Npr tradutor Turco

Se calhar preferiam ouvir a velha emissão de War of the Worlds na NPR.

Belki de NPR'da o eski Dünyaların Savaşı yayınını dinlerler.

Prometeu à NPR 5 minutos.

- Ve N.P.R.'a 5 dakika ayırabilirim demiştiniz.

Quando era a correspondente em Londres da Radio Nacional Pública. Harry não era o teu noivo?

Londra'da NPR için muhabirlik yaparken Harry'yle nişanlı değil miydin?

Rick Karr, NPR News, Nova lorque.

Rick Karr, NPR Haber, New York.

Vocês ouviram aquela coisa na NPR hoje de manhã?

Bugün Ulusal Radyo'da söyledikleri şeyi duydunuz mu?

Ouvi na NPR sobre pessoas que limpam locais onde houve crimes violentos.

Ulusal radyoda vahşi cinayetlerin işlendiği yerleri temizleyen kişiler olduğunu duydum.

Quase que faz-me querer ouvir rádio pública.

Neredeyse NPR ( haber radyosu ) dinlemek isteyeceğim.

Eu disse que quero ouvir uma rádio pública.

NPR'ı dinlemek istediğimi söyledim.

Bom, se vai reduzir minha identidade a minha religião, então sou "Sikh". Mas também gosto de Hip Hop, e NPR.

Şöyle diyeyim, eğer kimliğimi dine indirgereyek soruyorsanız, ben bir sih'im *. ( hindu dini ile islam karışımı )

Estas são as NPR News de Washington, eu sou o Carl Kasell.

Ben Washington Ulusal Radyo Haberleri'nden, Carl Kasell.

E mês que vem W.F.C, vai estar no programa da Marcy Malone.

NPR'da gösterildiniz. Ve gelecek ay, DİK Marcy Maloney şovuna çıkacak.

... para o puzzle de domingo da NPR, com a hipótese de fazerem frente ao mestre dos enigmas, Will Shortz.

... NPR'nin pazar bulmacasını dinleyin. Diğer dinleyiciler ve bulmaca ustası Will Shortz ile zekanızı karşılaştırın.

O rádio deixa-me contribuir directamente com o NPR.

Radyo kanallarına direk olarak istek gönderebiliyorum.

Aqui é Terry Gross da NPR a dizer-te : Muito Obrigada.

Ben NPR'den Terry Gross, size teşekkür ediyorum.

Sei fazer galinha tandoori e contribuo para a National Public Rádio todos os anos e adoro os filmes do Rob Reiner.

Tandır tavuk yapmayı biliyorum, her sene NPR'ye bağışta bulunuyorum ve Rob Reiner'in filmlerini seviyorum.

E o rádio só apanha a NPR!

Ve radyo sadece NPR'ı çekiyor!

Chega de NPR, está a dar-me menopausa.

Ulusal radyo dinlemeyelim artık, beni menopoza sokuyor.

Não podias curtir com ele e ouvires depois a NPR?

Öyle saf saf takılıp NPR dinleyemediniz mi?

O Zack nem sabe soletrar "NPR".

Zack daha NPR'ı heceleyemiyor.

Só porque a NPR quer fazer um artigo sobre si, não significa que esteja acima das normas.

NPR sana zarar gelmesini istemiyor diye sakın kendini yönetmeliklerin üstünde olduğunu düşünme.

Fascinante, esteve a ouvir a NPR.

Çok enteresan, haberleri de dinliyormuşsun.

Não estou a ouvir a NPR.

NPR'ı dinlemiyorum.

"Sr. Duncan falou sobre a PBS e a NPR." " Ele reside em...

"Bay Duncan PBS ve NPR kanallarında çıktı." "New York..."

Ele foi entrevistado pela NPR e pela PBS. Ok.

NPRand PBS tarafından röportajı yapılmış.

A NPR diz que ela morreu.

Jim, Yerel Radyo öldüğünü söylüyor.

Baseiam-se todas na mesma notícia da NPR.

Hepsi aynı Yerel Radyo raporuna bakıyor.

- A NPR errou. Ela está viva.

- Yerel Radyo yanılmış.

Escolheu não trabalhar para a rádio pública.

NPR ile çalışmamayı seçtin.

Eu adoro NPR E guitarra de Jazz

# Ulusal radyoyu ve caz gitarı severim #

A Rádio Pública Nacional?

NPR mi?

Então estou a ouvir a rádio há alguns dias, a Radio 2, NPR Radio ou algo parecido...

Geçen gün radyo dinliyordum. Radyo 2 miydi, NPR Radyo muydu, neyse- -

Mas ouviste falar daquele programa na NPR sobre os fundos de cobertura?

NPR'daki koruma fonları hakkındaki yazıyı duydun mu?

É o Maury Kind da NPR!

Sen NPR'dan Maury Kind'sin.

Espera só até ao meu pai ouvir isto na rádio às 3 da manhã na NPR.

Babam öğle 3'te NPR'den bunu duyana kadar bekle.

Disse-me um passarinho que ouve a NPR na carrinha de transporte.

Nakliye kamyonetinde NPR dinleyen küçük bir kuş söyledi.

É tão divertido ter finalmente uma amiga que gosta tanto quanto eu do programa da NPR :

Sonunda benim kadar NPR programı "Dur, dur, söyleme!" yi seven bir arkadaş bulmak çok eğlenceliymiş.

Estava a ouvir a NPR.

Radyo dinliyordum da...

Com preferência para um em que o rádio esteja bloqueado na NPR.

- Radyosu NPR'da takılı kalmış bir araç tercihimdir.

Da NASA, da PETA, até da National Public Radio.

NASA, PETA, hatta NPR * için bile.

É um apresentador da NPR, no máximo.

Sen en fazla radyo spikeri olursun.

Não estamos em casa, a ouvir tudo pela rádio.

Canım, evimizde oturmuş bunu NPR'dan dinlemiyoruz. İçindeyiz.

Vamos ligar a NPR e pôr bem alto.

Radyoyu açalım ve sesini yükseltelim.

Estão a ouvir a NPR.

NPR'ı dinliyorsunuz.

Soube de um estudo pela NPR que diz que, se não tiveres filhos, acabas mesmo por suspender a tua idade.

NPR'da dinledim, insanın çocuğu yoksa yaşlanması askıya alınırmış.

Nenhum júri vai ser seduzido por uma testemunha que numa altura do dia, viu oito dedos numa mão, e que estava fragilizada, no momento do ato.

Hiçbir jüri günün erken saatinde bir elinde sekiz parmak gören kişiyi ve kafası güzel olsun diye NPR alan bir tanığa inanmaz.

Hoje é sexta-feira 11 de Novembro e este é o NPR Morning Edition.

Bugün 11 Kasım Cuma ve bu NPR'ın Sabah Yayını.

Julie McCarthy, NPR.

NPR'dan Julie McCarthy.

É Julie McCarthy, NPR.

Bu Julie McCarthy, NPR'dan.

Acabaste de fazer um inimigo muito poderoso : a NPR.

Kendine çok güçlü bir düşman edindin, NPR. *

Bom, se te tivesse dado ouvidos e não tivesse feito um donativo à NPR, não teríamos recebido este rádio de emergência grátis, que depois oferecemos ao Jay e à Gloria.

Nedir bu? Seni dinleyip Devlet Radyosu'na bağış yapmasaydım bu bedava acil durum radyosuna sahip olamayıp bunu Jay'le Gloria'ya hediye edemeyecektik.

Talvez consigas apanhar a NPR, assim podemos aborrecer os alienígenas até morrerem. Não é suposto matá-los.

Onları öldürmek için değil zaten bu.