Translate.vc / Português → Turco / Woodstock
Woodstock tradutor Turco
155 parallel translation
Duzentas mil.
200.000 kişi. [Michael Lang, Woodstock'un Organizatörü]
Da não estruturada... e nem planeada música pop de Montereu, algo como Woodstock?
Enine boyuna planlanmamış... dağınık yapıda, Monterey pop müziğiyle Woodstock tarzı bir şey.
Voltou há 3 ou 4 meses, e vive em Woodstock.
3-4 ay önce geri döndü. Şu anda Woodstock'ta.
Mas o Jimi começou a trazer músicos... como o antigo colega da tropa, o Billy Cox, e depois... um tocador de conga e ainda outro guitarrista, quando actuou em Woodstock.
Jimi, eski askerlik arkadaşı Billy Cox gibi müzisyenleri... gruba almaya başladı. Daha sonra da... bir kongacı ve bir gitarist aldı. Woodstock'a gittiğimiz zamandı.
Recordas-te de quando nos metemos no carro da família e fomos até Woodstock?
Arabaya atlayıp, ta Woodstock'a kadar gidişimizi hatırlıyor musun?
São os filmes que eu levei para Woodstock.
Woodstock'da çektiğim filmler bunlar.
Woodstock, era um festival de música.
Ney? Woodstock. Müzik festivaliydi.
Lynn, encontrá-mos os nossos filmes de Woodstock.
Lynn, Woodstock'daki videolarımızı bulduk.
Não, Woodstock. Woodstock?
Hayır, Woodstock.
Querem dizer aquela coisa hippie?
Woodstock? Şu hippi şeyinden mi bahsediyorsunuz?
Sou um hippy de Woodstock.
Ben Woodstock bebeğiyim.
É em Woodstock?
Woodstock mu?
Eu estive em Woodstock, pelo amor de Deus!
Ben Woodstock'taydım, Tanrı aşkına!
Eu estive em Woodstock.
Ben de Woodstock'taydım.
- Não nos convidaram para Woodstock. 20 bandas, nós não.
- Woodstock'a bile davet edilmemiştik.
Para montar um concerto de rock, como o de Knebworth, em Inglaterra, ou o de Woodstock, só existe um sítio possível, que é aqui, no campo de jogos do Adlai Stevenson Memorial Park.
Gerçek harika bir rock şov için, İngiltere'deki Knebworth veya Woodstock gibi, yapabileceğin yalnızca bir yer var, burası, Gösteri alanındaki Adlai Stevenson Anıt Park'ı.
- Estiveste em Woodstock?
- Woodstock'da mıydın?
Olá, Woodstock.
Woodstock?
Acho que vi algumas destas pessoas no Woodstock.
Sanırım bu insanlardan bazılarını Woodstock'ta da gördüm.
Mulder, tu não estiveste no Woodstock.
Mulder, sen Woodstock'ta değildin ki.
Vi uma vez um vídeo sobre o Woodstock.
Bir keresinde Woodstock ile ilgili bir video gördüm.
Universidade de Middlebury, em 1969 o ano da chegada à Lua, do Submarino Amarelo e de Woodstock.
Middlebury Koleji, 1969, ilk defa aya ayak basılan yıl, " "Yellow Submarine" "nin gösterildiği ve Woodstock" un yer aldığı yıl.
Nunca fui a Woodstock.
Hiç Woodstock'a katılmadım.
Woodstock : o concerto numa quinta em Nova York, com as bandas mais populares da época.
- Aa, evet, Woodstock. Üç gün boyunca süren Kuzey New York'un tarlalarında ki Zamanın ünlü müzik Guruplarının Konser verdiği Woodstock, kültürler arası
que seria o pico da contracultura, expressa na música de Joni Mitchell.
Hareketin toplanma yeriydi. Adını Joni Mitchell'ın "Woodstock" adlı parçasından alır. - Buldum!
Ena, é como o Woodstock, só que com anúncios por todo o lado e montanhas de seguranças.
Aynı Woodstock gibi sadece her yerde reklamlar ve tonlarca güvenlik görevlisi var.
Sem o Q, não haveria o concerto de, uh... Woodstock.
Q olmadan, asla o Woodstock konseri olmayacaktı.
- Este lugar parece quase Woodstock.
Burada kimse olmamalı. Ormanın ortasındayız.
Se todos os vampiros que dizem ter estado na Crucificação tivessem de facto lá estado, aquilo teria sido como o Woodstock.
İsa çarmıha gerilirken orada bulunduğunu söyleyen her vampir gerçekten orada olsaydı Woodstock gibi olurdu.
Na verdade eu estive em Woodstock.
Aslında Woodstock'da bulundum.
Volta para Woodstock se não consegues matá-lo.
Eğer ateş edemiyorsan, Woodstock'a geri dön.
Não te víamos desde Woodstock.
Seni Woodstock'tan beri göremedik.
Foste a Woodstock?
Sen Woodstock'a mı gittin?
Lagostas vivas a 2 dólares cada.
- Nelerin var, Woodstock? - Canlı ıstakoz, tanesi 2 dolar.
Não és o Bruce Lee, portanto larga o Woodstock.
Bruce Lee değilsin. Woodstock'ı tekmelemeyi kes.
- Woodstock, preciso de erva.
- Woodstock, içecek şeye ihtiyacım var.
Fiquei tão assustada, que vomitei no Woodstock.
Öyle korkmuştum ki Woodstock'un üstüne kusmuştum.
Não, veja... Woodstock fez algo com sua cabeça.
Bu Woodstock ona birşeyler yapmış.
Bem, é como Woodstock, mas com grande ênfase na palavra "van" ( carrinha ).
Odun-yığını festivali gibi. Fakat bu, "Minibüs" üzerindeki muhteşem vurguyla söyleniyor.
Mas isto não é Paris, nem Berkeley, nem Woodstock, nem White.
Ama burası ne Paris, ne Berkeley, ne Woodstock, ne de White.
Fiz a abertura dos The Who em Woodstock.
The Who için Woodstock'da açılışı yapmıştım.
Woodstock'99.
Woodstock 1999'da.
Isto parece o Woodstock.
Dışarısı Woodstock gibi.
Pensas que estás no Woodstock?
Ne zannediyorsun burayı, Woodstock mı?
Tiveram uma exposição em Woodstock.
Woodstock'ta bir sergi düzenlemişlerdi.
O Jogo entre Woodstock International e Manor House... está numa fase muito interessante.
5 tur ve 1 vuruş Woodstock lnternational'ın 9 yıllık zaferi 1 topla yıkılacak mı?
WOODSTOCK TRÊS DIAS DE PAZ E MÚSICA
[ Crosby, Stills, Nash Young
LEGENDAS BY JOSE ROLANDO ®
- Woodstock ]
WOODSTOCK
Sanırım onun sorunu da... Who'nun sorunu da buydu.
O Woodstock?
Woodstock?
- Porque isto não é Woodstock.
Çünkü burası Woodstock değil.