English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Rouge

Rouge tradutor Turco

357 parallel translation
Traga-me rouge.
Ruj getir.
E põe muito rouge.
Bol allık sür.
Há falta de rouge?
Allık kıtlığı mı var?
Montmartre e o "Moulin Rouge", o "Bal Tabarin"... e as mulheres.
Montmartre, Moulin Rouge, Bal Tabarin ve kadınları.
E não sou capaz de pintar os campos dele... mas ele não é capaz de pintar as minhas raparidas do Moulin Rouge.
Ben o tarlaları çizemem. Ama o da Moulin Rouge'daki kızları çizemez.
Verdade, monsieur, é admirável. Muito impressionante. Mas não faz parecer o "Moulin Rouge" parecer um pouco pequeno?
Doğru Mösyö, çok güzel olmuş, ama Moulin Rouge'u biraz küçük göstermemiş mi?
Eu sei que estou a ganhar milhões, mas gostava do "Moulin Rouge" como era :
Milyonlar kazanıyorum belki ama Moulin Rouge'u değiştirmeyi düşünmüyorum.
Eu era a estrela do "Moulin Rouge"! Não era, Monsieur Lautrec?
Ben Moulin Rouge'un yıldızıydım, öyle değil mi Mösyö Lautrec?
Deputado Durouge, representando o distrito Soissonts.
Soissons bölgesinden Milletvekili du Rouge.
Deputado DuRouge, representante do Soissons?
Soissons bölgesi Milletvekili du Rouge, burada mı? Milletvekili du Rouge!
Vamos diretos ao sul por Baton Rouge para nos unirmos com as forças da União
Güneye doğru ilerleyip Baton Rouge'a ilerleyeceğiz. Oradaki Kuzey birliklerine katılacağız.
John, são quase 300 milhas de Newton até Baton Rouge.
John, Newton İstasyonu'ndan Baton Rouge'a kadar 300 mil var.
Explodimos a estção Newton do mapa e seguimos direto para Baton Rouge.
Newton İstasyonu'nu havaya uçurunca, Baton Rouge'a doğru ilerleyeceğiz.
Direto a Baton Rouge.
Doğruca Baton Rouge'a ilerlenilecek.
Devería perguntara elas quais são as suas possibilidades de destruir a estação Newton e chegar a Baton Rouge.
Belki de Newton İstasyonu.'nu havaya uçurup Baton Rouge'a gitme konusundaki şansımızı onlara sormak isteyebilirsiniz.
Estão indo para sudoeste para Baton Rouge.
Bunlar güneybatıya Baton Rouge'a gidiyor.
Baton Rouge.
Baton Rouge.
É Baton Rouge, major.
Baton Rouge'a gidiyorlar, Binbaşı.
John.
John, Baton Rouge ne kadar uzakta dersin?
Vamos para Baton Rouge.
Biz Baton Rouge'a gidiyoruz. Ve sizi burada bırakıyoruz.
Château Rouge.
Château Rouge.
E o felizardo amigo de Baton Rouge tem uma dama e um par de seis.
Baton Rouge'lu şanslı dostumuz iki altının yanına tombul bir kız aldı.
Ele ultrapassa o Brabham em Eau Rouge, e o Ferrari nr. 7 está no terceiro posto.
Eau Rouge'a girerken Brabham'dan daha iyi fren yaptı ve Ferrari üçüncü sırada.
Está num lar perto de Baton Rouge.
Baton Rouge yakınında bir bakım evinde.
Era uma revista horrível. Mas isso não é razão para condenar sistematicamente a atitude do P.C. francês, como fazem sempre na "Humanité Nouvelle" ou na "Garde Rouge".
Doğrusu hakikaten de iğrenç bir dergidir bu ama yine de Komünist Parti'nin tavrını sistematik olarak lanetlemelerini mazur göstermez bu.
É rouge?
Allık mı bu?
Pode resolvê-las na aldeia, no La Reine Rouge.
Bunun gereği, kasabada, La Reine Rouge'da görülebilinir.
Usam pó-de-arroz E "rouge" de Paris Que terão de ir algures Para os comprarem E esse algures onde irão serei eu
Paris'ten gelen makyajlı ve rujlu kızlar,... bunları almak için bir yere gelmeleri gerekecek,... ve bu bir yer de ben olacağım
Prefiro Baton Rouge, pessoalmente.
- Ben Baton Rouge'u tercih ediyorum.
É um pouco a sul de Baton Rouge.
- Orası güneyde kalır.
Eu digo "acima", porque vivemos no lado norte da cidade.
Baton Rouge daha güneydedir. Ama biz güney demeyiz. Çünkü şehrin kuzey bölgesinde yaşıyoruz.
É Bourbon Rouge.
Bir Bordeaux Rouge.
E creme pot... pot rouge?
Ve kremalı... Port akis?
Estão a gritar no'Baton Rouge'.
Baton Rouge'da bağıranlar var.
Sabes, sombra para os olhos, rímel... bâton, rouge.
Göz farı, maskara dudak kalemi, ruj.
Não é rouge.
Ruj değil.
Esquadrilha Rouge, usem os arpões e cabos.
Yaramazlar! Zıpkınlarla çelik halatları kullanacağız.
Matei o coiote de Baton Rouge.
Baton Rouge'daki çakalı vurmuştum.
Gonzales, Baton Rouge e Timberlane.
Gonzales, Baton Rouge ve Timberlane yolcularını alıyoruz.
Bem, podia besuntar-me com graxa, como fiz no Baton Rouge.
Baton Rouge'da yaptığım gibi yüzüme ayakkabı cilası sürebilirim.
Mas podia usar um pouco de rouge.
Ama biraz allık sürebilirsin.
"Ela precisa de rouge".
Yüzünü dön.
Morto por uma rajada de Cordon Rouge.
Şampanya patlaması bile adamı altına ettiriyor!
Schamberg recebeu o Prémio Pulitzer, e eu apanhei a cólera... mas, nós salvamos 1.100 refugiados do Khmer Rouge.
Schamburg'e Pulitzer ödülü, bana ise neredeyse kolera. Ama sonuçta 1100 mülteciyi Kızıl Kimerler'den kurtarmayı başardık.
E estava a viver com a minha mãe em Baton Rouge.
Annemle Baton Rouge'da yaşamaya başladım.
Um pouco forte com o veau au vin rouge, não acha?
Veau au vin rouge'la biraz uyumsuz değil mi sizce?
Ao Baton Rouge?
Baton Rouge'a mı?
- Está em Baton Rouge, a dizer á mãe.
- Baton Rouge'da. Annesine söylüyor.
Você, Moreau.
sayın Moreau. Adım, du Rouge.
- Quanto para chegar em Baton Rouge?
40 mil.
- Agora vai usar rouge.
- Şimdi alasını süreceksin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]