Translate.vc / Português → Turco / Soy
Soy tradutor Turco
890 parallel translation
Primeiro, roubas a casa deste senhor, depois matas duas mulheres, e ainda tens a lata de fazer chantagem.
Önce bu adamın evini soy, iki kadını öldür, sonra da şantaj yapacak cesaretin olsun.
Veja no guia de criadores.
Soy rehberine bak.
Eu näo tenho um guia de criadores.
Soy rehberim yok ki.
Näo tem um guia de criadores?
Soy rehberin yok mu?
Näo quero que se saiba que näo tenho um guia de criadores.
Soy rehberim olmadigini bütün mahalleye yayacaksin.
Nem os meus amigos sabem que näo tenho um guia de criadores.
En iyi dostlarim bile soy rehberim olmadigini bilmiyor.
Tenho pena de si, sem um guia de criadores.
Patron, dogrusu sana çok acidim, bir soy rehberin bile yok.
Está a deitar fora o seu dinheiro a comprar esses livros sem um guia.
Soy rehberin yokken o rehberleri... ... almakla parani çöpe atiyorsun.
- Guia de criadores.
- Soy rehberi.
Eis alguém que percebe de cavalos de raça.
İşte soy kütüğünden gerçekten anlayan birisi.
Tire o véu.
- Soy onu.
Vamos, tire o véu!
- Haydi, haydi, soy onu.
Rouba a alguém que não me deva dinheiro.
Git de bana borcu olmayan birini soy.
Mas é boa para procriar.
Ama doğurgan bir soy.
Os Redpole são bons para procriar, e geram uma boa proporção de rapazes.
Doğurgan bir soy, Redpole'lar. Üstelik erkek çocuk doğurma oranları da hayli yüksek.
Só pode acabar na extinção do teu povo!
Çünkü bunun tek bir sonu olur ; halkının soy kırımı!
Nunca te envaidecerás dos teus pergaminhos.
Soy ağacın hakkında ortalıkta konuşamayacaksın.
Que sacudindo sua árvore genealógica acaba-se encontrando um judeu.
Soy ağacınızı sallarsanız Yahudi bulacağınıza dair.
Vai ao celeiro e traz-me cenouras e batatas para o guisado.
Hadi bakalım, kilerden biraz havuçla patates al ve soy, hayatım.
Tens de ir descascar melões!
Kavun soy sen!
Vamos ouvir sobre os grandes impérios Ashantis as civilizaçöes Songhais, a arte de Benin, poemas Bantos e o monólogo vai terminar com a palavra "herança".
Az sonra, büyük Ashanti imparatorluğunu dinleyeceğiz Songhai medeniyetlerini, Benin heykelini, Bantu şiirlerini ve bu monolog "soy" kelimesi ile son bulacak!
Nana Kleinecamp.
Nana... Soy ismini kodla.
Por isso têm o nome de "diversão biológica".
Bu yüzden onlara, biyolojik açıdan farklı soy diyoruz.
Presumo que estás familiarizado com a diversão biológica?
Biyolojik açıdan farklı soy kavramına aşinasınızdır sanırım.
Qual é o seu apelido, Arthur?
Soy adın ne Arthur?
Despoje todos os monumentos públicos, os templos, os deuses e as deusas...
Bütün anıtlardaki altını soy, tapınaklardaki, Tanrı ve Tanrıçalardaki altını soy.
É um gás leve e inerte da atmosfera terrestre.
Evet, dünyanın atmosferinde bulunan hafif bir soy gazdır.
Se ele não pede ninguém de berço, o Bill pode ser.
Soy ağacı istemezse iyi durumdasın.
E qual o nome de família dele?
Peki soy ismi nedir?
Tinha as suas teorias de eugenia.
Soy bilimi konusunda kendine özgü düşünceleri varmış.
Dispa-a!
Soy onu!
As Guerras Eugénicas.
Soy Gelişimi Savaşları.
Ainda em Sahndara, iniciámos um programa de eugenia em massa.
Hala Sahndara'dayken soy gelişimi bilimine başladık.
Genealogia.
Soy bilimi efendim.
Tomei a liberdade de trabalhar com o Colégio sobre isto, usando uma análise da árvore da minha família como cobertura.
Ben de kendi soy ağacımı araştırma mazeretiyle, bu konu üzerinde çalışma cüretinde bulundum.
Nome interessante para um genealogista.
Soy bilimci için ilginç.
- É um genealogista famoso.
- Ünlü bir soy bilimcidir.
Sim, e o que é um genealogista?
Peki ama soy bilimci nedir? O ne yapar?
O que é um genealogista?
Fakat soy bilimci nedir?
A Genealogia é sobre antepassados e famílias.
Soy bilimi atalar ve ailelerle ilgilidir.
O Colégio de Armas é constituído por 1 3 membros da casa real, nomeados pela soberana para dirigir assuntos genealógicos, armoriais cerimoniais e outros.
Herald Heyeti, hanedanlık armaları, soy ağaçları, törenler ve diğer konularla ilgilenmeleri için hükümdar tarafından atanmış 13 kraliyet soylusundan oluşur.
Você fala inglês?
Yo soy Escalante. - İngilizce biliyor musunuz? - Ah, evet.
Dá o nome e o número ao Sr. Governador.
Direktöre soy adını ve adını söyle.
Beulah, pela-me uma uva.
"Bana bir üzüm soy, Beulah."
Tire o véu!
Soy onu.
Sabia que alguém me seguia.
Ben o zaman söy- - Birinin beni takip ettiğini biliyordum.
E se soubesse, não...
Hem bilsem bile sana söy...
Estou falando com você.
Sana söy...
As Guerras Eugénicas foram sobre isso.
Soy Gelişimi Savaşları bu yüzden yapıldı.
Traz o bebé.
le 12 00 : 01 : 04,600 - - 00 : 01 : 06,500 Hank'a söy... bir daha asla... Bebeği getir.
Não consegues despir-me?
- Soy beni artık.