Translate.vc / Português → Turco / Sherlock
Sherlock tradutor Turco
1,866 parallel translation
o meu nome é Sherlock Holmes.
Benim adım Sherlock Holmes.
Sherlock Holmes?
Sherlock Holmes?
- O mesmo velho Sherlock Holmes.
Hala aynı Sherlock Holmes.
Sherlock?
Sherlock?
Repito, chamo-me Sherlock, e sou um drogado.
bir daha, Benim adım Sherlock, ve ben bir bağımlıyım.
Pensei que, uma vez que conhecia O Sherlock Holmes, seria tolo não procurar a sua ajuda, certo?
Sonra aklıma geldi, Sherlock Holmes ile tanışıp onun tavsiyesini istememek aptalca olurdu, değil mi?
Porque tenho fé no Sherlock Holmes.
Çünkü Sherlock Holmes'a güvenüyorum.
Tenho fé no Sherlock Holmes.
Sherlock'a inanıyorum.
Chamo-me Sherlock Holmes, sou consultor da Polícia.
Benim adım Sherlock Holmes- - NYPD'de çalışan bir danışmanım.
- Ainda não acabei. Por muito que queira a sua filha de volta, preciso que entenda que o Sherlock é a minha prioridade.
Her ne kadar kızını geri almanı istesemde anlamanı istiyorum ki
Sr. Hughes, chamo-me Sherlock Holmes.
Bay Hughes, Benim adım Sherlock Holmes.
O Sherlock está a examinar a... a embalagem que recebemos.
Sherlock gelen... paketi inceliyor.
Não parece o Sherlock que conhecia.
Bu benim tanıdığım Sherlock Holmes'e benzemiyor.
Rhys, se conta para alguma coisa... também acredito no Sherlock Holmes.
Rhys, ne olursa olsun.. Sherlock Holmes'e bende güveniyorum.
Este não és tu, não é o Sherlock Holmes.
Bu sen değilsin, bu Sherlock Holmes değil.
Fala o Sherlock Holmes.
Ben Sherlock Holmes.
- Sherlock.
Alo.
Sherlock, o Rhys foi baleado.
Sherlock, Rhys vuruldu.
O Sherlock Holmes.
Sherlock Holmes.
És como o Sherlock Holmes com danos cerebrais.
Beyin darbesi almış Sherlock Holmes gibisin.
Sherlock, está em casa?
Sherlock, evde misin?
A mim e ao amigo do Sherlock.
Ben ve Sherlock'un bir arkadaşı.
Sabe que sempre apoiei a sua curiosidade pelo trabalho do Sherlock, mas o seu percurso com ele tornou-se problemático.
Biliyor musun, Sherlock'un işini araştırmanı her zaman destekledim. Ama onunla bağlantın rahatsızlık vermeye başladı.
Tem sido uma grande aventura, estes últimos meses com o Sherlock, mas chegou ao fim.
Sherlock ile birkaç ay büyük bir macera yaşadın. Ama süresini doldurdu.
O Sherlock acha que alguém o está a tentar tramar pelo assassinato do Curtis Bradshaw.
Sherlock'a göre biri seni Curtis Bradshaw cinayetiyle suçlamaya çalışıyor.
- Sherlock, o que está...?
- Sherlock, neden bahsediyorsun...?
Então, o Senhor é o Sherlock Holmes?
Siz, Sherlock Holmes olmalısınız?
Chega, Sherlock, está na hora de descansar.
Pekala, Sherlock. Ara verme zamanı.
Que raio de nome é "Sherlock"?
Sherlock da ne biçim bir isim böyle?
É o padrinho do Sherlock e eu a sua ass...
Sen Sherlock'un sponsorusun ve ben ise refakatçisiyim.
SHERLOCK WTSN, PRECISO RAPIDAMENTE DE SI.
Hemen buraya gelmelisin.
O Sherlock enviou-lhe uma mensagem anónima esta manhã que dizia saber onde estava o corpo.
Sherlock bugün ona gizli numaradan bir kısa mesaj yolladı.
Bem, ela não é o Sherlock.
Pekâlâ, Watson senin gibi değil ama.
Ele tem razão. Não sou como o Sherlock.
Haklı, ben senin gibi değilim.
O meu nome é Sherlock Holmes.
Benim adım Sherlock Holmes.
Fala o Sherlock Holmes, convidado da Pam e consultor da NYPD.
Ben Sherlock Holmes, Pam'in misafiri ve NYPD danışmanıyım.
Sherlock Holmes.
Sherlock Holmes.
Está um Sherlock Holmes no rádio a perguntar por si.
Sherlock Holmes isimli biri telsizden sizi arıyor.
Está bem, Sherlock.
Tamam, Sherlock.
- Como, Sherlock?
- Nasıl biliyorsun Sherlock?
Tenho tarefas de leituras que fazem parte do meu treino com o Sherlock.
Bazı okuma ödevlerim var da. Sherlock'un verdiği eğitimin bir parçası.
Sherlock Holmes, Detective Privado, olá!
Sherlock Holmes, özel dedektif. Selam.
- Sherlock...
Sherlock.
Se o grande Sherlock Holmes consegue fazê-lo, então...
Büyük Sherlock Holmes yapabiliyormuş demek.
Sherlock. Estou com medo.
Sherlock, korkuyorum.
Estou à procura do Sherlock Holmes.
Sherlock Holmes'ü arıyorum.
- Sherlock, eu...
Sherlock, Ben...
Não sou como o Sherlock.
Ben, sen değilim.
Sherlock.
Sherlock.
Envolve o Sherlock Holmes.
Sherlock Holmes'u kapsayan bir iş.
Sherlock, está pronto.
Sherlock, hazır.