Translate.vc / Português → Turco / Spud
Spud tradutor Turco
92 parallel translation
- Donhauer chegou, Spud.
Donhauer geldi Spud.
Por que Spud está demorando?
Spud neden hala gelmedi acaba?
Spud!
- Ne oldu Spud?
Mata Hari me pegou.
- Spud! - Beni kandırdı. - Kim?
Cale-se, Spud!
Ne demek istiyorsun?
Método nazista.
- Nazi teknikleri, bilirsin. - Sen Nazi değilsin, Spud!
- Você não é nazista, Spud. - Não lutaremos com ingleses.
- İngilizlerle savaşalım diye eğitilmiyoruz!
Chá! Como pode?
Ama Spud, bunu nasıl yapabilirsin?
- A namorada do Spud.
Çavuş Smith! Evet.
Onde ele está?
- Şimdi nerede peki? - Kim? Spud mı efendim?
O que faz aqui, Esterhazy? - olá, Spud. O que há nessa cabecinha?
Hey Esterhazy, burada ne yapıyorsun?
Não me venha com esse papo.
Merhaba Spud.
Spud, vamos a ver como usas essa corda.
Spud, o ipi ne kadar iyi kullanabildiğini görelim.
Vá.
Hadisene Spud.
Tivemos de ir ao Spud Hut comer as batatas de Natal.
Biz de o yüzden Sput Hut'da Tatil Özel Patatesi yemek zorunda kaldık.
Salta um pouco mais alto.
Daha yükseğe zıpla, Spud Webb!
Spud!
Spud!
Spud, desliga a estúpida da televisão!
Spud, şu aptal televizyonu kapat.
Estás a ouvir-me, Spud? !
Beni dinliyor musun, Spud?
Se contratares o Spud, dou-te tratamentos de óleo o resto da vida!
Spud'a bir iş verirseniz, hayatın boyunca sana yağ masajı yaparım!
- Dá cumprimentos meus ao Spud.
- Spud'a selam söyle.
O Spud está mais divertido do que nunca.
Spud hiç olmadığı kadar cana yakın.
Vamos, Spud.
Haydi, Spud.
Não brinques com isso, Spud.
Bununla dalga geçme, Spud.
Obrigado, Spud.
Sağol Spud.
Como serás o meu cão, o teu nome passa a ser... Malhado.
Köpeğim olacağına göre yeni adın "Spud." olacak.
Boa sorte, Spud.
- İyi şanslar, Spud.
Uma verdadeira corda-bamba, Spud.
- Tam bir kâbus. Pamuk ipliği, Spud. Herşey pamuk ipliğine bağlı.
O Spud portou-se bem, tive orgulho nele.
Spud iyi iş çıkarmıştı, onunla gurur duyuyordum.
Lixou qualquer hipótese, o gajo saiu-se mesmo bem.
İşin içine çok güzel sıçmıştı. Böyle işleri Spud'a bırakın.
Acorda, Spud.
Uyan, Spud.
Bom dia, Spud.
- Günaydın, Spud.
Spud, os lençóis são meus!
- Gerçekten, hayır! - Spud, benim çarşaflarım.
Foi aí que o Spud, o Sick Boy e eu tomámos a sensata, informada e democrática decisão de voltar à heroína o mais depressa possível.
O dakikadan sonra Spud, Hasta Çocuk ve ben eroine en kısa zamanda başlamak üzere sağlıklı, aydın ve demokratik bir karar verdik.
Do Spud, do Swanney, do Sick Boy... Sei lá.
Spud'ın, Swanney'in, Hasta Çocuk'un olabilir ; bilmiyorum.
Foi injusto, o Spud ir preso e eu não.
Adalet yerini bulmadı. Spud içerideyken, ben buradayım.
Quem dera ter ido eu preso em vez do Spud.
Keşke Spud'ın yerine içeride ben olsaydım.
" Encontrei o Spud, que te mandou cumprimentos.
" Spud'la karşılaştım, sana selam söyledi.
Spud, já estiveste dentro ;
Spud, daha yeni hapisteydin.
O Begbie não confiava no Spud e o Sick Boy andava muito cuidadoso, portanto subi a manga, espetei uma veia, e fiz o que era preciso ser feito.
Begbie, Spud'a güvenmiyordu ve Hasta Çocuk o günlerde çok tedbirliydi. O yüzden kolumu sıyırdım, damarımı buldum ve yapmam gerekeni yaptım.
E tu, Spud, pensas realizar algum investimento importante?
Peki ya sen, Spud? Ufukta gözüken bir yatırım var mı?
Quanto ao Spud, tenho pena dele, nunca fez mal a ninguém.
Ve Spud, tamam, Spud için üzgünüm. Kimseye bir zararı yok.
Spud, põe mais maçãs no caramelo.
Spud, karamelaya birkaç elma daha at.
Me chamo Cooder, este é o meu filho Spud.
Adım Cooder. Bu da oğlum Spud.
Chefe, eu e o Spud temos de sair para uma reunião dos AA.
Hey, patron. Ben Spud'la birlikte Meçhul Alkolikler Derneği'nin toplantısına gidiyorum.
Chamou, Spud?
Bana mı seslendin, Spud?
Cooder, Spud, saiam desse porco.
Cooder, Spud kalkın o domuzun üstünden!
- Foi o Spud que me ensinou.
- Spud öğretti.
Por causa das coisas maravilhosas que ele faz.
Kes şunu Spud!
Não entende?
- Ama Spud, anlamıyor musun?
Bom dia, Spud.
Günaydın, Spud.