Translate.vc / Português → Turco / Prôxima
Prôxima tradutor Turco
243 parallel translation
Não, mas pode apanhar um em Longview, a prôxima estação.
Yok, ama gideni bir sonraki istasyonda, Longview'da yakalayabilirsiniz.
Deixe-nos na prôxima esquina.
Bir sonraki köşede bırakırsanız...
Na proxima festa que dermos, so...
Ama son kez söylüyorum, bir dahaki partiye sadece...
Então espera até à proxima vez que a vejas.
O'nunla bir daha ki görüşmeye kadar bekle.
Fica para a proxima.
Umarım, başka bir zamana.
Da proxima, fala primeiro comigo, antes de nos empurrares para fora do mundo do espectaculo.
Bir dahaki sefere önce benle konuşacaksın değil mi... bizi gösteri dünyasının dışına itmeden önce?
Sei que fiz mal, Capitao, mas, para a proxima, agirei melhor.
Hata yaptim biliyorum Yüzbaºi. Gelecek sefer daha iyi davranirim.
Para a proxima, irei procurar um juiz que pense como eu.
Gelecek sefer benim gibi düºünen bir hakim bulurum.
na proxima marcha... Vocês levam a metralhadora!
İlk yürüyüşte makineli tüfeği sen taşıyacaksın.
E na proxima semana... Partida para a trincheira...
Bir hafta içinde siperlere gidiyoruz.
Em 3 dias os "Bersaglieri"... e na proxima semana o 16º...
Üç gün içinde Bersagliere'nin kolordusu. ve bir hafta içinde 16'ncı tabur.
Mais cuidado da proxima vez...
Bir dahaki sefere daha dikkatli ol.
Paciência! Fica pra proxima!
Başka zaman olur.
Enterra-os, desenterra-os, e vende-os até à proxima vez.
Onu indir, bunu çıkar... Sonraki maça ikisini çıkart.
Farei melhor da proxima vez.
Bir dahakine daha iyi olur.
Proxima vez?
Bir dahaki sefer mi?
Sob as circunstancias, talvez eu mesmo deva escolher a proxima.
Bu şartlar altında sonrakini seçmek bana kalsa daha iyi olacak.
- 5000 kg até a proxima Páscoa
Gelecek yıldaki Paskalya'ya kadar 10.000 libre ağır su istiyoruz.
Da proxima vez que quiser brincar com minas lembre-se que a minha missão é lever-lo são e salvo até Inglaterra!
Bir dahaki sefere mayınlarla bilardo oynamak istediğinde, görevimin seni Londra'ya sağ salim götürmek olduğunu unutma!
Meus senhores, a proxima missão é saber o quão neutra a Suécia é.
Beyler bir sonraki göreviniz İsveç'in nasıl tarafsız kaldığını bulmak. Özellikle de kızlarının.
Tudo está organizado, na proxima semana poderemoss estar longe deste zoo.
Her şey hazır. Haftaya hayvanat bahçesinden kilometrelerce uzakta olabiliriz.
A mais próxima é a Próxima de Centauro, a cerca de quatro anos-luz.
En yakını, Centaure'deki Proxima. Yaklaşık 4 ışık yılı uzaklıkta.
A proxima pergunta, é, o que aconteceu depois de ter observado o jardim?
Sonraki sorum, bahçede kimseye görünmeden oturmayı bitirdikten... sonra ne yaptınız?
Ate a proxima encarnacao.
Başka bir hayatta görüşürüz.
Da proxima vez, me ouca.
Gelecek sefere dinlersin beni!
Mas na proxima vez não me enganaras para ajudar-te.
Ama bir dahaki sefere beni kandırmana izin vermeyeceğim.
Esta proxima musica é para alguém que todos nós conhecemos e amamos muito, e espero que ele goste.
Bu şarkıyı hepinizin tanıdığı ve çok sevdiği biri için söyleyeceğim. Umarım beğenir.
"A seguir aos U2 e Sinéad O'Connor, The Commitments podem ser a proxima grande banda a sair de Dublin."
" U2 ve Sinéad O'Connor'ın ardından,..... The Commitments Dublin'den çıkan bi sonraki büyük akım olabilir.
Vou ficar a trabalhar, e passe o jantar para a proxima semana.
Aralıksız çalışmalıyım, akşam yemeğini de önümüzdeki haftaya ertele.
Da proxima vez avisa-me antes de saires.
Gelecek sefer, dışarı çıkacağında bilmeliyim.
Agora a proxima é façil.
Sıradaki daha kolay. "Are you."
Não, Nicholas, vejo-te na proxima semana.
Hayır Nicholas, gelecek hafta geliyorum.
- proxima!
Sıradaki!
Qual é a proxima?
Sırada ne var?
- te vejo na proxima vez - não, eu acho que não vai não
- Gelecek sefer görüşürüz. - Sanmıyorum.
Sabes, podia estar a tentar enganar-te... para que disesses onde é a proxima festa.
Biliyor musun, bir sonraki partinin nerede olacağını öğrenmek için seni kandırmaya çalışmış olabilir.
- 30 seconds para a tua proxima atuacao.
- Küçük Gıcık skeçine 30 saniye kaldı.
Na proxima semana, tenho de ir à minha terra a Koga.
Gelecek hafta memleketim Koga'ya gitmem gerekiyor.
Da proxima, chamem a policia.
Bir dahaki sefere polis çağırın.
Espero que haja mais comida na nossa proxima aventura.
Umarım gelecek maceramızda daha çok yemek olur.
Até à proxima!
Görüşmek üzere.
Da proxima vez guardar-lhe-ei uma amostra.
Bir dahaki sefere size bir örnek saklarım.
Tenho que deixar a cidade na proxima semana.
Gelecek hafta eğitime gideceğim.
Até a proxima... Vou ter saudades tuas?
O zamana kadar seni nasıl hatırlayacağım?
Comprei-te isto na loja, a proxima vez que vires alguma coisa que não gostes podes tirar-lhe uma foto.
Bak, sana bunu aldım. Bir daha sevmediğin birisini görürsen fotoğrafını çekersin.
Minha proxima ocupação, imagino.
Bu da ikinci tahminimdi.
Talvez ate a proxima semana, o outono, o Natal?
Belki gelecek hafta başı. Sonbaharda ya da Noel'de.
Que tal se eu recolher o lixo e você fizer a chamada na proxima parada?
Bir sonraki durakta ben çöpü alsam sende aramayı yapsan olmaz mı?
Na proxima vez, consiga 2 dentro.
Bi dahaki sefere, iki tane al.
- Talvez te safes melhor da proxima.
- Belkide 3. devrede daha iyisini yaparsınız.
Drazman, o Comandante dos Estaleiros de Manutenção de Proxima?
Droner Drazman mı? Şu Proxima bakım tersanesi komutanı.