Translate.vc / Português → Turco / Porky
Porky tradutor Turco
124 parallel translation
- Jawdy, senhor. Busty, Sims, Pat Sullivan, senhor.
Busty, Porky Simms ve Pat Sullivan efendim.
Porkie tem pedacinhos de farpas no dedo.
Porky, parmağına şarapnel yemiş.
Mas você conhece Porkie, nunca tinha ficado tão mal.
Porky'yi bilirsin. Başına gelenlerin en kötüsü değil.
Eu gostava de ser o Porky Pig.
Domuz sosisi tatmak isterdim.
As paredes destas casas estão forradas com amianto, que deixa a casa quente e abrigada e tão segura do grande coelho mau, que pode arranhar e arranhar tudo o que ele quiser, mas não consegue entrar dentro da casa do Porky.
Bu evlerin duvarları ön gerilmeli asbest kaplamalı. Bu sayede evler sıcak ve kötü kalpli tavşana karşı güvenli. Tavşan canla başla kazısa da Domuzcuk'un evine giremiyor.
Onde está o Porky?
Domuzcuk nerede?
Mas Porky é um dos sortudos.
Ama Domuzcuk şanslı azınlıktan.
- Do Porky's.
- Porky nin yerinden.
- O Porky é um campónio do pior.
- Porky ensesi kalın bir pezevenk.
O Porky é um homem de negócios.
Porky bir işadamı.
Por cima fica a "Pocilga".
Üst kat "Porky nin mektebi".
São as tropas do Porky.
Porky nin fırtına askerleri.
O Porky Wallace, percebes?
Porky Wallace, çaktın mı?
- Como está o Porky?
- Porky nasıl?
Não vi o Porky por cá...
Yaşlı Porky i epeydir...
- Barman, queria falar com o Porky.
- Barmen Porky ile konuşmak istiyorum.
- O Porky está ocupado.
- Porky meşgul.
- Quero falar com o Porky.
- Porky ile konuşmak istiyorum.
Porky.
Porky.
Porky, sou eu.
Mr Porky, ben.
- Olha, Porky...
- Hey, Porky...
- Senhor Porky.
- Mr Porky.
Quero falar com o Porky, e já.
Porky i hemen şimdi görmek istiyorum.
Ouvi dizer que esbarraste no Porky.
Porky deki kıç kafalara bulaşmışsınız.
- O patife do xerife estava do lado dele.
- Şerefsiz şerif te Porky nin tarafını tutuyor.
- O "patife do xerife" é irmão do Porky.
- O "şerefsiz şerif" Porky nin kardeşi.
- Vamos voltar lá.
- Porky nin yerine.
- Ele queria ir atrás do Porky.
- Porky e gitmek istiyor.
- Esteve no Porky, novamente.
- Porky's.
E depois, ele até vai pensar que o Porky é a mãezinha dele.
Oraya vardığım zaman, Porky nin ne demek olduğunu görecekler.
O Porky fez-me isto há seis anos.
Porky bana altı yıl evvel falan vermişti.
O Porky vai ter uma noite inesquecível.
Porky e bir veda gecesi hazırlayacağız.
Escuta, quando formos ter com o Porky, faz-me um favor, está bem?
Bak, Porky nin yerine gittiğimizde bana bir iyilik yap tamam mı?
- Quero falar com o Porky.
- Porky i görmek istiyorum.
- Quem é que quer falar com o Porky?
- Porky i kim görmek istiyor?
Oh, Porky?
Porky mi?
Ena pá, Porky, estamos cheios de medo.
Amanıın, Porky, gerçekten korkuyorum.
Acabou-se o Porky.
Yerim gitmiş.
O clube do Porky foi pelos ares.
Porky nin yerini havaya uçurduk.
Diz o que quiseres, Porky.
İstediğin gibi konuş, Porky.
Aí vamos nós, Monty. Pronto para lançar. Atira-a para o Porky.
İşte gidiyoruz, Monty.İtmeye hazır.Onu Porky'ye fırlat!
Bom se eu puder citar o Gaguinho...
Şey, eğer domuz porky'i taklit edebilirsem..
E falando no Gaguinho...
Porky'den laf açılmışken...
Se há por aqui palhaços assassinos então eu sou o Porco Porky.
Eğer buralarda katil palyaçolar dolaşıyorsa,... bende domuzcuğum.
O Gaguinho gagueja.
Porky Pig kekeler.
Toucinho...
Porky...
Se me chamas Toucinho, estrafego-te!
Eğer bana bir daha Porky ( domuz ) dersen sinirleneceğim.
Toucinho, por respeito ao teu mestre, Huang Feihong, deixo-te ir embora.
Porky, ustana olan saygımdan dolayı bu işten sıyrılmana göz yumuyorum.
Toucinho!
Porky!
É o Toucinho, um dos discípulos do Huang Feihong.
Bu Porky, Wong'un öğrencilerinden biri.
O Toucinho? Será que fugiu?
Porky nerede?