Translate.vc / Português → Turco / Mara
Mara tradutor Turco
671 parallel translation
Para ser feliz, Mara preciso de muitas coisas.
- Sen mutlu değil misin Nicola? Mutlu olmak için, Mara çok şeye ihtiyacım var. - Ne gibi?
- Ajudas-me a empurrar o carro? - Claro, Mara.
- Arabayı itmeme yardım eder misin?
Desejo-te tudo de bom, Mara.
Senin için her şeyin en güzelini diliyorum Mara.
Agora, o Nicola é demasiado pobre para casar com a Mara.
Nicola yüreği sızlayarak Mara'ya en iyi dileklerini diledi çünkü bu işlerin nasıl yürüdüğünü biliyordu.
Cada um tem de ficar no seu lugar.
Nicola artık Mara'yla evlenebilmek için çok fakirdi. Yerini bilmeliydi.
Deixa-me entrar.
Ben Mara, içeri al beni!
Coragem, Mara.
Gönlünü ferah tut Mara!
E aqui vem a exotica estrela, Olga Mara!
Ve işte gelen egzotik yıldız, Olga Mara!
Sim, tenho O'Mara.
Evet, var, O'Mara'dan
- Sou o Clay O'Mara.
Ne var? - Ben, Clay O'Mara.
Tio Fred, não me disse que fez o Clay O'Mara seu ajudante. Não achei que fosse importante.
Fred amca, bana Clay'i yardımcın yaptığını söylememiştin.
- O'Mara.
Adın neydi senin.
E não queremos que ninguém atrapalhe.
O'Mara ve ben küçük bir yolculuk yapacağız, ama çok geçmeden birimiz geri dönecek.
Ele não descobrirá.
O'Mara gözü kara bir genç.
O'Mara não tem medo de enfrentar as coisas.
Yapman gereken tek şey ona daha tehlikeli görevler vermek.
O júri poderá pendurar-me, mas eu o pendurarei primeiro.
Seni ben yakalamadım, O'Mara yakaladı.
- Não sei o seu nome.
- O'Mara. Evet.
- É O'Mara.
Senden bahsedildiğini duymuştum.
- Tive que voltar com Clay O'Mara.
Eve kadar Clay O'Mara bıraktı.
- Pensei que gostasse do jovem O'Mara.
- Ondan hoşlanmıyormusun?
- Diga olá ao Clay O'Mara.
Clay O'Mara'ya merhaba deyin. - Burada ne arıyorsunuz?
Doutor Hiatt disse que o Clay O'Mara vai viver.
Doktor Hiatt, Clay O'Mara yaşayacak diyor.
Antes de deixar a cidade, tire o O'Mara da casa do Xerife.
Kasabadan ayrılmadan önce Sheriff'in evine git ve O'Mara'yı vur.
E O'Mara ainda está em sua casa?
O'Mara hala evde mi?
Ainda têm um ajudante de xerife chamado O'Mara por aqui?
Sheriff yardımcısı O'Mara hala hayatta mı?
Eh, O'Mara!
Hey, O'Mara!
Nada, mas Clay O'Mara sim.
Hiçbirşey, Clay O'Mara onu arıyor.
Tudo que sei é que O'Mara descobriu que foi o Jed quem matou a família.
O'Mara babası ile kardeşini Jed'in öldürdüğünü öğrenmiş.
Seu Tio disse ao Clay O'Mara que Jed matou a sua família.
Amcan O'Mara'ya babasını Jed'in öldürdüğünü söylemiş.
Só quero vê-lo a si e ao O'Mara em ação!
Sadece O'Mara'nın seni nasıl öldüreceğini görmeye geldim.
Vamos atrás do O'Mara, pensei que gostasse de vir.
O'Mara'nın izini sürüyoruz, bize katılırmısınız?
- Esta é a Sra O'Mara.
Ne demek bu.
Mas é claro!
- Bayan O'Mara ile tanış.
Flor de uma graça que não termina. Filha de uma beleza que não acaba. És um jardim, Mara!
Bir tanem, yaşam kaynağım benim.
Mara! Mara!
- Mara!
- Mara, és um jardim. - Entra.
- Mara, sen bir bahçesin Mara.
Tocar-te, beijar-te. Espera, Mara.
Seni görmek, sana dokunmak istedim.
Boa tarde, Mara.
- Merhaba Nicola.
Bandiera, é a Mara.
Bandiera!
Angelina, é a Mara.
Angelina, Mara geldi.
A Mara está aí?
Mara burada mı?
Não me importo, Mara.
- Umurumda değil Mara.
Eu sou Clay O'Mara.
Ben de, Clay O'Mara.
Eu e O'Mara vamos dar um belo passeio.
- O'Mara.
Ei, homens!
O'Mara geri döndü, Whitey Kincade'i yakalamış.
Pode sair daqui à noite.
Kimi vuracağım, Clay O'Mara'yı mı?
Em quem vou atirar, no Clay O'Mara?
Olabilir, ama istersen ona bir şans daha ver.
Eu não o prendi, foi O'Mara que o fez.
Duruşmada bir terslik olursa O'Mara'ya da iftira atarım.
Se qualquer coisa der errado no julgamento eu poderia fazer O'Mara... ir direito atrás de si.
Başınız belada.
Nenhuma palavra do O'Mara?
O'Mara'dan haber yok mu?
Parece que O'Mara está no bar.
O'Mara barda olmalı.