Skyler tradutor Turco

De certeza? - Absoluta. Sempre suspeitei do Skyler.

Dört kız birden bana asılmaya başladı, dedim ki ;

É óbvio. O Skyler não tem motivos. Não tem motivos?

Son 24 saattir ölüm haberimi dinliyor ve izliyorum.

É verdade, Skyler?

Umurumda olduğundan değil tabii.

Vá lá, Skyler...

Gözleri kırpışmıyordu.

Skyler!

Skyler!

Têm mesmo de se preocupar. Em que medida afectará isto a aprovação da lei do Crime?

Köşe yazarı Cynthia Skyler, bu son gelişmenin suçla ilgili yasa tasarısı üzerinde bırakacağı olumsuz etkilerden söz edecek.

Skyler, vai chamar o Errol.

Skyler, Errol'ı bul.

Já ensaiamos há oito anos, Skyler.

Dostum biz 8 yıldır çalışıyoruz,

- Desculpe, é o Skyler Moles?

Afedersiniz, Skyler Moles?

Qual é o problema, Skyler?

Neyin var Skyler?

Skyler, foi o Timmy que tornou a nossa banda famosa.

Skyler, Timmy grubumuzu ünlü yapan kişidir.

A banda de abertura será o projecto do Skyler, guitarrista dos Timmy, "Reach for the Skyler".

Bu durumda açılış grubu Timmy'nin gitaristi Skyler'in yeni solo projesi "Reach for the Skyler" olabilir.

Skyler, que fazes aqui?

Skyler, ne arıyorsun burada? !

Os "Reach for the Skyler" não iam tocar?

"Reach for the Skyler" biraz sonra çalınmayacak mı?

- Desculpe, é o Skyler Moles? - Sou. - Muito prazer.

Duble çizburgerler!

Timmy! Qual é o problema, Skyler?

Romanya ibne!

Sabem que mais? Esqueçam! Skyler, foi o Timmy que tornou a nossa banda famosa.

Yaşlı bir kadını ve torunlarını eve alırsak olacağı budur işte.

A banda de abertura será o projecto do Skyler, guitarrista dos Timmy,

Seçeneğimiz yok. Üzgünüz kızlar. Şimdi ne yapacağız?

Skyler, que fazes aqui?

Size diyorum bayan!

Os "Reach for the Skyler" não iam tocar?

Sizin -! Oops.

- Mãe? - Aqui, Skyler.

Anne?

É o meu filho, Skyler.

Burdayım, Skyler. Bu benim oğlum Skyler.

Quero acrescentar um vizinho, Skyler, à lista de possíveis suspeitos.

Bence, mahalledeki çocuklardan... Skyler Nelson'u da olası şüpheli listesine eklemek istiyorum.

Eu diria que o miúdo da vizinhança, o Skyler, tem uns 70 kg.

Mahalledeki çocuk Skyler'da 160 pound kadardır. ( 160 pound = ~ 80 kg. )

- Também não pode ser ele.

Yani Skyler da olamaz.

O pai do Skyle admitiu tudo.

Skyler'ın babası herşeyi itiraf etti.

- O nome dela na rede é "Skyler".

- İnternet adı Skyler.

Obrigado, Skyler.

Tesekkürler, Skyler.

Ligou para o Walt, a Skyler e o Walter Jr.

Walt, Skyler ve Walter Jr'i aradiniz.

Ouve, Skyler não tenho estado em mim, ultimamente.

Bak, Skyler son zamanlarda pek kendimde degildim.

Chamo-me Skyler White.

Adim Skyler White,'lan.

- A Skyler disse-te isso?

- Skyler mı söyledi sana?

Ou a Skyler.

Veya Skyler.

Skyler?

Skyler?

- A mãe era empregada em Los Alamos e o pai disse aquela cena. - Conta-lhe como conheceste a Skyler.

- Skyler'la nasıl tanıştığını anlat.

- Skyler.

- Skyler.

Skyler, digamos que é possível.

Skyler, diyelim bir yolu var.

Skyler, bem-vinda.

Skyler, hoş geldin.

A Skyler e eu adorávamos que tu e a Gretchen viessem jantar connosco um dia destes.

Skyler ve ben bir ara seni ve Gretchen'i yemeğe davet etmek isteriz.

- Foi o que a Skyler me disse.

- Skyler bana öyle dedi.

- Escuta, Skyler...

- Bak, Skyler...

Skyler, eu só queria ter a cortesia de dar-te a minha opinião sincera.

Skyler, sadece sana ne düşündüğümü dürüstçe söyleme nezaketinde bulunmak istedim.

Skyler, tu leste as estatísticas...

Skyler, istatistikleri okudun.

É isto que eu penso, Skyler.

Düşünce sürecim bu işte, Skyler.

Pode ser a Skyler com algum problema.

Belki Skyler'dır ve başı derttedir.

- Skyler, está fantástica. - Obrigada.

- Skyler, harika görünüyorsun.

Será bom termos um dia dedicado só à Skyler.

Sadece Skyler için yapılan bir gün iyi olacak.

Skyler, Sebastian, Rodney, todos vocês...

Yaşıyorum!

Na cabina do Skyler Cantrell, claro.

İnanamıyorum hala evde yok?

Pois, depois de o comboio parar e de Skyler ter oportunidade de fugir com a herança. Não há forma de fazermos algo já?

Ortam sakinleşti bayılıyorum.

Já ensaiamos há oito anos, Skyler.

Kenara çekin!