Translate.vc / Português → Turco / Yana
Yana tradutor Turco
7,667 parallel translation
Não me apercebi que estavas grávida até te ter visto de lado.
Yana dönünce hamile olduğun belli oluyor.
Passou um dia e meio desde que os estudantes do Ensino Secundário desapareceram.
Liseli öğrencilerin kaybolmasından bu yana 1,5 gün geçti ve hala haber alınabilmiş değil.
Olha, quanto mais o deixar-mos andar a fazer esta porcaria... mais ele vai pensar que também fazemos parte de uma grande conspiração.
Bak, böyle devam etmesine izin verirsek... bizim ordudan yana olduğumuza inanacak.
Estás diferente desde a última vez que te vi.
Son gördüğümden bu yana değişmişsin. Farklı görünüyorsun.
Desde a captura... é supervisionado 24h numa prisão federal.
Tekrar yakalanmasından bu yana gizli bir federal tesiste 24 saat gözetim altında tutuluyor.
Alguns apoiam o Flint, outros dizem que enlouqueceu.
Bazıları Flint'ten yana taraf olmuş. Bazıları da aklını kaçırdı demişler.
Embora ainda não tenhamos notícias do teu homem, o Sr. Silver, chegaram notícias vindas da praia.
Gerçi hala adamın Bay Silver'dan sahildeki çalışmalarına dair haber alamadık. Ağırlık bizden yana.
Tretas à parte. Vamos a um lugar, hã? Vamos sair daqui.
Şaka bir yana hadi bir yerlere gidelim.
Quando 40 pessoas perderam a vida depois de uma rocha ter caído num lago.
O zamandan bu yana Tafjord SUNNMØRE içinde felaket 58 yıl 40 kişi büyük kaya sonra hayatlarını kaybedince göle yuvarlandı.
Aprendemos uma música nova desde o último espectáculo aqui em Salt Well.
The Salt Well'de son konserimizden bu yana yeni bir şarkı öğrendik.
- O Dobson vota não.
- Dobson senden yana değil.
Uma parceria com uma plantação do tamanho da do Sr. Underhill pode ajudar a apoiar o comércio do meu lado da ilha.
Bay Underhill'inkini gibi bir çiftliğin benden yana tavır takınması bu adadaki ticareti elimde toplamama yardımcı olabilir.
Em fila, caminhem para oeste.
Yan yana dizilin. Batıya doğru yürüyün.
Já passaram 48 sóis desde que plantei as batatas.
Patatesleri ekmemden bu yana 48 Sol geçti.
Os jovens ganharam confiança desde a sua aventura urbana, especialmente Kip, cuja curiosidade floresceu.
Şehirdeki maceralarından bu yana gençler güvenle büyüdü. Özellikle de Kip. Onun merakı geliştikçe gelişti.
Obrigado por terem vindo. Allen, Lisa, Josh, Yana, Katie, Ramon.
Burada bulunduğunuz için teşekkürler Allen, Lisa, Josh, Yana, Katie, Ramón.
Allen, Lisa, Josh, Yana, Katie.
Allen, Lisa, Josh, Yana, Katie.
- Allen, Lisa, Josh, Yana, Katie.
- Allen, Lisa, Josh, Yana, Katie.
Allen, Lisa, Josh... sim.
- Allen, Lisa, Josh, Yana...
Peço desculpa pela perturbação, Allen, Lisa, Josh, Yana.
Rahatsızlık için kusura bakmayın Allen, Lisa, Josh, Yana.
Posso sair, para ficarem lado a lado.
Yan yana durabilesiniz diye çekilebilirim isterseniz. - Jared!
No fim da semana passada, um suspeito por conduzir... alcoolizado, Luis Rodríguez, foi preso e levado à esquadra... no Novo México enquanto se negava a fazer o exame... do alcoolímetro. O oficial disse que Rodríguez... ofereceu-lhe cerveja para o libertar.
Alkollü araç kullandığı gerekçesiyle geçen hafta gözaltına alınan Luis Rodrigez New Mexico'daki bir karakola götürülmüş alkol testine girmeyi reddetmesi bir yana, tutup bir de serbest bırakılması karşılığında görevli memura bira teklif etmiş.
Dê-nos uma noção do que os residentes do Golfo estão a sentir neste momento.
Olay açığa çıkmasından bu yana bu kadar gün oldu. Körfez Sahilinde yaşayan halkın şu an neler hissetiğini anlamamıza yardımcı olabilirsin.
Pergunto-me se prefiro que o dinheiro esteja nas mãos de um bando de pescadores de um vilarejo, ou investido na economia por uma empresa que tem criado empregos aqui, desde muito antes de eu ter nascido.
Kendi kendime dedim ki, İddialar için olan paranın bir avuç balıkçıya verilmesini mi tercih etmeliyim yoksa ekonomiye geri yatırım olarak Ben doğduğumdan bu yana iş imkanları sağlayan bir firmaya mı vermeliyim.
Não voltas a juntar-te ao partido, nem conseguirás uma nomeação.
Adaylık kapmak bir yana, partiye yeniden katılmayacaksın.
Podemos eliminar os artefactos que estão na Biblioteca, uma vez que estarem desvinculados desta realidade torna o seu acesso mais difícil.
Şuanda kütüphanede olan, bu gerçekliğin serbest kalmasından bu yana elimizdeki tüm eserleri çıkarırsak işimizi kolaylaştırmış oluruz.
Apercebi-me que era a primeira vez que eu e tu tínhamos sido separados por tanta água desde que éramos crianças.
Sonra fark ettim ki çocukluğumuzdan bu yana ilk defa aramızdan bu kadar çok su sızdı.
Se aqueles navios nos flanquearem, apanham-nos.
Eğer o gemilerle yan yana gelirsek bizi yok ederler.
Coisa estranha... desde que fui atacada falo com este sotaque russo.
En garip olan şey saldırıdan bu yana Rusça aksanıyla konuşuyorum.
Ele era o braço direito do Pontífice desde a partida do Lupo Mercuri.
Lupo Mercuri'nin feragatinden bu yana Papa'nın sağ koluydu kendisi.
Vais ser o primeiro iniciante secundista que tive desde o Tommy Nobis.
Tommy Nobis'den bu yana bunu yapan ilk ikinci sınıf olacaksın.
Não obstante não ter visto uma casa misteriosa, apesar de tudo, foi um trabalho bem feito.
Gizemli evi kendim için görmemem bir yana, hepsinden öte, iş çok iyi halloldu.
É só porque mudaste drasticamente desde aquela noite no lago.
Teknedeki o geceden bu yana o kadar ani bir şekilde değiştin ki.
Muita coisa mudou desde a última vez que nos vimos, pai.
Son görüşmemizden bu yana çok şey değişti, baba.
Falámos com Pablo, e ele está disposto a negociar.
Pablo'yla konuştuk, anlaşma yapmaktan yana.
Não escolho partidos desde o sétimo ano.
7. sınıftan bu yana taraf tutmuyorum.
Como está o Clay desde que o esfaqueaste?
Sen bıçakladığından bu yana Clay nasıl?
Está a acontecer. Vês, ainda estou a sangrar daquela luta.
Bak, kavgadan bu yana hâlâ kanıyor.
Nosso Clã tem-nas usado desde o século 17.
17. yüzyıldan bu yana meclisimizin merkezi.
Desde que estiveram cá, no mês passado, fiz pedidos de estudos de impacto e de todas as licenças.
Geçen aydan bu yana, etki araştırma çalışması yapılması ve deniz kenarına düzenleme yapılmasına izin verilmesi için dilekçe verdim.
"Pelo formigueiro dos meus dedos, algo perverso vem aí".
"Parmaklarımın karıncalanmasına bakılırsa... uğursuz bir şey yaklaşıyor bu yana."
Desde a última dinastia, todos os que atravessavam eram apanhados.
Son hanedanlıktan bu yana sınırı geçen canavarların neredeyse tamamı yakalandı.
Se algum de vós... conseguir apanhar aquele rei monstro bebé que é esperado, o mundo dos monstros irá tornar-se um caos, e os monstros irão fugir para todo o lado.
Doğacak bebeği ele geçirebilirseniz canavar diyarı kaosa sürüklenecek ve hepsi dört bir yana dağılacak.
Mal eu sabia que todos os passos que tomaria a partir daí me afastariam cada vez mais de tornar esse desejo... Realidade.
O zamandan bu yana attığım her adımın beni dileğimi gerçekleştirmekten bir o kadar uzaklaştırdığının hiç farkında değildim.
E desde então, passou os dias a inventar novas leis de "Massacre Universal".
O zamandan bu yana günlerini fazlasıyla sinir bozucu yeni Evrensel Istırap Kanunları'nı icat ederek geçirdi.
- Adorava. Desde que abriste a discoteca parece que não te conheço.
O külubü açtığından bu yana, senin kim olduğunu bilemiyorum.
Apesar de ferida, adorava ter a Truth na minha marca.
Gördüğü zarar bir yana, ben yine de Truth'u gerçekten bünyeme almak isterim.
O próximo lutador da noite é Tenzin Yana.
Tenzin Yana.
Tenzin Yana, da China é o único lutador Shaolin nesse campeonato.
Çin'den Tenzin Yana... -... bu turnuvanın tek shaolin dövüşçüsü.
Eu quero dizer, eu assisto o R2F internacional desde os meus 18 anos. E agora todo mundo pode assisti-lo.
ben 18 yaşındayken bu yana uluslararası bir turnuva olan R2F'yi... herkes gibi bende takip ediyorum.
O Ronnie se preparou para a copa do mundo mas hoje ele terá que se rebaixar ao críquete de rua.
Ronnie Dünya Kupası için hazırlanması bir yana... bugün kriket oynayacak gibi.