz?
Como o viagem de mami?
Annemin yolculuğu gibi mi?
Como mami?
Anneme gittiğimiz gibi mi?
Onde diacho estamos nós?
Hey mami, ne acayip bir yerdeyiz?
Carol Ann, temos de contar-lhe algo sobre a Vida, filha.
Carol Ann, Vida hakkında bilmen gereken bir şey var, mami.
Filha, tens a pose, rica.
Bebeğim, nefis görünüyorsun, mami.
- Mamã!
- Mami!
Mamã! Mamã!
Mami!
Mamã!
Mami!
- Mami, podes decirle a ela?
- Anne, ona söyler misin?
- Olá, mami.
- Merhaba, anne.
Mami?
Anne?
- Mami, estás enferma?
Anne, hasta mısın?
- Mami!
- Anne.
Mana, poupa-te.
Mami, boşver.