Deck tradutor Turco
40 parallel translation
Привет, Дек.
- Ne haber Deck.
Ты мне нужен, Дек.
Sana ihtiyacim var Deck.
Моя правая рука - Дек Шифлет.
Deck Schifflet'la görüştüreceğim.
Знакомься, Дек Шифлет.
Bu, Deck Schifflet.
Да.
Tabii, Deck.
- Как дела, Дек?
Nasılsın, Deck?
- Я Дек Шифлет.
Deck Schifflet, Yardımcı Avukat.
Если хочешь чему-то научиться, ступай в больницу с Деком и учись у него.
Hey, Rudy, bak, madem ders çalışmak istiyorsun, neden hastaneye gidip Deck'le çalışmıyorsun?
С Деком ничему не научишься.
Deck'le çalış... Deck'le çalışmayacağım.
Мы с Деком все проработали.
Deck ve ben bunun üzerinde çalışıyoruz.
- Я только начал.
Deck, burada daha yeni başladım.
Дек решил дать нашу рекламу на местной станции Рэп.
Deck şimdi de yerel bir Rap radyosuna reklam vermek istiyor.
Дек по-прежнему был настроен оптимистически.
Deck bazı şeylerin gidişatından korktuğunu söylüyor.
Мой компаньон, Дек Шифлет.
Ortağım, Deck Schifflet. Nasılsınız?
Кто из вас сегодня говорил с м-ром Бэйлором или с его помощником м-ром Шифлетом?
İçinizden herhangi birinin son günlerde Bay Rudy Baylor veya hemen arkasındaki Bay Deck Schifflet ile bir görüşmesi oldu mu?
Это Дек Шифлет, мне нужен Большой Рино.
Merhaba. Deck Schifflet. Big Rhino ile konuşmam gerek.
- Как поживаешь? - Хорошо, а вы как?
Oh, hey, Deck, nasıl gidiyor?
- Мистер крепкий торс.
Bay Pec-Deck'e bak.
- Привет, Дек
Merhaba Deck.
- И позволь напомнить тебе, Дек.
Bir şey hatırlatmam gerek, Deck.
- Это не аномалия, Дек
Bu bir anormallik değil, Deck.
Round the deck!
Güverte etrafında!
... pieces of North Vietnamese shells that were clearly identified как Северо-Вьетнамские снаряды, извлечённые из палубы Мэддокса. ... as North Vietnamese shells from the deck of the Maddox.
Maddox güvertesinde Kuzey Vietnam'a ait kovan parçaları bulduk.
Мне уже не 29.
İyi denemeydi, Deck.
We're all hands on deck.
- Herkes görevinin başına geçsin.
♪ and I ain't talking stacks on deck ♪
# Ve çok paraya sahip olmaktan bahsetmiyorum. #
It could be, I've got two heat signatures below deck, two more near the bow... we should flank through there.
Olabilir, güvertenin altında iki sıcaklık imzası görüyorum pruva tarafında iki tane daha... yan taraftan doğru baskın yapmalıyız.
Hugh was standing on his deck in a skimpy, little bathing suit, disappointed look on his face.
Hugh yüzündeki hayal kırıklığıyla Üzerindeki dar, kısa şortuyla güvertede duruyordu.
On his deck.
güverte.
Вы можете вложить его в "Терассы и беседки", или... в журнал "На свежем воздухе".
Deck and patio'nun bir sayısını alabilirsin. Outdoor living dergisini de.
- Well, if it's all hands on deck- - Я остаюсь.
Ne zaman Sid'e bu kadar yaklaşırsam bütün her şey bozuluyor.
Ого. Украсьте залы. * Deck the Halls — известная рождественская и новогодняя песня на английском языке.
Vay be, süslemeler püslemeler.
Холодные ступни на теплой палубе, Ватсон
Cold feet on the warm deck, Watson. (? )
Торсин Дэкк.
Torsin Deck.
Господа, "Украсьте зал", аллегро.
Beyler, şimdi Deck the Halls, allegro.
build a deck right now with your buddy?
Tam şu anda dostunla birlikte bir veranda inşa etmeye?
Эй, Дек!
Hey, Deck!
Дек!
Deck!
Босс, это Дек.
Alo. Hey, patron, ben Deck.
Шшш.
Bana bir saniye ver, Deck.