Translate.vc / Português → Turco / Tomorrow
Tomorrow tradutor Turco
108 parallel translation
Ei, vejam, "demain", "tomorrow".
İngilizce biliyorsun.
Deve ser o Ray Baxter e os rapazes e raparigas do Tomorrow's World.
Aa, bu Ray Baxter ve Yarının Dünyası'ndaki oğlanlar ve kızlardır.
É como aquela senhora alcoólica no I'll Cry Tomorrow.
"Yarın Ağlayacağım" daki alkolik kadın gibiydi.
I'd like to start again tomorrow
* Tekrar başlayacağım yarın *
Tomorrow'z ze last day.
Ben yarın gitmiyorum, nasılsa son gün.
Foi actor convidado em "Search for Tomorrow".
Yarını Arayış dizisinde önemli bir konuk oyuncuydu.
"E amanhã, irei voar com a Águia, mesmo que"
Tomorrow, I'll go hiking with that Eagle Scout unless
It's the warden, he's back from Hawaii tomorrow.
Başgardiyan aradı, yarın Havai'den dönüyomuş da...
Tomorrow, summon all the prisoners to the compound.
Avluya çukur aç, kumu çokça al.
See you tomorrow.
Seni gezmeye de çıkarcam.
Sir, the prisoner's menu for tomorrow is ready.
Mahkumların yarınki yemeği hazır efenim.
* Cornbread disse "Agora, isto é ali direito Encontre-me no canto amanhã à noite"
# Cornbread said "Now, that's all right # Meet me on the corner tomorrow night"
*.. no canto amanhã à noite!
#.. on the corner tomorrow night!
Hoje Matamos, Amanhã Morremos e Gladys, a mula rabugenta.
Today We Kill, Tomorrow We Die, and Gladys, the Groovy Mule.
Vai haver uma batalha aqui, amanhã.
There's going to be a battle here tomorrow.
Terá uma gloriosa morte amanhã.
He'll be among the glorious dead tomorrow.
Vamos lutar com os franceses amanhã.
We're fighting the French tomorrow.
É verdade que amanhã vais tentar apoderar-te da águia francesa?
Is it true that tomorrow you will try to take a French eagle?
Alguém, no Tomorrow, soube antes do governo vietnamita.
"Yarın" gazeteside Vietnam hükümetinden önce bilen biri vardı.
O Carver é o dono do jornal Tomorrow.
Carver, "Yarın" gazetesinin sahibi.
Ouço mais uma daquelas mons - trinhas assassinar "Tomorrow"
Artık o pisliklere tahammülüm yok. Böyle devam ederse çok kötü şeyler yapabilirim.
Sr. Braithwaite, "The Sun ( Sol ) Will Come Out ( Nascerá ) Tomorrow".
Pekala Bay Braitwaite, "Güneş Yarın Doğacak."
Iremos discutir isso com aqueles próximos a Blake, incluindo o seu velho barbeiro amanhã no'Acesso infiltrado'.
Bunu Blake'e yakın kişilere, berberi de dahil, soracağız Tomorrow's lnside Access'de.
Qualquer tipo de dúvida é retirada pelo facto que "mantém-se longe" está num só pedaço e "pântano" ( moor ) foi criado de "amanhã" ( tomorrow ).
Her türlü kuşku "uzak dur" un tek parça halinde kesilmesi ve "kır" kelimesinin buradan elde edilmesiyle yok olur.
Porque amanhã, o Bob Kelso vai ser mais doce que flores molhadas em mel.
Tomorrow Bob Kelso'nun topraktaki çiçeklerden daha fazla balı olacak.
Chris, Patty Landry do Entertainment Tomorrow.
Hey, Chris, Patty Landry, eğlencesi yağrın.
Quando oiço "Always Tomorrow", visto um casaco cinzento por que tu vestes um casaco cinzento no CD.
Daima Sabah'ı dinlerken gri ceket giydim çünkü CDde sen de gri giymiştin.
Significa "Fragrância da Manhã".
Anlamı, "tomorrow's fragrance" ( yarının güzel kokusu ).
Queres almoçar amanhã?
Peki yarın öğle yemeğine ne dersin? So do you want to have lunch tomorrow?
Parece a continuação do "Dia Depois De Amanhã".
Dışarısı, aynı Day After Tomorrow filminin açılış sahnesi gibi.
And we'll see you the same time tomorrow.
Ve size aynı zamanda yarın göreceksiniz.
Eu amo-te, Sr. Tartaruga. E meninas órfãs reunidas com as suas amigas que fazem bolos.
Seni seviyorum, Bay Kaplumbağa. * The promise of a coming day * * So I'm sailin'for tomorrow *
Não se sabe o que servirá amanhã.
No idea what she's serving tomorrow.
A Miami Tomorrow não conseguiria fornecer manuais escolares às crianças mais necessitadas da nossa cidade sem a vossa ajuda, mas também gostaria que agradecêssemos à Renovation Warehouse.
Miami Tomorrow, şehrimizdeki çocuklarımızın ihtiyaçları olan ders kitaplarını sizin destekleriniz olmadan temin edemezdi. Ama aynı zamanda Renovation Mağazacılığa da teşekkürlerimizi sunalım.
Maybe tomorrow the good Lord will take you
* Belki yarın, Yüce Tanrı alır seni göklere... *
And point me t'ward tomorrow
* Ve yol göster yarına *
Aliás, Dylan, segundo "O Dia Depois de Amanhã", o filme, a Terra irá arrefecer.
Aslında Dylan, The Day After Tomorrow, filmine göre, Dünya gittikçe soğuyor.
If we look all night, we're gonna be no good for tomorrow.
Tüm gece aramaya devam edersek, sabaha bir işe yaramayız.
Vamos arrasar como se tivéssemos uma noite Porque amanhã de manhã vamos partir Então nesse momento é melhor tu entrares nessa
d Gonna tear it up like we got one night d d'Cause tomorrow morning, we'll be leaving d d So right now you better jump right in d d Tomorrow morning... d
- "Jimmy Tommorow?"
- Sen "Jimmy Tomorrow" musun?
"Amanhã, de novo" é um dos meus filmes preferidos.
'Tomorrow, Again'en sevdiğim filmlerden biridir.
Vi o "Amanhã, de novo" umas 50 vezes.
Tomorrow, Again'i elli kez falan izledim.
"Amanhã, de novo" de novo, de novo e de novo.
Tomorrow, Again. Tekrar, tekrar izliyoruz.
- De novo.
- Tomorrow, Again. Filmin adı gibi oldu.
but tomorrow'll find a way, all the other times we are beautiful, no matter what they say words can't bring us down
Ama yarın kendimizi başka bir yolda bulabiliriz, çok başka bir zamanda. Ne derlerse desinler Biz çok güzeliz Kelimeler bizi alt edemez.
♪ wake up tomorrow ♪
Uyanırsın ertesi gün...
Anteriormente em "The Tomorrow People"...
Yarının İnsanları'nda önceki bölümde.
Anteriormente em "The Tomorrow People"...
Yarının İnsanları'nda daha önce.
The Tomorrow People S01E05 "All Tomorrow Parties" * Team LegendasProject *
YARININ İNSANLARI Sezon 1, bölüm 5. "Yarının Tüm Partileri"
Anteriormente em "The Tomorrow People"...
The Tomorrow People'ın önceki bölümlerinde...
Até logo.
# Tomorrow we're turnin'down the highway # - Görüşürüz.