English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Tiffany

Tiffany tradutor Turco

988 parallel translation
Pensei que fossem diamantes da Tiffany.
Ah, ben de elmasların Tiffany'den olduğunu sanmıştım!
É como o Tiffany's.
Tiffany gibi bir yer.
Adoro o Tiffany's.
Tiffany'ye bayılıyorum.
Quando me sinto assim, a única coisa a fazer é meter-me num táxi e ir ao Tiffany's.
Böyle hissettiğinde yapılacak en iyi şey bir arabaya atlayıp doğruca Tiffany'ye gitmektir.
Se eu encontrasse um sítio real que me fizesse sentir como o Tiffany's faz...
Eğer beni Tiffany'deki gibi hissettirecek bir yer bulabilirsem, o zaman...
Bem, ainda é muito cedo para ir ao Tiffany's.
Tiffany'ye gitmek için hâlâ çok erken.
O Tiffany's.
Tiffany'yi.
Mas o Tiffany's é caro.
Ama Tiffany çok pahalıdır.
Depreendo que isto não foi comprado no Tiffany's?
Bunu Tiffany'den almadınız, öyle değil mi?
O Tiffany's gravava-o mesmo para nós?
Tiffany bunu bizim için işler mi?
Bem, é um pouco invulgar, mas sabe, o Tiffany's é muito compreensivo.
Bu gerçekten ender rastlanır bir durum ama, Tiffany çok anlayışlı bir yerdir.
Acho que este sítio não é tão simpático como o Tiffany's.
Burası nezaket konusunda Tiffany'nin yarısı bile etmez.
O pequeno-almoço é no Tiffany's, e estao todos animados.
Herkes eğlenmektedir.
E o T é de Tiffany.
O Tiffany'nin T'si.
Tiffany Case?
Tiffany Case mi?
E a Menina Tiffany Case "Jones" tem reserva noutro hotel.
Ve Bayan Tiffany Case "Jones" un başka bir otelde ömür boyu rezervasyonu var.
- Onde está a Tiffany?
- Tiffany nerede?
Tiffany, minha cara.
Tiffany sevgilim.
Há três anos tentou assaltar a Tiffany's na Quinta Avenida em plena luz do dia.
Üç yıl önce, Beşinci Cadde'de Tiffanys'i güpe gündüz soymaya kalkıştı.
Apanharia de dois anos e meio a cinco, mas a Tiffany's não o processou.
İki ila beş yıl hapis yiyebilirdi, ama Tiffanys şikayetçi olmadı.
É uma morena alta que trabalha no Tiffany's, na Broadway.
Uzun boylu, esmer. Broadway'de "Tiffany's" de çalışıyor.
MASSAGEM E SAUNA TIFFANY'S ABERTO TODO O DIA
TIFFANY'S MASAJ SAUNA
- É aqui o Tiffany's?
- Burası Tiffany's mi?
Preciso da minha fita Tiffany
Tiffany saç bandımı istiyorum
Iriamo-nos casar em Inglaterra, então eu comprei essa jóia na Tiffany's.
Benimle birlikte Kraliçe Mary'e binip İngiltere'ye gelecek ve evlenecektik. Ben de ona bu taşı aldım üstelik Tiffany'den.
Eu chamo-me Tiffany e tenho 8 anos.
Ben Tiffany, 8 yaşındayım.
Tiffany vai para a cama.
Tiffany, yatma vakti.
Muito bem, agora vejamos a temperatura da Tiffany.
Şimdi Tiffany'nin ateşini ölçelim.
Isto é tudo o que me resta, Tiffany.
Elimdekilerin hepsi bu.
Todos excepto esta coisa rara. A Tiffany escolheu-o e depois devolveu-o.
Tiffany onu aldı ve geri verdi.
- A Tiffany?
Tiffany? Evet.
Como as pessoas com quem vivo, e tu, Tiffany.
Birlikte yaşadığım insanlar, Ve sen Tiffany.
Está tudo bem, Tiffany.
Sorun değil, Tiffany.
Também gosto de ti, Tiffany.
Ben de seni seviyorum, Tiffany.
- Que tal Tiffany?
Ya Tiffany?
- Tiffany?
Tiffany?
Tiffany.
Tiffany.
Tiffany?
Tiffany?
Este carregamento é para a Tiffany's.
Bu gördüğünüz Tiffany'e gidecek.
Mãe, pai, esta é a Tiffany.
Anne, baba, bu Tiffany.
Tiffany, entra. Descontrai.
Tiffany, gir içeriye, rahatla, otur.
Então, Tiffany, fala-nos de ti.
Şey Tiffany kendinden biraz bahseder misin?
Quer dizer, para a Tiffany.
Yok yok... Yani Tiffany rahat etsin.
Importas-te de pousar a camisola da Tiffany?
Al, Tiffany'nin kazağını bırakır mısın?
Tiffany!
Oh, Tiffany!
- Vem conhecer o nosso vizinho.
Tiffany, gel komşumla tanış.
Tiffany, Steve.
Tiffany, Steve.
Mas se tu o tinhas a cada 36 horas antes da Tiffany, surpreende-me que estejas consciente.
Sen, Tiffany gelmeden önce her 36 saatte bir yapıyorsan şu an bilincinin açık olması bile beni şaşırtıyor.
O Steve só quer falar acerca da Tiffany.
Steve de sadece Tiffany'den bahsediyor.
Tiffany's?
Tiffany mi?
- Boa noite, Tiffany.
İyi geceler, Tiffany.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]