Woodley tradutor Turco

Um Sr. Carruthers e um Sr. Woodley.

Bay Carruthers ve Bay Woodley ile.

- O Sr. Woodley.

Bay Woodley.

Agradecia que não me atirasse fumo para a cara, Sr. Woodley.

Dumanı yüzüme doğru üflememenizi rica ediyorum, Bay Woodley.

Sr. Woodley, deixe-me em paz!

Bay Woodley, lütfen beni yalnız bırakır mısınız!

- Sr. Woodley, pare com isso!

Bay Woodley, buna bir son verir misiniz lütfen!

O Sr. Woodley foi-se embora e nunca mais o vi.

Bay Woodley evi terketti ve o günden beri onu görmedim.

- Sr. Woodley?

Bay Woodley.

O Sr. Woodley foi para casa numa carroça.

Bay Woodley bir arabayla eve götürüldü.

Pareceu-me ver o Sr. Woodley no jardim, hoje à tarde. E viu mesmo.

Sanırım bugün bahçede Bay Woodley'i gördüm.

O detestável Sr. Woodley voltou a aparecer em Chiltern Grange.

Şu mide bulandırıcı Bay Woodley Chiltern Çiftliği'nde tekrar ortaya çıkmış.

Quero apresentar-vos a Sra. Woodley. Não, Carruthers!

Size Bayan Woodley'i takdim edeyim.

Miss Smith está bem, tendo em conta a forma como foi tratada. - E Woodley?

Çok kötü muamele gördüğü göz önünde tutulursa, Bayan Smith oldukça iyi.

- Infelizmente, vai sobreviver.

Peki Woodley? Ne yazık, hiç şüphe yok ki yaşayacak.

Mas vai permitir que aquela jovem fique presa a Woodley para sempre?

Fakat söyler misiniz bu kız hayatı boyunca o sarhoş Jack Woodley'e bağlı mı olacak? !

Se nos denunciar, Bob Carruthers, vou fazer-lhe o mesmo que fez ao Jac Woodley.

Bizi ele verirsen Bob Carruthers, ben de Jack Woodley için çalıştığını açıklarım!

Woodley contratou esta criatura após o nosso regresso. Certo.

Woodley bu yaratığı dönüşümüzden sonra tanıdı.

Você e Woodley conheceram Ralph Smith na Africa do Sul.

Pekala, siz ve Woodley... Ralph Smith'i Güney Afrika'dan tanıyordunuz.

Foi por isso que você e Woodley decidiram regressar e encontrar a rapariga, sabendo que era a parente mais próxima e com intenções de partilhar os lucros do golpe.

Böylece, siz ve Woodley kızı aramak için buraya geldiniz, kızın en yakın akrabası olduğunu biliyordunuz ve siz de bu soygunda yer alacaktınız.

Por essa altura, já havia discutido com Woodley, expulsando-o de casa.

Fakat bu mesajdan sonra siz ve Woodley tartıştınız ve o evi terketti.

Woodley foi ter comigo, pedindo-me para cumprir o acordo.

Woodley anlaşmaya sadık kalmamı söylemek için geri geldi.

Um último pormenor. Porque escolheram Woodley para ser o futuro marido?

Son bir detay daha, gelecekteki koca adayı olarak neden Woodley'i seçtiniz?

Woodley terá sido condenado a dez anos, Williamson a sete anos e Carruthers, face ao depoimento eloquente que fiz a seu favor, provavelmente terá sido condenado a seis meses.

Woodley'nin on yıl almasını bekliyordum, Williamson'ın yedi sene ve Carruthers, tarafsız bir yargılamada etkili bir konuşma ışığında muhtemelen altı ay hüküm giyer.

Dois em Georgetown, um em Barnaby Woods, os outros em Woodley.

Georgetown'da, Barnaby Woods'da, ve Woodley'de.

Construiu o bairro Woodley Park, por volta de 1910.

1910'larda Woodley Parkı mahallesini yapmış olması ile biliniyor.

- A bomba foi feita em Woodley Park.

Bi'saniye bekle Zack. - Bomba Woodley Park'ta yapılmış.

Vá lá, Angela!

Woodley Park ve şehir merkezi arasındaki herhangi bir şey.

É um documento do Grupo Médico Woodley Park.

Woodley Tıp Merkezinden bir fatura.

Parece que o Grupo Médico Woodley Park é uma clínica de fertilização.

Doğurganlık ilaçları. Woodley Park, bir doğum merkezi.

Esposa, Leah Mayne, mora em Woodley Park.

Karısı Leah Mayne. Woodley Park'ta oturuyor.

O meu fofinho Woodley e eu precisamos de uns tempos a sós.

Bu defa bir süre için olsa da ayrılmak zorundayız.

Eu pesquisei-o, é um advogado burlão, escumalha do mundo.

Seni biraz arastirdim, Woodley. Sen masum insanlari soyan bir dava avukatisin, igrenç bir herifsin.

- Numa viela em Woodley Park.

Woodley Park'ta bir çıkmaz sokakta.

Não vi quem ela encontrou, mas a carta era para a Jane Woodley.

Kiminle görüştüğünü bilmiyorum ama adres Jane Woodley üzerine kayıtlıydı.

Segundo o nosso suspeito, a sua inquilina, Jane Woodley, recebeu uma visita há alguns dias.

Birkaç gün önce kiracınız Jane Woodley'in bir ziyaretçisi olmuş.

Foi na Rua Woodley. Ela ia a atravessar a rua...

- Woodley yolunda karşıdan karşıya geçiyordu...

- Sim, pelas 14h. Fora da estrada de acesso, em Woodley.

Woodley bağlantı yolundan.

Há uma estrada de acesso em Woodley.

Woodley tarafında bir bağlantı yolu var. Jake yanımda.

Tínhamos um local de entrega. Um colector no Woodley Park.

Woodley Park'taki bir rögar.

Parque Woodley.

Woodley Park.

O mesmo homem sai do comboio na próxima estação,'Parque Woodley'.

Aynı adam, bir sonraki durak olan Woodley Park'ta iniyor.

Sim, Sr. Woodley, mas a razão pela qual o pagamento do carro não foi feito é por que os seus bens foram congelados pelas finanças. - Eles foram o quê?

Evet Bay Woodley ama araba ödemenizin yapılmama sebebi IRS'in hesabı dondurması.

Sr. Woodley...

Bay Woodley. Kim o?

Chama-se Jason Woodley.

Adamın adı Jason Woodley.

Certo. Jason Woodley.

Pekala, Jason Woodley.

Temos de ir ao Hospital ver se a Hayden sabe alguma coisa sobre o Jason Woodley.

Hastaneye gidip Hayden Jason Woodley'i, tanıyor mu diye bir sormamız lazım.

Jason Woodley.

- Ne? Jason Woodley.

Quem era o homem com o Woodley?

Woodley'in yanındaki adam kimdi?

Encontraram a mãe do Woodley, é a única parente conhecida.

Devriye ekibi Woodley'in annesini bulmuş. Bilinen tek akrabası bu kadın.

Há duas semanas atrás, a "Chega de Insectos" fumigou esta casa, numa rua de carvalhos húngaros em Woodley Park. Woodley Park?

İki hafta önce Böceklere Son Woodley Park'ta, Macar meşe ağaçlı bir sokaktaki bu evi ilaçlamış.

Um colector no Woodley Park.

Woodley Park'taki bir rögar.

Próxima paragem Parque Woodley.

Bir sonraki durak, Woodley Park.