Translate.vc / Português → Turco / Taé
Taé tradutor Turco
563 parallel translation
Aviso-vos de que conheço judo, krai magna e tae kwon do.
- Seni uyarmalıyım. Judo biliyorum. - Ve Tekvando.
- Taekwondo.
- bana dokunuyorsun öp beni Patty - oh, tae kwon do günüm
Kung Fu, Karate, Tae Kwan Do.
Kung Fu, Karate, Tae Kwan Do.
Tae Kuk.
Tae Kuk.
- Tae Kuk.
- Tae Kuk.
- O Tae Kuk fez-se já ao mar.
- Tae Kuk denize açılmış.
Tae Kuk, Tae Kuk, Aqui Helicóptero militar.
Tae Kuk, Tae Kuk. 1350 arıyor.
Tae Kuk.
Tae Kuk...
Não se preocupe, Miss Tae.
Tae-san, bunun için endişelenmeyin.
Tive aula de tae kwon do na ACM.
Tekvando dersi almıştım.
Ele trabalhava para a Tae-hwa Elec, antes de se juntar ao exército.
Askerden önce Tae-hwa Elk.'de çalışıyordu.
Não era kickboxing. Era Tae-Bo.
Kik boks değil, Tae-Bo dersiydi.
Estava a fazer Tae-Bo.
Tae-Bo antrenmanı yapıyordum.
Agora prefiro Tae-bo.
Şimdi ise Tae-Bo dersi alıyorum.
Praticas Tae-bo?
- Sen Tae-Bo dersi mi aldın?
Jung, Tae Won
Senaryo :
Jhoon Rhee, mestre de tae-kwan-do, organizou um campeonato internacional de karaté.
Tekvando ustası Jhoon Rhee uluslararası karate turnuvası düzenlemişti.
Não me lembro do Country Club organizar aulas de ginástica.
Kır klübünün Tae-Bo dersi organize ettiğini de hatırlamıyorum.
Um verdadeiro pregador sabe como dar vida à Bíblia, através da música, da dança e do Tae Bo.
- Gerçek bir vaiz İncil'i müzik dans ve Taebo eşliğinde nasıl canlandıracağını bilir.
O Jack é cinturão negro em Tae Kwon Do.
Jack, tekvandoda siyah kuşak.
Estão dizendo ter sido a câimbra mais poderosa desde que Frank tentou fazer Tae-Bo.
Gazeteler, Shane'le Tae-Bo'dan bu yana en güçlü kramp olduğunu söylüyorlar!
Tenho de ir buscar o quimono à lavandaria, porque tenho Tae Kwon Do amanhã à noite.
Temizleyiciden kız arkadaşımı alacağım. Yarın gece tekvandoya gidiyorum.
Consigo sobreviver na selva só com uma faca matar o que colocar nas minhas mãos e sou cinturão castanho em Tae Kwon Do.
Ormanda sadece bir bıçak yardımıyla hayatta kalabilirim. - Ayrıca ormandaki hayat konusunda doktoram bulunuyor.
Jeon Ji-hyun Cha Tae-hyun
Jeun Jee-hyun ve Cha Tae-hyun...
Eu acho que o Kwang-tae tem alguma coisa pra me dizer.
Sanırım, Kwang-tae'nin sana söylemek istediği bir şey var.
Chamava-se Kwang-tae.
İsmi Kwang-tae'ydı.
Acho que era Verão quando Kwang-tae se mudou pra cá
Sanırım Kwang-tae, taşındığında yaz mevsimiydi...
Estas não são as notas de Kwang-tae?
Kwang-tae'nin notları değil mi bunlar?
È a historia de Kwang-tae
Bu Kwang-tae'nin romanı.
Kwang-tae conheçeu-me como um pro apreendeu muito comigo
Kwang-tae, benim gibi bir profesyonele rastladı, yani benden çok şey öğrendi.
Cada vez que olho as notas dele lembro-me de Kwang-tae também
Bu notlara ne zaman baksam, benim de aklıma Kwang-tae geliyor.
Ele pegou nas notas de Kwang-tae primeiro
Önce Kwang-tae'nin notlarını kurtarmış.
Ele fingiu ajudar Kwang-tae, mas tava só a usá-lo
Bay Lee mi? Evet! Kwang-tae'ye yardım ediyormuş gibi davrandı, ama sadece onu kullanıyordu.
Eras feliz amando Kwang-tae?
Kwang-tae ile olan aşkından mutlu muydun?
Kwang-tae, tás farto de mim?
Kwang-tae, benden bıktın mı?
Sinto muito.O pai de Jung-tae tem cancro do figado e ele não tem dinheiro, sinto muito.
Özür dilerim ama Jung-tae'nin babası karaciğer kanserine yakalandı ve faturalarını ödeyemiyor. Üzgünüm...
Jung-tae, escuta-me.
Jung-tae, dinle beni.
Deixa-a ir, deixa-me ir Jung-tae, escuta-me.
Bırak onu. Jung-tae, dinle beni.
Ei, Jung-tae, não tens mais modos.
Hey, Jung-tae Kabalaştın.
Fizeste do Jung-tae um assassino
Jung-tae'yi katil ettin.
Kenji, Yahiko, Tsubame e Megumi. e Tae. Saíram todos para ver as flores a ameixoeira.
Yahiko ve Tsubame-chan ayrıca Megumi-san ve Tae-san'ı da çağırıp hep beraber izleyelim isterim.
- Ando a frequentar umas aulas de tae-jitsu.
- Teşekkür ederim. Tae-jitsu dersleri alıyorum.
O Tae-jitsu é a relação do poder do vosso corpo com a vossa mente.
Tae-jitsu bedeniniz ve aklınız için bir güçtür.
- Acho que não posso mais lutar tae-jitsu.
- Bence artık tae-jitsu yapamam.
Eu sei que fui um bocado longe com o meu tae-jitsu, mas de agora em diante, não vão haver mais discussões dentro desta casa, está bem?
Biliyorum ki işler benim tae-jitsum ile biraz ileri gitti. Ama bundan sonra bu evde asla öfkelenmeyeceğiz. Tamam mı?
Tae kwon dos dodós, ao ataque.
Dodolar Tae Kwon, saldırın.
É o coração de Coney Island.
Burada yetiskinler için egitim alanlari, basketboI CPR, Lamaze, su balesi, senyor tae kwon do var. Burasi Coney Adasi'nin kalbi.
Engloba educação de adultos... basquetebol, CPR, Lamaze, ballet, Tae Kwon Do.
Bu harika.
Cumprimentos do Tae-Bo, 2 horas por dia, 5 dias por semana.
Tay box'tan selamlar. Günde iki saat, haftada beş gün.
Estou a praticar Tae Bo.
Tai Bo çalışıyorum.
... cinturão negro de Jiu-Jitsu, campeão de Tae-Ken-Do técnico forense certificado pelo FBI E O MAIOR FALHADO DO MUNDO!
Karşınızda dünyanın en büyük zavallısı.