English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Policías

Policías tradutor Turco

28 parallel translation
há um milhão de policías lá fora.
Dışarıda milyonlarca polis var.
Os policías estão por todo lado.
Polisler her yerde.
Detiveram-no imediatamente dois grandes policías meus amigos.
Dostum olan iki müthiş polis tarafından soygundan hemen sonra tutuklandı.
Passarão como policías locais.
Şehir polisi gibi çalışırlar.
Que, por suposto, não podem aceitar por serem policías.
Tabii ki bunu alamazsınız, çünkü polisler ödül kabul edemez.
Parecemos uns policías que são corruptos?
Pazarlık yapacak polislere benziyor muyuz biz hiç?
"POLICÍAS E CIVIS MORTOS EM CARNIFICINA DE GANGSTERS"
Birçok polis ve vatandaş çatışmada hayatını kaybetti.
veja, que tivemos experiencias como policías, nós vimos muitas coisas, mas isso era um pouco de terror.
Polisken çok şeyle karşılaştık... Yani pek çok badire atlattık ama bu bambaşka bir şeydi!
E o que farás com o resto dos policías?
Peki diğer polislere ne diyeceksin?
- Olha, o papá não vai apanhar nenhuma estrada. Onde todos vocês malditos policías cegos estão a procurar.
- Birincisi, babam siz kör aynasızların bakacağı yerlere adımını bile atmaz.
Em muitos sítios... os presos acorrentados, no Alabama, alguns policías em New Orleans, outros em New York e outros em Los Angeles.
Birçok yer var bu fotoğraflarda... Alabama'daki mahkûmlar, ve Nouvelle-Orléans'taki polisler, bazıları, New York ve Los Angeles'ta çekildi.
"Os policías são uns idiotas".
De politie, dat zijn eikels.
São os policías.
Polisler.
Se não, fará-me pensar que são policías.
Aksi takdirde, polis olduğunuzu düşünmeye başlayacağım.
- Somos policías, somos fuzileiros.
Polis biziz. Deniz komandoyuz.
Os policías diríam : "O que roubaram?" "Não, colocaram cortinas".
Polis soracak : "Ne çalındı?" "Hayır, eve perde asmışlar."
mas ex-policías não têm metanfetaminas de graça, então a Anjo de Charlie aqui continuou a financiá-lo.
Ama eski polisler beleş mal alamaz. O yüzden "Charlie'nin Meleği" ona kefil olmaya devam etti.
Eu tenho policías.
Polislerim var.
Não chames os policías.
Polislere haber verme.
Haha e os seus são todos policías.
Haha ve bütün şirket aynasız.
É um agente da policías.
Cadde. Polis memuru.
Eles mataram mais seis garotas e dois policías, incluindo o teu pai.
Altı kız daha öldürdüler ve iki polis memurunu baban dahil.
Mostra policías que vêm à casa de Amin para prendê-lo.
Polisler'in, Emin'in evine onu tutuklamaya geldiklerini gösteriyor.
Mas os policías levam-no para a prisão, deixando a sua mulher e filha.
Ama polisler onu karısından ve kızından ayırarak, hapsetmeye götürüyorlar.
E esses principios são nos incutidos, mesmo em termos de formação enquanto policías.
Bu prensipler hepimize aşılanmıştır, bizim polislik eğitimimizde bile.
Quando nos preparávamos para sair, os policías de Lisboa preguntaram si podiam falar diretamente com as forças policias dos EUA
Biz gitmeye hazırlanırken Lizbon Polisi Amerika'daki kolluk kuvvetlerine hitaben bir şeyler söylemek istediler.
Odeio os policías
Polislerden nefret ediyorum.
Odeio os policías
Polisten nefret ederim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]