English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Porco

Porco tradutor Turco

6,912 parallel translation
Binghamton também é o berço da Spiedie, uma sandes que consiste em cubos de vaca, galinha ou porco marinados grelhados num forno a carvão.
Binghamton aynı zamanda, terbiye edilmiş et, tavuk ve domuz küplerinden oluşan ve kömürde kızartılan... Spiedie'nin de anavatanıdır.
Bem, desde que as minhas quatro filhas e a minha esposa se tornaram vegetarianas, não é permitida carne em minha casa, por isso, vou buscar algumas espetadas de porco para levar e guardá-las no meu escritório.
Karım ve dört kızım vejeteryan olduğundan beri evimde et yeme lüksüm yok. Biraz domuzlu Spiedies alıp ofisime zula yapacağım.
Pérolas antes dos porcos, porco de merda.
- Yerden alırsan incilerin dökülmez koyduğum domuzu.
Eu digo... que és um porco.
Sen... I say bir bok çuvalısın. İşte benim dediğim bu.
Ainda há rabo de porco e natas doces, se quiseres.
İstersen hâlâ biraz domuz kıçıyla tatlı krema var.
E a todos os homens que vêm toda a tua carne de porco e os teus miolos? Eles estão com os olhos vendados.
Peki sizi evire çevire düzen adamlar nasıl geliyor?
Se estás a sabotar a minha banda, deliberadamente, esventro-te como se fosses um porco.
Orkestramı bile bile sabote edersen domuz gibi sikerim seni!
Johnny, seu porco, tens os bolsos vazios
Johnny seni hınzır, cepleri boş...
Qual é a diferença entre um porco-espinho e um Porsche cheio de advogados?
Dikenli kirpiyle Porsche kullanan avukat arasındaki fark nedir?
No porco-espinho, os espinhosos estão do lado de fora.
Kirpide dikenler dışarı uzanır.
Este porco podre deu-nos diarreia.
Çürük domuz yüzünden bir sürü adam götünden işiyor.
Pode não ter sido do porco.
Domuz ile ilgisi olmayabilir.
Não deve ter sido do porco, mas algo que por aí anda.
Domuz yüzünden olmama ihtimali yüksek. Herkese olan bir şey demek ki.
Vai buscar outro porco.
Git bir domuz daha bul.
Como é que o Capitão mais temido do alto mar aprendeu a temperar e dourar um porco?
Açık denizlerin en çok korkulan kaptanı domuz baharatlayıp, kızartmayı nereden biliyor?
Vira o teu porco.
Hadi domuzunu çevir.
- Costumo fazer com porco. Não fica tão seco, mas hoje...
- Genelde domuz etinden yapılır ama....
Tranquilize-se. Não como porco, mas não sou fundamentalista. - Veja!
Domuz yemem ama yobaz biri de değilim.
Comigo passa-se o mesmo. Só o porco.
Biz de domuz yemeyiz..
E vocês, meus queridos, ainda comem porco?
- Kızlar siz domuz yiyor musunuz bari?
Deu cabo do ambiente com as alusões ao porco!
O domuz tüm atmosferi mahvetti.
Você grita como um porco estúpido.
Domuz gibi bağırıp duruyorsun!
Agora vou tratar como um porco.
Şimdi sana bir domuz gibi davranacağım.
Porco sujo!
Pis domuz!
Mas se trair a família Medici novamente, farei com que seja estripado como um porco.
Ama Medicilere bir daha ihanet edersen, bir domuz gibi iç organlarını boşaltırım.
Porco, seu porco imundo!
! Domuz, seni pis domuz!
Foda-se! Foda-se, é um porco!
Domuz bu amına koyayım!
Ajuda o Martin com o porco.
Tamamdır. Martin'e yardım et, domuzu getirdik.
Está tudo a ferver, o porco está cortado, o Bacon também...
Yemekler kısık ateşe alındı, domuz parçalara ayrıldı, pastırma iyice pişti.
Duas fatias de presunto, três de porco...
2 dilim jambon, 3 dilim domuz eti.
E se trocássemos isto pelo porco na MediaNoche?
Medianoche gibi yapsak peki, buna ne dersin?
Porco.
Domuz.
Isso explica os animais mortos na parede, o porco e a vaca.
Bu bütün o duvarlardaki ölü domuzları ve inekleri açıklıyor.
Matei o porco.
Domuzu vurdum.
- Mataste o porco?
- Domuzu mu vurdun?
- Matei o porco!
- Domuzu vurdum!
Mataste o porco, ele matou o porco!
Domuzu vurdun. Domuzu vurdu!
Ele matou que porco?
Domuzu mu vurdu? Ne domuzu?
Não, ele vai enfiar uma maçã na tua grande boca, e vai mandar o Tio Gordo assar-te como um porco.
Hayır, o koca ağzına bir elma tıkacak ve Tio Gordo'ya seni şişko bir domuz gibi kızartmasını söyleyecek.
Seu porco nojento e mentiroso!
Yalan söylüyorsun pis domuz!
Seu porco.
Domuz.
Uma vez esfaqueei uma garota que gritava como um porco.
Bir keresinde domuz sesi çıkaran bir kızı bıçaklamıştım.
Uma vez apanhei um porco que me sujou o banco todo de trás da minha viatura.
Bir keresinde bir suçlu ekip arabamın arka koltuğuna büyüğünü etmişti.
Eu gosto daquele porco. Dava cabo dele.
Onun için neler yapardım bir bilsen.
Mas aquele porco não quer nada comigo, ele quer papar-te a ti.
Ama o it benimle hiçbir şey yapmaz, çünkü senin kıçını koklamak istiyor.
O cheiro de patas de porco em vinagre, faz-me lembrar o meu pai.
Sirkeye bandırılmış domuz ayaklarının kokusu da bana babamı hatırlatıyor.
Vou arrancar seu fígado, como um porco!
Tavuk gibi doğrarım ulan seni!
Tivemos de esperar por uma cópia a olhar para pés de porco.
ve ofis çılgın Deli'nin oradaydı domuzun ayaklarına bakarak kopya için beklemek zorunda kalmıştık
Porco!
Domuz seni!
Ele é um porco.
- Ben o ite bayılıyorum.
Porco!
Polis!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]