Translate.vc / Português → Turco / Troi
Troi tradutor Turco
126 parallel translation
Troi, você sentiu algo diferente no Tenente?
Troi, Yüzbaşı'da normalin dışında bir şeyler hissediyor musun?
- Troi para Cap.
- Troi'den Kaptan Picard'a.
A conselheira da nave, Deanna Troi.
Gemi Danışmanı, Deanna Troi.
Talvez você e a conselheira Troi poderiam demonstrar?
Belki siz ve Danışman Troi gösterebilirsiniz?
A conselheira Troi acredita que ele é capaz de matar.
Danışman Troi, onun cinayet işleyecek kapasitede olduğuna inanıyor.
Já conhece a conselheira Troi.
Danışman Troi ile tanışmıştınız.
Troi, sou tua amiga, e tu enganaste-me!
Troi, ben senin dostunum ve sen beni kandırdın.
Tal como a Troi disse, sinto-me atraída por ele, mas mais nada.
Troi'nin de belirttiği gibi, ondan etkilendim, ama bu tamamen farklı.
- Vamos a warp seis na rota prevista. - 30 segundos para autodestruição. - Conselheira Troi?
Gördüklerim... ve öğrendiklerim,... başımı döndürüyor.
Lwaxana Troi, Filha da Quinta Casa,
Lwaxana Troi, Beşinci Ev'in kızı,
Desculpe por a terem assustado, Sr.ª Troi.
Sizi korkuttuğu için üzgünüm Bayan Troi.
Senhora Troi, uma vez que isto significa muito para si eu vou... eu vou levar isto.
Bayan Troi, bunun sizin için çok önemli olduğu aşikar... Onu... onu ben taşırım.
algo excêntrica, a Lwaxana Troi deve ser tratada com o devido respeito.
egzantrik görünse bile, Lwaxana Troi'ye hak ettiği saygı gösterilmeli.
Os outros oficiais... O Comandante Riker, a Conselheira Troi...?
Diğer subaylar, Yarbay Riker, Danışman Troi...?
Nunca presumas nada quando a Lwaxana Troi estiver envolvida.
Lwaxana Troi'un olduğu yerde hiçbir şeyi varsayamazsın.
A senhora Troi e eu estamos a ter uma discussão interessante sobre as várias formas das sociedades agradecerem a comida.
Bayan Troi ve ben, çeşitli toplumların... şükran sunma yöntemleri hakkında ilginç bir sohbet ediyorduk.
Não concorda, senhora Troi?
Sizce de öyle değil mi Bayan Troi?
De certeza que a senhora Troi vai apreciar a sua companhia.
Bayan Troi'un dostluğunuzdan çok memnun kalacağına eminim.
Tenho a certeza que a senhora Troi iria adorar ouvir falar acerca daquela... Nem por isso...
Eminim ki Bayan Troi... kahverengi cüce yıldızların... aykırı kimyasal bileşimi ile ilgili olanı da duymak isteyecektir.
Sim, a Troi avisou-me sobre isso quando começamos a andar juntos.
Evet, Troi görüşmeye ilk başladığımızda böyle bir şey hakkında beni uyarmıştı.
Senhora Troi, como é que eu lhe vou dizer isto...?
Bayan Troi, size bunu nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum...?
Vem connosco, senhora Troi?
Geliyor musunuz Bayan Troi?
Senhora Troi, o seu governo espera que eu a entregue na conferência e é isso que pretendo fazer.
Bayan Troi, hükümetiniz benden sizi konferansa götürmemi bekliyor... ve ben de bunu yapmak niyetindeyim.
Senhora Troi, existe uma coisa que você deve de saber acerca do Rex.
Bayan Troi, Rex hakkında bilmeniz gereken bir şey var.
Adeus, senhora Troi.
Elveda Bayan Troi.
É a Deanna Troi, a Conselheira da nave. - Kyle Riker.
Bu felaketin engellenebileceğini bile bilmiyoruz.
Esta é a Conselheira Troi.
Bu da Danışman Troi.
A Troi tinha razão. Ele é telepático.
Troi haklıymış, o telepatik.
Quando a Conselheira Troi está infeliz, ela normalmente come alguma coisa com chocolate.
Danışman Troi üzgünken, genelde çikolatalı bir şeyler yer.
Foi muito atencioso da sua parte por ter convidado a Lwaxana Troi para fazer parte da Delegação Betazed.
Lwaxana Troi'u davet etmeniz çok düşünceli bir davranış.
De certeza que a Conselheira Troi vai gostar de estar com a sua mãe.
Danışmanımın annesiyle zaman geçirmekten memnun olduğuna eminim.
Lwaxana Troi de Betazed, suponho.
Betazedli Lwaxana Troi, sanırım.
Lwaxana Troi.
Lwaxana Troi.
Lwaxana Troi, vais ser minha.
Lwaxana Troi, benim olacaksın.
A Conselheira Troi teve o bom senso de me pedir uma licença.
Danışman Troi kara izni istedi.
Estive a tentar tirar a Lwaxana da minha mente, mas sem sucesso.
Ama Lwaxana Troi'u aklımdan çıkarmaya çalıştığımda, başaramadım.
E agora, Lwaxana Troi, vamos lá falar.
Hadi Lwaxana Troi, konuşalım.
Mas ainda retém a Lwaxana Troi.
Ama Lwaxana Troi hâla elinizde..
Se a Lwaxana Troi não estiver nos meus braços dentro de dez segundos, atire com tudo o que temos contra a Krayon.
Lwaxana on saniye içinde kollarımda olmazsa, elinizdeki her şeyi Krayton'a fırlatın.
A Lwaxana Troi foi transportada para Betazed, Capitão.
Lwaxana Troi Betazed'e ışınlandı Kaptan.
Falarei com a Troi.
Ben Troi ile konuşayım.
Troi?
Troi?
E Deanna? Meio betazóide, gosta o chocolate. Conselheira da nave.
Deanna Troi, Danışman, yarı Betazoid, çikolata sever.
Costuma ser ocupado pelo Capitão Picard, o Comandante Riker e a Conselheira Troi.
Normalde Kaptan Picard, Yarbay Riker ve Danışman Troi bulunur.
A Conselheira Troi é Betazóide?
Danışman Troi bir Betazoid mi?
Mas você perguntou-me acerca da capacidade diplomática do Capitão Picard e da Conselheira Troi.
Bana hem Kaptan, hem de Danışman Troi'nin... diplomatik becerileri hakkında sorular sordunuz.
- Troi a Doutora Crusher.
Troi'dan Dr. Crusher'a.
- Enviaria você à conselheira Troi.
Seni Danışman Troi'ye gönderirdim.
Se a teoria da conselheira Troi é correta, poderíamos projetar uma imagem da cadeia depois de o aglomerado para mudar-lhes o curso. Isso baixaria a intensidade do campo liberando-nos.
Eğer Danışman Troi'nin tahmini doğruysa sicimin, kümenin arkasında oluşturulan bir kopyası rotalarını ters çevirmelerine sebep olup graviton rüzgarını, kaçmamız için yetecek bir süre için bozabilir.
Lal, diga olá para a Conselheira Deanna Troi.
Lal, Danışman Deanna Troi'a merhaba de.
- Olá, Conselheira Deanna Troi.
- Merhaba Danışman Deanna Troi.