Marry tradutor Turco

A falar no seu linguarejar Disse. : "Feliz Bingo-Bingo"

Anadilinde söylendi "Marry Bingo-Bingo" dedi

Consegues desenrascar-te, Mary. Os rapazes tratarão do gado.

Sen işleri idare edersin, Marry Çocuklar da sana yardım eder.

Pensaste que eu era a tua namorada. Estavas sempre a chamar-me Mary.

Kızın olduğunu zannettin ve bana Marry deyip durdun.

Eu e a Mary não somos nada parecidas.

Marry ve benim hiç ortak yanımız yok.

Ben é tal e qual como os outros. Ele nunca a conheceu.

Ben sadece oradaydı Marry ile hiç tanışmadı bile.

Mas a verdade é que, uma vez matei um homem com a velha Mary Ann aqui.

Ama gerçek şu ki, bir keresinde buradaki Marry Anne ile bir adamı öldürdüm.

Uma tal de Mary telefone-te

Marry adlı kız ödemeli telefondan aradı.

A Mary disse-me que era boa pessoa.

Marry bana hoş biri olduğunu söyledi.

quero dizer... talvez tenha a visto com a noiva alguma vez... Nunca poderia esquecê-la.

Yani, gelinle Marry Mountain'da okumuş olsaydın gözümden kaçmazdın.

Pensava que ela era engraçada quando ela estava no "Marry - Show" mas quando arranjou a sua própria série casaram-na logo muito cedo.

Şey, Mary'nin şovundayken komik olduğunu düşünürdüm ama kendi başına kaldığında bir anda ortadan kayboldu.

Pode dar-me um Bloody Mary bem servido?

Bir büyük Bloody-Marry alabilirmiyim? Şuraya oturuyorum.

Me casarei com o zelador do zoológico.

Marry bir hayvan bakıcısı.

Olá Mary.

Merhaba, Marry.

Mary, Raínha dos Escoceses.

İskoç Kraliçesi Marry.

Dê-me outra "Veggie Mary," certo?

Bana, bir "Bloody Marry" daha getirir misin, canım?

Marry, aparentemente é símples e inofensível.

Dıştan bakıldığında çok basit, zararsız ve temiz görünüyordu.

Pobre, doce e pequena Mary!

Zavallı, tatlı, küçük Marry.

Irmã Maria?

Hemşire Maria? Marry Poppins?

Não há nada de Mary Poppins nisso.

Orada Marry Poppins'le hiçbir ilgisi yok.

- Tens algo contra a Mary Poppins?

Marry Poppins'e karşı bir garezin mi var? Ona karşı hiç bir...

- Doug! - Olá, Sidney. Tudo bem?

Çok iyiydin Marry.

Desculpe.

Özür dilerim.Marry.

Que aconteceu, Marie?

Oh Marry, ne oldu? !

Marie, eu... credo. Sinto-me tão culpada.

Oh Marry ben, tanrım, kendimi berbat hissediyorum.

Lamento imenso, Marie.

Dinle Marry çok üzgünüm.

QUARTO ROUPAS DE VERÃO DA MARY

Marry'nin yazlık giysileri.

Mary Feur.

- Marry Fuer.

De acordo com a Mary Jo, ela tem uma historial de violência.

Marry Jo'ya göre daha önce de şiddet gösterdi.

Tinha escrito How to Marry a Millionaire... um enorme sucesso para a Fox e para Marilyn. - Sabe com quem eu casaria? - Com quem?

Birinde Marilyn ile Weinstein, diğerinde Cukor ile yapım ortağı ve sanat yönetmeni Gene Allen bulunuyordu.

Ele disse-lhe : " Marilyn, sempre que achar que a frase não tem qualidade, risque uma vez.

Fox ve Marilyn'e başarı kazandıran How to Marry a Millionaire'i o yazmıştı.

- Mary, chama hematologia.

- Marry, hematoloji / onkolojiyi ara

- À Marry Meme's.

- Marry Meme's'e.

Aquela garota era a Jessica Marie Hudson. Não sei nada sobre ela.

Oraya çağırılan kişi Marry Hudson ve benim onun hakkında söyleyecek birşeyim yok.

Tens a certeza de que o Jaq está aqui?

Jaq-Jaq'ın burada olduğundan emin misin Marry

Casavas, fodias, ou matavas?

Marry'nin katili?

Mas não era do campeonato da Mary.

Ama Marry'nin liginde bile değildi.

Primeiro, sabes, esta coisa de Donny e Marie? - Certo.

Her şeyden önce, Donny ve Marry olayını biliyorsun?

- Sam, é a Mary.

- Sam, ben Marry.

Boa noite, Mary.

İyi akşamlar Marry.

Temos a Mary e a Trish, pensei que se nós...

Marry var, Trish var.Sanırım biz..

Mary, podes dizer à minha equipa forense onde ficar?

Marry, adli tıp ekibim nerede bana söyler misin?

- A Mary e o Luis?

- Marry ve Luis mi?

O Danny pareceu mesmo um pouco agressivo quando nos pediu para tratar dos assuntos da Mary.

Danny, Marry'nin yerine bakmamızı söylediğinde biraz gergin gibi görünüyordu.

- Mary, por favor.

- Marry, lütfen.

O meu nome é Mary.

Marry Connell.

Na verdade, Rosemary ela não sabe o que é melhor para mim.

Hayır aslında Marry Benim için iyi olanı istemiyor

Martha, acho que a Mara e a Sally iriam preferir que a mãe delas estivesse viva, e não a três metros abaixo de terra.

Martha, inanıyorum ki, Marry ve Sally anneleri mezarında yatarken değil, hayatta olduğu sürece mutlu olacaklar.

A Marie tem razão, não é nada, provavelmente.

Marry haklı. Galiba aynı fikirde olamam.

- Os cavalos estavam assustados.

- Ne oldu Marry?

Olá, Mary?

- Merhaba Marry?

Will U. Marry Mee.

Will U Marry Mee.