English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Odda

Odda tradutor Turco

115 parallel translation
O Odda tinha 20 ou mais homens preparados para jurar contra ti.
Odda'nın aleyhine yemin etmeye hazır 20, belki daha da çok adamı vardı.
E eu?
Peki ya ben? Odda!
Odda!
Odda! Leofric!
Muito duro, jovem Odda.
Çok acımasız Genç Odda.
Odda, exijo que observemos Mércia, Londres e Ânglia Oriental com cuidado.
Odda! Mercia, Londra ve Doğu Anglia'nın dikkatle izlenmesi gerek.
E, quando chegar a hora, Odda, meu amigo, deves guiar o Witan para tomar essa decisão.
Zamanı geldiğinde sevgili dostum Odda divanı bu seçimi yapması için yönlendirmelisin.
- Odda.
- Odda...
- Acredito que este homem e este monte de trapos que o segue são impostores.
- Bence bu adam da... - Odda. -... yanındaki üstü başı dökük kadın da sahtekâr.
Jovem Odda, chega da tua conversa!
- Genç Odda bu kadar konuştuğun yeter!
O teu conselho não será esquecido, Jovem Odda.
- Öğüdün kulak ardı edilmeyecek Genç Odda.
Jovem Odda, já pediste desculpa a Uhtred?
Genç Odda, Uhtred'e özürlerini ilettin mi?
Parece que Odda não valoriza os teus conselhos.
- Görünüşe göre Odda görüşlerine değer vermiyor.
Mildrith!
- Mildrith! - Odda!
Odda? Wulfhere?
- Odda, Wulfhere!
Odda, se algum de nós tiver sorte e derrotar rapidamente o inimigo, marcharemos para ajudar o outro.
Odda, şansımız yaver gider de düşmanımızı hızlı bir şekilde yenersek diğerlerinin yardımına koşalım.
Ela está com o senhor Odda, o Jovem.
- Genç Lord Odda'yla birlikte.
Vão buscar o senhor Odda o Ancião!
Gidip Lord Odda'yı getir. Efendim!
Essa teria sido a melhor escolha, sim... Mas assim Odda, o Jovem, não se teria borrado todo.
Bu daha iyi bir seçenek olurdu, doğru.
Odda é um bom homem, mas como guerreiro é tão astuto e ameaçador como um cordeirinho!
- Odda saygın bir adam ama savaşçı olarak tam bir hilekâr ve baş belası bir koyundan başka bir şey değil.
Senhor Ubba, permita-me que lhe apresente o senhor Odda de Wessex.
Lord Ubba. Wessex Lordu Odda'yı tanıştırayım.
Senhor Ubba, o general de maior confiança de Odda e Alfredo.
Lord Ubba... Odda, Alfred'in en güvendiği generalidir.
Senhor Odda, com todo o respeito, não nos disse nada.
Lord Odda bu konuda bize hiçbir şey söylemediniz.
Senhor Odda, estamos prontos, mas prontos para quê?
Lord Odda biz hazırız ancak ne yapacağız?
O senhor Odda foi ferido... gravemente.
Lord Odda yaralı hem de kötü şekilde.
Odda, o Jovem quer que ele seja esquartejado.
- Genç Odda parçalara ayrılmasını istiyor.
Senhor, é Odda.
- Lordum...
Odda, o Jovem?
Genç Odda.
O padre Beocca pensava que eu tinha morrido, no entanto, ainda há poucos dias, eu estava em Cynuit, com o senhor Odda.
Yanımda duran Peder Beocca öldüğüme inanmış. Hâl böyle ama daha birkaç gün önce Lord Odda'yla Cynuit'teydim.
Eu e o senhor Odda formulámos o plano da batalha.
Savaş planımızı Lord Odda'yla ikimiz oluşturduk.
Odda, não digas nada.
- Odda tek laf etmeyeceksin.
O que importa é que Odda, o Jovem, colheu os louros.
Önemli olan şey Genç Odda'nın başarıyı elde ettiğini söylemesi.
Caso o pai dele morra devido aos ferimentos, Odda passa a ser um dos homens mais ricos de Wessex e os homens irão querer louvar a sua coragem.
Babası yaralarından dolayı ölürse Odda Wessex'in en zengin adamlarından biri olacak ve insanlar cesaretini övmek isteyecek.
O sol brilha agora para Odda, o Jovem. E está a cegar.
Şu an güneş Genç Odda'nın üzerinden doğuyor ve ışıkları kör ediyor.
Ouvi dizer que agora serves Odda, o Jovem.
Artık Genç Odda'nın adamı olduğunu duydum.
Odda receia que o mates.
- Odda onu öldürebileceğinden korkuyor.
Mas porque haveria o Odda de ser recompensado, e nós não?
Odda ödüllendiriliyor da biz niye ödüllendirilmiyoruz?
Estiveste a espiar-me, Odda, o Jovem?
Beni mi izliyordun Odda veledi?
Talvez a queiras para ti, Odda.
Acaba kızı kendine mi istiyordun Odda?
Que paguei por ela ao padrinho, Odda. Vou-me certificar que ela as recebe.
Vaftiz babası Odda'ya ödediğim ve kızın alacağından emin olacağım miktar.
Obrigado, Odda.
Teşekkürler Odda.
Ele vai gritar com ela, Odda, tenho a certeza.
Eminim kıza bağırıp çağıracaktır Odda.
O Odda deve-lhe mais quinze moedas.
Odda'nın sana 15 gümüş daha borcu var.
Odda, traz os teus guardas e vem comigo.
Odda muhafızlarınla birlikte yanımda geleceksin.
Mas com Odda, o Ancião, ferido em batalha, o filho dele colheu os louros da minha matança.
Ancak ihtiyar Odda'yla savaşta yaralanınca, oğlu öldürmemdeki itibarımı sahiplendi. Gerçek göz ardı edildi ve...
O Odda não vai sentir a tua falta?
- Odda seni özlemez mi?
Deixe a mente ativa do Odda descansar.
Bırakalım da Odda'nın meşgul zihni dinlensin.
Odda, irás investigar os méritos e deméritos deste assunto em meu nome.
Odda, benim adıma meselenin doğru ve yanlışlarını araştıracaksın.
- Odda? - Mildrith.
- Mildrith, Tanrı'ya şükürler olsun!
- Odda?
- Odda mı?
O que diz Odda sobre isso?
- Odda ne söylüyor peki?
Conselheiro Odda, se me permites.
Sancak Beyi Odda!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]