English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Matara

Matara tradutor Turco

755 parallel translation
Teve medo que a Julia sucumbisse e lhe contasse que ele matara o Wynant.
Julia'nın kendini tutamayıp Wynant'ı onun öldürdüğünü sana söyleyeceğinden korktu.
Toda a gente acreditava que o Wynant estava na cidade... e que a matara.
Herkes Wynant'ın şehirde olduğuna, cinayetleri işlediğine... inanıyordu.
Ex-mecânico, e corredor de automóveis, matara a namorada numa discussão.
Eski bir motor tamircisi ve araba yarışçısı. Âşıklar kavgasında sevgilisini öldürmüş.
Ela matara o Grisby.
Grisby'yi o öldürmüştü.
O cantil é para o miúdo.
Matara çocuktaydı.
Onde tens o cantil, Sandy? Este está seco.
Senin matara nerede, Sandy?
E mais 46 pelo cantil.
Ve matara için 40 sent.
9 latas de carne... e... 3 cantis de água.
Dokuz kutu et... ve üç matara su.
9 latas de carne e 3 cantis de água...
Dokuz kutu et ve üç matara su...
Jovem fundidor de bronze, matara um alemão no decurso de uma briga.
Genç bir demirci çocuk... tartışma sırasında bir Alman'ı öldürmüştü.
Pau, munição, mochila, cantina, faca.
Bitki sapı, cephane, çıkın, matara, bıçak.
Deixe-os aqui, com comida e cantis, mas sem cavalos.
Onları biraz yiyecek ve bir çift matara verip gönderelim. Ama at yok.
O Tom leva-te aos homens, dá-te um cantil e atribui-te um sítio para dormires.
Tom sen adamları götür ona bir matara ver ve onunla ilgilenme görevini sana veriyorum.
Cantil Brax, o meu cantil.
Matara, Brax, mataram.
Eu quero é saber, como é que tu saíste à 6 horas atrás com metade de um cantil e voltas com um cantil quase cheio!
6 saat önce yarım matara suyla yola çıkıp 3 / 4'ü dolu olarak nasıl döndüğünü öğrenmek istiyorum.
Don Ciccio Matara!
Don Ciccio Matara, Natalino Urso'nun uşağı,
Ligado a Don Ciccio Matara!
Ama Don Ciccio Matara'ya borçlu...
Não me matará.
Beni öldüremez.
Não matará mais ninguém.
Artık hiç kimseyi öldüremez.
Matará toda a gente!
Herkesi öldürecek.
- Dei a minha palavra. Khan matará meu pai se não me casar com ele.
Eğer söz vermeseydim Hülagü Han babamı öldürecekti.
Se matou o George, também me matará para se vingar pelo o julgamento.
George'u öldürdüyse, mahkemede söylediklerim yüzünden beni de öldürür.
Se Parry me encontrar, matará-me.
Gidemem! Parry beni bulursa öldürür.
Por isso me buscará até me achar e me matará!
Bu yüzden beni bulup öldürecek!
Depressa irá descobrir que aquele cavalo matará qualquer um que o tente montar... - o melhor é deixá-lo ir.
Bu atın ona binmeye kalkan herkesi öldüreceğini çok geçmeden anlasan iyi olur yoksa öldürdüğü sen olacaksın
Tina matará o Julna.
Tina Julna'yı öldürecek. Burnunu kesecek.
Não matará mais ninguém.
Önemli olan, artık daha fazla cinayet işlememesi.
Kincade é um assassino. Ele matará o Clay, também.
Bulabileceğini sanmam, Kincade bir katil.
Ele diz que a matará se atacarmos!
Saldırırsak onu öldüreceğini söylüyor.
Isso o matará, com certeza.
Bu onu kesin öldürür.
NENHUM ANIMAL MATARÁ OUTRO ANIMAL
HİÇBİR HAYVAN BAŞKA BİR HAYVANI ÖLDÜRMEMELİ
NENHUM ANIMAL MATARÁ OUTRO ANIMAL SEM UMA CAUSA
HİÇ BİR HAYVAN BAŞKA BİR HAYVANI ÖLDÜREMEZ... SEBEPSİZ
Promete-me que não lhe matará?
Onu öldürmeyeceğine söz verirmisin?
Primeiro matará a este índio velho.
Önce bu ihtiyar kızılderiliyi öldüreceksin.
Matará todos os que saírem da casa.
Eğer çıkarlarsa hepsini öldürecek.
perdemos tanta dignidade aqui... e acho que um pouco mais não nos matará.
Buralarda çok fazla itibar kaybettik... Sanırım biraz daha fazlası bizi öldürmez.
Ele não me matará.
Ben öldürmez.
Ele matará qualquer homem que encontre aqui no meu quarto.
Odamda bulduğu bir adamı öldürdü.
Repete agora, profere a palavra, esta mão, que por teu amor matou o teu amor, matará, por teu amor, um amor bem mais leal.
Hadi bir daha söyle. Söyle de bak senin aşkın uğruna, senin aşkını öldüren şu elim, yine senin aşkın uğruna, asıl aşkını bir hamlede nasıl öldürürmüş. *
" Não matará.
" Öldürmeyeceksin.
Se não o pararem, matará centenas, ou mesmo milhares!
Durdurulmazsa yüzlerce, binlerce insan öldürebilir!
Ele não me matará.
O beni öldüremeyecek.
Ele o matará.
Seni öldürecektir.
Ele nunca matará o que deseja.
İstediği bir şeyi asla öldürmez.
Então nenhum homem o matará.
O halde hiç kimse onu öldürmeyecek.
Ela nos matará!
Bizi öldürecek!
- Escapará da prisão e matará.
- Yani hapisten kaçacak ve öldürecektir.
Matará sem motivo e de maneira selvagem.
Sebepsiz yere ve vahşice öldürecektir.
Acha que Dom Martín matará Rodrigo?
Sence Don Martin Rodrigo'yu öldürecek mi?
E se Allah quiser, um irmão matará o outro.
Allah böyle olmasını istedi. Ve şimdi Allah'ın da takdiriyle bir Hristiyan başka bir Hristiyan kardeşini öldürecek.
Sancho matará a Alfonso.
- Ama Sancho, Alfonso'yu öldürecek!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]