Translate.vc / Português → Turco / Supermán
Supermán tradutor Turco
946 parallel translation
Eu?
- Tam bir Superman değilsin... ama fena halde hazırsın. - Ben mi?
Eles pensam que eu sou Superman.
Beni Superman falan sanmış olmalılar.
- Precisamos é do Super-homem.
- Superman'e ihtiyacımız var.
Só pensam no super-homem e em cowboys.
İlgilendikleri Superman ve kovboylar.
- Eu odeio o super-homem.
- Superman'den nefret ediyorum.
Não se torne perigoso para nós, Super-Homem.
Tehlikeli sürme, Superman.
O Super Homem?
Superman falan mı?
Superman!
Süpermen!
Superman, sou eu, Lois!
Süpermen, benim Lois!
Provávelmente conhece-o melhor pelo nome original, mas neste planeta... ele é conhecido por Superman.
Muhtemelen onu yolculuklarında kullandığı adıyla... tanıyorsunuzdur.
Superman, ajude-nos!
Süpermen, bize yardım et!
Eles mataram o Superman.
Süpermen " i öldürdüler.
Volte, Superman!
Geri dön Süpermen!
Superman, não!
Süpermen hayır!
Não faça isso, Superman!
Süpermen yapma!
Escute, Superman
Bak.
Não podem colocar o Superman, no. 77 com os 200.
Superman'in 77. sayısını 200'lerle bir araya koyamazsınız.
O meu programa favorito era algo chamado :
Benim favorim Superman ve Cary Grant karışımı.. ... bir şey olduğunu düşündüğüm
Maldição de um super-homem.
"Superman'in Laneti"
Contactem o Superman 0-2.
Süpermen 0-2'yi ara.
Superman 0-2, Superman 0-2...
Süpermen 0-2, Süpermen 0-2...
Superman 0-2, Superman 0-2.
Süpermen 0-2, Süpermen 0-2.
Um homem julgou-se primo do Super-Homem e decidiu salvar a cidade.
Adamın biri kendini Superman'in kuzeni ilan edip şehri kurtarmaya çalıştı.
Eu acho que o Super-Homem tem, provavelmente, um excelente sentido de humor.
Bence Superman'in espri anlayışı iyi.
Não sou o Superman.
Süpermen değilim.
If he's still alive, he must be superman.
Eğer hayatta kaldıysa, bu adam kesin Bruce Lee.
Oh Vamos, Klein, ela não é Superman.
o süperman değil.
Queres que te traga um livrinho do Super-Homem?
Dışarı gidip sana bir tane Superman çizgi romanı almamı ister misin?
Eu nunca percebi o que o Super-homem viu nela. Dêem-me a Mulher Maravilha. E aquele Lariat dourado.
Superman'in o kadında ne bulduğunu anlamıyorum. ben olsam Harika Kadın'a bakardım ve o altın kementi.
Super-homem!
Superman!
Adeus, Super-Homem.
Çok uzun süre, Superman.
Eu sou melhor que o Super-Homem.
Seni Superman'den daha fena beceririm.
Como é que me encontrou, Super-Homem?
Beni nasıl buldun Superman?
Acalmávamo-nos. Víamos as aventuras idiotas do Super-Homem com enredos desconchavados e não nos ríamos deles.
Aptal maceraları ve saçma olayları ile Superman'i izledik ve hiç gülmedik.
É como ser amigo do Super-Homem. Eu sei.
- Superman'in arkadaşımız olması gibi birşey.
Ficas a ver o mundo a passar à tua frente.
- Hey, Superman'in ilk sayısı var mı babanda?
Super-Homem!
Superman!
Sabes, sempre que o Super-Homem salva alguém, ninguém lhe pergunta se quer atirar-se a ela.
- Superman birisini kurtardığında kimse kızı isteyip istemediğini sormuyor.
Sim, mas tu não és o Super-Homem.
- Sen Superman değisin.
É o Super-Homem.
Superman.
Estás a dizer-me que o Super-Homem não dá conta do recado?
Yani bu Superman herşeyi yapamaz mı demek oluyor? - Dur.
Por amor de Deus, trata-se do Super-Homem!
- Tanrı aşkına, o Superman.
A Lois nunca pode ter um bebé do Super-Homem.
Lois, Superman'in bebeğini doğuramaz.
Garanto que ele ejacula como uma caçadeira, até às costas.
Superman pompalı tüfek gibi patlar, spermler kızın sırtından çıkar.
Como passo da hipótese de sexo na Florida com a Brandi... a falar do coito do Homem de Aço aqui?
Florida'da Brandi'yle sevişmek yerine yiyecek katında... Superman'in seks hayatını tartışıyorum.
É como quando o Super-Homem reverteu a rotação da terra para salvar a vida da Lois.
Superman'in Lois Lane'in hayatını kurtarmak için dünyayı tersine döndürmesi gibi.
O Clark Kent está com ciúmes, porque a Lois Lane gosta do Super-Homem.
Clark Kent, Louis Lane Superman'ı seviyor diye kıskanıyor.
Sinto-me o Super-Homem sem os meus poderes, entendes?
Biliyor musun, kendimi güçlerini kaybetmiş Superman gibi hissediyorum.
Sim, como o Super-Homem Bizarro.
Evet, Bizarro Superman gibi.
O oposto do Super-Homem, que vive no mundo às avessas.
Superman'in tam zıttı Bizarro Dünyasının derinliklerinde yaşıyor.
Quem te chamou aqui, Super-Homem?
Seni kim davet etti, Superman?