Translate.vc / Português → Turco / Times
Times tradutor Turco
2,129 parallel translation
Li isso no "Times".
Times'da okumuştum.
A bomba que rebentou na Times Square.
Times Meydanı'nda bir bomba patladı.
Meu Deus, o meu primo trabalha na Times Square.
Aman tanrım, benim kuzenim Times Meydanı'nda çalışıyor.
Em primeiro lugar, parabéns por "Heat Wave", campeão de vendas do "New York Times".
İlk önce Ateş Dalgası için tebrik ediyorum. New York Times'da en çok satan oldu.
Fizeste o melhor para ti, porque és impaciente e infantil.
Çünkü sabırsızsın ve çocuk gibisin. New York Times'da tam sayfa kudurmuşsun.
Obrigado por teres metido o meu nome junto dos grandalhões.
The Times'da tam sayfa ilan ha?
Uma página inteira no Times.
Ne işine yaradı?
Não vais pôr um anúncio no Times a dizer que nunca gostaste de mim?
Yani New York Times'a, beni zaten hiç sevmediğine dair ilan vermeyeceksin, öyle mi?
Vou visitar a minha irmã em Patterson no fim de semana e provavelmente vou para Times Square.
Hafta sonunda Patterson'daki kız kardeşime gideceğim. Yılbaşını bilmiyorum. Herhalde Times Meydanı.
Walter Hoffman do Times. É um jornalista.
The Times'tan Walter Hoffman.
Walter Hoffman do The New York Times.
- New York Times'tan Walter Hoffman.
listas telefónicas, enciclopédias, o jornal de domingo completo.
Telefon rehberleri, ansiklopediler, tüm bir "New York Times" gazetesi.
Eu sei! E vai sair um artigo sobre mim no New York Times para encher espaço de publicidade que não venderam.
Ve azalan reklam satışlarının yerini doldurmak için New York Times'da benimle ilgili kısa bir biyografi olacak.
Ou se escrevessemos nós o tal artigo do Times, descrevendo o Danny como um idiota...
Ya da, eğer Şakacılar o Times kısa biyografisi kendileri yazarlarsa Danny'i aptal gibi gösterirler.
A entrevista do Danny ao New York Times sai hoje, por isso "tenhemacynna"
Danny'nin New York Times ile yaptığı röportaj bu gün çıkıyor, - yani, "bitravjensova."
Não, eu dei uma entrevista ao New York Times e eles escreveram coisas que eu não disse.
Hayır, New York Times'da bir röportaj yapmıştım ve demediğim bir sürü şeyi basmışlar.
O New York Times não tem um jornalista chamado Seymor Nips.
New York Times'da adı Seymour Nips olan kadrolu bir yazar yok.
Three times a lady.
"Üç kere bayan."
- Meu Deus, parece Time Square.
Aşağısı Times Meydanı'na dönmüş resmen.
Não, estava mais a pensar na linha de Times Square.
Hayır daha çok Times Meydanı... hakkında düşünüyordum.
E agora parece uma feira.
Ve artık orası sadece Times Meydanı dedikleri bir yer.
Toda a gente o conhece. Não. Não é o actor que fez de J.J. em "Good Times".
"Good Times" ta J.J. i oynayan aktörden bahsetmiyorum.
Como estava a dizer, o Bruce está destinado a estar triste a sua vida toda, mas, em vez disso, ele compra um violino numa loja de velharias e ele começa a expressar-se com ele, começa a pôr toda a dor e as promessas e os sonhos nessas músicas e, quando dá por si, está na capa da Times e da Newsweek, na mesma semana.
Neyse, Bruce bütün hayatı boyunca orta direk olmaya mahkummuş ama kabul etmek yerine gitmiş ve tefeciden eski bir Strat satın almış ve inlemeye başlamış kederi, vaatleri ve hayalleri müziğine katmış ve bir bakmış ki aynı hafta içinde Newsweek ve Times'a kapak olmuş.
Scoop Chang, editor de comentários do blog e podcast do New New York Times.
Scoop Chang, New New York Times online podcast blog yorumları editörü.
Malta, aquele é o Peter Bogdanovich a falar com a Arianna Huffington e com o Will Shortz, o editor das palavras cruzadas do New York Times!
Çocuklar... Şuradaki Peter Bogdanovich ve konuştukları da Arianna Huffington'la New York Times bulmacasının editörü Will Shortz!
Will Schortz, editor das palavras cruzadas do Times.
Times bulmacasının editörü Will Schorz.
Foi capa da revista Encino Times.
Encino Times dergisinin ilk sayfasındaydım.
Não quero que leia que vou desistir dela no "The New York Times".
Annemin dersi bıraktığımı "New York Times" tan öğrenmesini istemiyorum
Tenho a certeza de que o "The Times" ia adorar um artigo sobre uma reitora que tolera professores que abusam de alunas.
Ayrıca "The Times" gazetesinin güçlü pozisyondaki profesörlerin kız öğrencileri istismar etmesine göz yuman bir dekanla ilgili..... makale yazmak isteyeceğine eminim.
O "Tribune" e o "Sunday Times" podem ser maiores, mas têm de prestar contas aos proprietários da empresa.
The Trib ve The Sun Times daha büyükler ama onların hep cevap vermeleri gereken bir şirket vardı.
O advogado mencionou a decisão do "New York Times" e da "Yale University Press" de não publicar as caricaturas dinamarquesas.
Avukat New York Times'ı ve Yale Üniversitesi gazetesinin Danimarka'da yayınlanan karikatürü tekrar yayınlamama kararına atıfta bulunmuştu.
Editora Assistente, Edição Americana The Financial Times
The Financial Times Editör
Ninguém ficava "pendurado". Editora Assistente, Edição Americana The Financial Times
Yakanıza kimse yapışmayacaktı, denetimin kısıtlamaları yoktu.
Comentador de Economia The Financial Times
Gerçek kâr veya gelir değildi.
Não eram lucros ou rendimentos reais, era dinheiro gerado pelo sistema, contabilizado como rendimento.
Baş Ekonomi Yorumcusu The Financial Times Sistem tarafından yaratılan ve gelir olarak kayda geçen bir paraydı.
Editora Assistente, Edição Americana The Financial Times De repente, as pessoas perguntavam-se : " Acredito em quê?
İnsanlar, " Biz neye inanabiliriz?
Colunista de Economia The Financial Times
Daha az rakipleri var.
Estás sentado no banco, a abrir o Times para ver a secção internacional...
Banka oturup Times gazetesinin uluslararası bölümünü açacaktın.
O crítico de comida do Times considerou-o o melhor novo restaurante de Manhattan.
Times gazetesi yaptığı kritikte Manhattan'daki en iyi yeni restoran demiş.
O chefe do "Caxemira Times" foi sequestrado há quatro dias.
Kashmir Times Büro Şefi dört gün önce bilinmeyen silahlı kişilerce kaçırılmıştı.
No próximo episódio de The Hard Times of RJ Berger.
Hard Times of RJ Berger'de bir sonraki bölüm...
"THE HARD TIMES OF RJ BERGER" - S01E03 = The Berger Cometh =
- BeyazBizon
- Times Square.
- Times Square.
Passa o "Times" primeiro.
Times'ı önce yap.
Tiveste uma birra numa página inteira do New York Times.
Kimsenin hoşuna gitmedi mi yani?
New York Times.
"New York Times."
Sim.
Times'ta bu konu hakkında bir makale okumuştum.
Imagine que dizia ao New York Times :
The Times'a şöyle dediğinizi düşünün :
"THE HARD TIMES OF RJ BERGER" - S01E12 Season Finale : The Right Thing
Çeviri : farkob
Anteriormente em The Hard Times of RJ Berger... O meu nome é RJ Berger.
The Hard Times of RJ Berger'da daha önce...
"THE HARD TIMES OF R.J."
"Muhabbet gayet küfürlü uyarmadı demeyin."