Valéry tradutor Turco

"entre Valéry e Dostoievski."

Ibárruri ve Dostoyevsky'yle.

O poeta francês, Paul Valery, tinha razão quando disse : "O futuro já não é o que era".

Fransız şair Paul Valéry "Gelecek geçmişteki gibi değilmiş." derken haklıymış.

- A Valerie Bishop e o David?

Valery Bishop ve David?

Major Valeri Alexeivitch Petrofsky?

Binbaşı Valery Alexeivitch Petrofsky mi?

Posso pagar-te uma bebida, Valery?

- Sana içki ısmarlayabilir miyim Valery?

Conheces aquele russo, o Valery, que trabalha para o Slava?

Slava'ya çalışan şu Rus var ya? Valery.

Então, Valery, tens o dinheiro do Silvio?

- Valery, Silvio'nun parası hazır mı?

O Valery?

Valery mi?

O Valery começou a festejar o Natal com antecedência...

- Erken kutluyor. - Dahası da var.

Valerie Kholokov.

Valery Kholokov.

Valerie, Shannon e Grace.

Ryan, Seth işte Valery, Shannon ve Grace.

Numa das suas entregas, identificou o Valery Martynov e o Sergei Motorin dois agentes do KGB que estavam do nosso lado.

Bir keresinde beraber çalıştığımız iki tane KGB ajanını Valery Martynov ve Sergei Motorin'i ifşa etmişti.

Alertei-os que o Sr. Boris Yuzhin o Sr. Sergei Motorin e o Sr. Valery Martynov foram todos recrutados pelos nossos serviços especiais.

Bay Boris Yuzhin, Bay Sergei Motorin ve Bay Valery Martynov'un gizli servislerimizle görüştüğü konusunda sizi uyarmalıyım.

Valery Nabokov importa flores e aparelhos de televisão para este país.

Valery Nabokov bu ülkeye çiçek ve televiyon ithal ediyor.

- Valerie?

- Valery.

Olá, sou o marido da Arielle, Valery.

Merhaba, Ben Arielle'in kocası, Valery.

O Valery faz coisas adoráveis como esta.

Valery böyle hoş şeyler yapmayı sever.

Já estás com o Valery há muito tempo?

Bir süredir Valery ile mi birliktesin?

O Valery e eu temos um almoço formal.

Valery'yle resmi bir öğle yemeğine katılacağız.

Ela trouxe o Valery.

Valery'yi getirmiş.

Vou dizer ao Valery esta noite.

Valery'ye bu gece söyleyeceğim.

É o Valery.

Ben Valery.

Naquela Primavera, apresentaram-me o Valery.

O bahar, Valery'le tanışmıştım.

Quando o Valery e eu casámos, escrevemos os nossos próprios votos.

Valery'yle evlendiğimizde kendi yeminlerimizi yazmıştık.

Separei-me do Valery.

- Valery'lye ilişkim bitti.

- Valery, como estás?

- Valery, nasılsın?

Olá, sou o Valery.

- Merhaba, ben Valery.

Conheces o Valery Martynov?

Valery Martynov'u tanıyor musun?

Valery.

Valery.

Valery, afinal tinhas razão!

Valery, haklı çıktın! Haklıydın!