English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Pato

Pato tradutor Turco

1,735 parallel translation
Então, se tivesse esperado pelo Pato à Pequim já te terias ido embora?
Pekin Ördeğini beklesem gitmiş mi olacaktın?
Ele estava no jogo, pensei que fosse mais um "pato".
O da oyundaydı. Onu yolunacak kaz zannettim.
Mergulhe-as no molho do pato.
Ve onları ördek sosuna batırdım.
Desde quando comes pato?
Ne zamandan beri ördek yiyorsun?
- Comida para pato, do meu marido.
Ahh, ördek yemi, evet, kocamın.
O guarda disse que foi a tua comida para pato que o atraiu.
Korucu yada her neyse, ördek yemleri yüzünden dedi.
Algo com um pato à frente.
- Önünde ördek resmi olanlardan.
Isto e muito melhor do que uma caixa de vinho com um pato à frente.
Bu kapının önündeki ördek ve bir kasa şaraptan çok daha iyi.
Pato, pato, pato, pato, pato, pato, pato,...
Ördek, ördek, ördek, ördek, ördek, ördek, ördek,...
Não seja atrevido comigo, seu pato danado!
Bırak beni, seni kötü kaz!
- Pato?
- Duck mı?
Pato.
Duck.
E a "Pato Bonito" diz que evitar conclusões com os vossos pais pode causar queda de penugem precoce.
"Güzel Ördek" diyor ki, ebeveynlerle tartışmadan kaçmak zamanından önce tüylerin dökülebilirmiş. Bak
Eu trouxe pato.
Ördek getirdim.
Eu adoro pato.
Ördeğe bayılırım.
Bem, muita gente gosta de pato.
Pek çok insan ördek sever.
Um pelicano chamado Goose ( Ganso ). Eu chamo-me Duck ( Pato ).
Şey, benim adımda Ördek.
Pato!
Ördek!
Pato, como está sua estação de trabalho?
Hey, Duck, sandalyen hala dolu mu?
Pato, venha aqui!
Ördek, şimdi buraya gel!
- Pato, está bem?
Basınç uyarı... Ördek, iyi misin?
- Pato, está bem?
EDS parmağınızı olsun. O boruyu kesmek için hazır olun.
Aguente, Pato.
Duck Dayan.
Vai dar uma curva com a auto-estima, Pato Donald!
Özgüvenin canı cehenneme Donald Duck!
Pato Donald!
Donald Duck!
Pato Donald, tudo se resume a isto :
Donald Duck, şuna cevap ver :
É essa a questão, Pato Donald.
İşte asıl nokta bu Donald Duck.
Não te posso prometer o futuro, Pato Donald.
Gelecek için sana söz veremem Donald Duck.
Ficaste todo apanhado, caíste que nem um pato. Devias ter visto.
Sence de bu, gördüğün en gerçekçi su tabancası değil mi?
É só um pato.
O sadece bir ördek.
Queres espremer o pato outra vez?
Ördeği bir daha sıkmak ister misin?
Parecia um pato a foder, mas ele falou em árabe.
Zevkten bağıran ördek gibiydi ama neticede konuşuyordu.
- Parece que estamos à espera do pato.
- Saint Bernard gibi.
Se anda como um pato e fala como um pato...
Her şey açıkça ortada.
- Não, tu ficas com o pato.
- I-ıh, sen ördeği getir.
- Tu ficas com o pato.
- Ördeği sen getir.
Veja como fala, a minha mãe é metade-pato.
Şef, ben de kuş beyinliyim ama...
Batman, és um pato morto.
Batman... Ölü bir ördeksin artık!
Escalopes em molho szechwan, arroz de pato. - Aqui tem.
Szechwan sarımsak soslu midye, iyice kızarmış pilav.
Tentamos tornar as pessoas em cisnes, mas nem sempre se pode transformar um pato feio.
İnsanları kuğu gibi yapmaya çalışıyoruz ama çirkin ördeği herzaman düzeltemezsin.
Pato.
Kedi.
Bem, pensei que íamos deixar o pato digerir mais um bocadinho, mas está bem.
Ördeği biraz sindirmeyi bekleriz diye düşünmüştüm ama neden olmasın.
Acho que não, bom, já fiz pato com laranja muitas vezes.
Hiç sanmıyorum. Daha önce binlerce kez portakallı ördek yaptım.
Nós vamos usar a nossa melhor porcelana e serviremos pato.
En iyi porselenleri kullanacağız ve ördek pişireceğim.
Patrick, largue-o ou a Marion paga o pato.
Patrick, bırak onu. - Yoksa Marion bunu öder.
Perguntas ao teu avô coisas atrás de coisas, falaste sobre o pato com a criada, lá como ela se chama, dizendo que era óptimo.
Büyükbabana soru üstüne soru soruyorsun. Hizmetçiyle ördek rosto hakkında kibar bir sohbet ediyorsun.
Estás a comer pato, porque eu mandei fazer.
Ördeği yapmasını ben söyledim. Ben istedim diye ördek yiyorsun.
Pato, fecha o segundo preventivo!
Ördek, ikinci dairesel kapatın!
Pato
Tabak.
- Gary, o pato.
- Ördek Gary?
Acho que o pato ficou bom.
Bence ördek iyi oldu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]