Translate.vc / Português → Turco / Prophet
Prophet tradutor Turco
75 parallel translation
Sam! Lige! Postel!
Sam, Elijah, Prophet, Apostle.
Prophet! Que bom vê-los!
Sizi gördüğüme çok sevindim.
- Barry Prophet. O nosso contabilista.
- Barry Prophet, muhasebecimiz.
Prophet Goldstein.
- Prophet ve Goldstein.
Queria falar com Barry Prophet, por favor.
- Evet, Barry Prophet, lütfen.
Uma carta do advogado do teu amigo Barry Prophet.
Arkadaşın Barry Prophet'ın avukatından mektup.
São liderados pelo infame Johnny Prophet.
Onlar sırada "Rezil Johnny Prophet'ten".
- O Johnny Prophet?
- Johnny Prophet? - Evet.
Tu, eu e a Jet vamos a uma visita ao Johnny Prophet.
Sen, ben ve Jet Johnny Prophet'i ziyarete gidelim.
O Prophet ensinou-nos a lutar sem a corrupção das armas.
Peygamber bize silahsız mertçe dövüşmeyi öğretti.
- O Prophet ensinou-nos a religião.
- Peygamber bize dini öğretti. - Hallelujah!
É um dos sonhos do Johnny Prophet.
Johnny Prophet'in hayallerinden biriydi.
Johnny Prophet.
Johnny Prophet.
O cabrão do Kesslee matou o Prophet!
Anasını siktiğim Kesslee'si Prophet'i öldürdü!
É para o Daily Prophet.
Bu Gelecek Postası için.
que, por coincidência, está a celebrar a sua 27ª semana no top dos best-sellers do Daily Prophet, não fazia ideia de que sairia daqui
Bu arada kitabım 27 haftadır Gelecek Postası en çok satanlar listesinin birinci sırasında yer alıyor.
Admira-me que o Daily Prophet não tenha feito uma reportagem sobre todos estes ataques.
Gelecek Postası'nın saldırılarla ilgili bir şey yazmamasına şaşırdım.
É espantoso. - "The Prophet"?
- "Peygamber" mi?
Disse que se chamava "Prophet Five".
Adı Kehanet Beş.
Quero informações sobre o Prophet Five.
Kehanet Beş'i öğrenmek istiyorum.
Nada de mais. Só que trabalhavas com ele há alguns anos, e que tinhas sido tu a falar-lhe no Prophet Five
Yıllardır onunla çalıştığını ve Kehanet Beş'i ona senin anlattığını.
Já ouviste falar do Prophet Five?
Kâhin Beş'i duydun mu?
O rede por detrás do Prophet Five é vasta.
Kâhin Beş'in arkasındaki şebeke çok geniş kapsamlı.
O Marshall encontrou doze fontes que constituem o Prophet Five.
Marshall Kâhin Beş'i oluşturan 12 kaynak saydı.
O Prophet Five tem a Sydney.
Kahin Beş, Sydney'i kaçırdı.
O Prophet Five tem a Sydney.
Sydney'in, Kahin Beş'in elinde olduğunu teyit ettim.
Do que decifrámos, parece continuar presa pelo Prophet Five.
Deşifre edebildiğimiz küçük bölüme göre onun hala Kahin Beş'in elinde olduğu anlaşılıyor.
Segundo as nossas informações, cremos que a rede do Prophet Five se infiltrou em agências secretas de vários governos estrangeiros.
Şu anki istihbaratımıza göre, Kahin Beş'in çeşitli yabancı hükümetlerin istihbarat kaynaklarına sızdığına inanmak için yeterli sebep var.
Se o Prophet Five está ligado aos escalões mais altos da CIA, tem acesso ilimitado a todas as operações secretas, às listas dos agentes infiltrados, a toda a nossa infra-estrutura.
Eğer Kahin Beş CIA'in süper Echolon sistemine bağlıysa bu onlara tüm gizli operasyonlara, gizli ajanların programlarına ve bizim bütün altyapımıza sınırsız ulaşma imkanı sağlar.
Como têm todos autorização AB, devem saber que a APO investiga a organização Prophet Five.
Hepinize verilmiş olan Alfa Siyah yetki seviyelerinizle ilgili çoğunuz A.P.O.'nun şu anda Kahin Beş adıyla bilinen bir organizasyonu araştırdığını biliyorsunuz.
Um de vocês trabalha para o Prophet Five. E temos o número dele.
İçinizden biri Kahin Beş için çalışıyor ve numaranız şu anda elimizde.
O Marshall contou doze fontes que fazem parte do Prophet Five. Doze, pai.
Marshall, Kahin Beş'i oluşturan 12 kaynak saydı. 12 baba.
Alguma novidade quanto ao Prophet Five?
Kâhin Beş'ten haber var mı?
A mãe desfechou um duro golpe no Prophet Five, quando roubou o The Horizon.
Annem'Ufuk'u çaldığında Kâhin Beş'le önemli bir şey için anlaşmıştı.
Achas que o Prophet Five teve alguma coisa a ver com o rapto do Will?
Kâhin Beş'in Will'in kaçırıIması ile bir ilgisi olduğunu mu sanıyorsun?
O Profeta que querem eliminar tem todo este sector sob controlo.
Hedefiniz tüm sektörü kontrolü altında tutan Prophet.
Queremos este Profeta morto.
Bu Prophet'i ölü istiyoruz.
Se matarmos o Profeta, interrompemos a cadeia de reabastecimento do Covenant.
Prophet'i alıp, Covenant'ın destek zincirini kıracağız.
O Profeta irá chegar precisamente às 8 horas.
Prophet tam olarak 0800'de gelecek.
Mataram um Profeta e interromperam a cadeia de reabastecimento do Covenant no sector.
Bir Prophet'i almış ve Covenant'ın bölgedeki destek zincirini tümden kesmişsiniz.
- Onde é que ela está?
- O nerede? - Prophet!
- Prophet, não é o nosso homem!
Prophet bak, adamımız bu değil.
Estás um bocado bruto, Prophet.
Biraz kaba bir geri desteğin oldu, Prophet.
Pronto, tu e o Prophet vão até à morgue.
Pekala. Sen ve Prophet morga gidin.
É como se lesse a minha mente / computador.
Prophet, sanki bilgisayarımdaki çizgileri okuyor gibisin...
Tenho-o na mira, Prophet.
Onu vurabilirim, Prophet.
Profeta, ficas comigo e com o Corpo de Intervenção.
Prophet, sen benimle birlikte S.W.A.T ekibindesin.
O Prophet e o Cooper estão com o pai da miúda.
Kahine ve Cooper kızın babasıyla konuşuyor,..
O Prophet tem razão. Vamos fazer o perfil do Hyde.
Kahin haklı, Hyde'ın profilini çıkarmalıyız.
Encaixa com o Mick e o Profeta acharem que o suspeito é uma mulher.
Bu, Mick'in ve Prophet'in değerlendirmesine uyuyor. Suçlumuz bir kadın.
Eu, tu e o Prophet, vamos para o leste.
Tamam. Sen, ben ve Prophet aşağı tarafa doğu tarafına gidip, bu soğuk davalar üzerinde çalışacağız.